Dünyaya her yıl 20 Türk yönetici

L'Oreal Türkiye Genel Müdürü Sinem Sandıkçı Gökçen “Her yıl dünyaya 20 yönetici ihraç ediyoruz. Çalışkanlık ve girişimcilik ruhundan dolayı Türkleri tercih ediyorlar” dedi.

Yaşar Kızılbağ

L'Oreal Türkiye Genel Müdürü Sinem Sandıkçı Gökçen, ilk işe girdiği yerden emekli olan nadir EYT'lilerden biri!... 23 yıldır L'Oreal Türkiye'de çeşitli görevlerde bulunan Gökçen'in başında olduğu şirket bugün Türkiye'de pazar liderliğine ulaşmış durumda. 37 yıldır Türkiye'de olan şirketin bir başka özelliği daha var. Sinem Sandıkçı Gökçen bu özelliği "Her yıl dünyaya 20 yönetici ihraç ediyoruz" diye özetliyor. Sinem Sandıkçı Gökçen'le güzellik ve bakım sektöründeki teknolojik gelişmeleri, L'Oreal Türkiye'yi ve pazarı konuştuk.

"Türkiye'deki start-upları çok önemsiyoruz. Açık inovasyon merkezimiz var. Her yıl 400 start-up'la tanışıyoruz. Her sene de 10-15 start-upla kontrat imzalayıp, çalışmaya başlıyoruz."

■ L'Oreal, kaç yıldır ve kaç marka ile Türkiye'de?

37 yıldır Türkiye'deyiz. 25 markamız var. L'Oréal'in 4 ayrı iş birimi bulunuyor. Eczane ve kliniklerde 'L'Oréal Dermatolojik Güzellik' ürünlerimiz satılıyor. Bir diğer bölümümüz lüks mağazalarda satılan ürünler. Üçüncü bölümümüz kuaförlerde satılan profesyonel ürünler. Bir diğeri ise Migros, Watsons gibi yerlerde bulabileceğiniz hızlı tüketim ürünleri... İki bin civarında ürün çeşitliliğimiz var.

■ L'Oreal, kaç kişiye ulaştı?

Türkiye'de 1000 kişilik bir ekibimiz var. İstanbul'da bir fabrikamız var. Ürünlerimizin yarısını burada üretiyoruz. Ağırlıklı olarak şampuan ve saç kremi üretiyoruz. Saçta uzmanlaşmış bir fabrika. Elseve saç ürünlerimiz burada üretiliyor. L'Oréal, 2017'de Canan Kozmetik'i satın almıştı. Bu fabrikamızda Canan Kozmetik'in markası İpek şampuan ve saç bakım ürünleri de üretiliyor. İpek'i 7-8 ülkeye ihraç ediyoruz. Fabrikamızın önemli bir özelliği var. Endüstriyel suyu dışarıdan almadan, kendi içinde suyu geri dönüştürerek üretim yapıyor. Çok büyük bir su tasarrufu sağlıyoruz. Fabrikamız bu açıdan sektörün ve Türkiye'nin de ilklerinden. 1 yılda 10 milyon litre su tasarrufu sağlıyoruz.

■ Türkiye'de kaç tüketiciye ulaşıyorsunuz?

Türkiye'de 20 milyon tüketiciye ulaştığımızı düşünüyoruz. 35 milyar liralık pazarda lideriz ve güzelliğe güzellikle liderlik etmek istiyoruz. Sorumlu kapsayıcı ve sürdürülebilir şekilde toplumdan aldığımızı topluma geri vermek gibi bir stratejimiz var.

■ Pazardaki büyüme nasıl?

Pazar, pandemiden önce yüzde 15 büyüyordu. Pandemide yavaşladı. Pandemi döneminden sonra pazar 2021 yılında yüzde 30, 2022'de yüzde 100 büyüdü.

■ Türkiye pazarı dünyaya göre farklı mı?

Türkiye önemli bir pazar, Türk tüketicileri diğer pazarlardan ayrışabiliyor. Örneğin; Avrupalı kadınlar göz kalemini gözün dışına sürüyor, biz gözün içine de sürüyoruz. Sürmeden gelen bir geleneğimiz var. Avrupalı kadınlar saçlarını duşta birer kez şampuanlıyor. Bizim saçlarımız uzun olduğu için en az iki kez şampuanlıyoruz. O yüzden Türk kadınından çıkan çok önemli içgörüler var. Mesela, gözünüzün içine sürdüğünüz göz kaleminin akmaması çok önemli. Bu nedenle bütün bu ürünleri geliştirirken Türkiye'yi çok önemli bir pazar olarak görüyoruz. Marka çeşitliliğimizi artırmaya çalışıyoruz.

■ L'Oréal'in merkezi Türkiye'ye nasıl bakıyor?

Türkiye, stratejik olarak L'Oréal'in ilk 20 ülkesinden bir tanesi. Bu nedenle Türkiye'ye çok önemli yatırımları var. L'Oréal'in, 2025 yılına kadar Avrupa güzellik pazarını hangi ülkelerin büyüteceğine dair yaptığı araştırmada Türkiye yüzde 16 ile birinci sırada yer alıyor. Avrupa'da 32 ülke içinde ilk 10'dayız. Avrupa'da en büyük büyümeyi biz sağlıyoruz. E-ticarette çok hızlı giden ülkelerden biriyiz. İşimizin yüzde 30'unu e-ticaret oluşturuyor. L'Oreal'i yeni nesil bir tekno-güzellik şirketi olarak tanımlıyoruz. Teknolojiyi işimizin kalbine koyuyoruz. Ürünleri geliştirmek için teknolojiyi kullanıyoruz.

Ne tür teknolojiler?

Mesela akıllı bir ruj paletimiz var. İçinde bulunan kartuşlar sayesinde, giydiğiniz renge göre size bir ruj rengi öneriyor. L'Oréal'in geliştirdiği Hapta, sınırlı el ve kol hareket kabiliyetine sahip kullanıcılar için elde taşınabilir, ultra hassas bir akıllı makyaj aplikatörü olarak öne çıkıyor ve kullanıcılara evde kolaylıkla ruj sürme olanağı sunuyor. L'Oréal Brow Magic ile de güzellik meraklıları, doğal kaşlarına ve yüz özelliklerine göre evde kişiselleştirilmiş bir kaş görünümü elde edebiliyor. Bununla beraber kuaförlerimizde kullanılmak üzere akıllı su başlığı yeniliğimiz var; duşun ucuna takılan bir aparat. Su tüketimini yüzde 70 oranında, 7 litre civarında düşürüyor.

Bugün birçok şirket dünyaya Türk yönetici gönderebilir hale geldi. Sizden de giden oluyor mu?

Her yıl ortalama 20 kişi gönderiyoruz. ABD, Singapur ve Endonezya pazarına gidenler oldu. Dayanıklılık, çalışkanlık ve girişimcilik ruhundan dolayı Türkleri tercih ediyorlar.

10 MARKAYLA DEPREMZEDENİN YANINDAYIZ

■ Deprem bölgesinde ne gibi çalışmalarınız var?

Bölgeye güzellikle nefes olacağız. 1 ay boyunca farklı yerleri gezip 6 bin kadına ulaşmayı hedefliyoruz. Diğer taraftan çocuk parkı ve çocuk sineması inşa ettik. Bu, işin ilk aşamasıydı. Yapmak istediğimiz; her markamızla oraya ayrı destek götürmek. Konteyner kentlere, Garnier markamız ile güneş panelleri kuruyoruz. Armani markamızla temiz suya erişimi sağlıyoruz. Diğer taraftan da CeraVe markamızla cilt bakımı servislerimizi buluşturacağız. L'Oréal Paris markamız ise üniversiteli kadınlara ihtiyaç ve eğitim fonu sağlıyor. Kerastase, kariyerinin başındaki depremzedelere mentörlük sağlıyor. L'Oréal Professionnel, bölgedeki bireylere kuaförlük eğitimi veriyor. Lancome, bölgedeki kadın girişimcileri destekliyor. Vichy markamız ise psikolojik destek veriyor kadınlara. La Roche-Posay markamız kanserli çocukların tedavisini üstleniyor. Kielh's çocuklara burs oluşturdu. 10 markamız 10 farklı sivil toplum kuruluşuyla aktivitelerini gerçekleştiriyor.

Hareket kabiliyeti sınırlı olanlar için makyaj aplikatörü.

NEON RENKLER POPÜLER

■ En çok neler satılıyor. Trend olan ürünler neler?

En büyük iki pazardan bir tanesi saç, diğeri cilt bakımı. Sonra makyaj ve parfüm geliyor. En çok satılan ürün şampuan. Makyajda ise en fazla maskara satıyoruz. Tüketicilerimizi yeni ürünlerle cezbediyoruz. Çünkü ihtiyaçları sürekli değişiyor. Mesela en trend olan; cilt bakımı etkisi yapanlar... C vitamini, kolajen içeriği gibi. Makyajda neon renkler popüler. Her şeyi bir arada yapan ürünler. Örneğin, hem nem veren hem de ışıltı veren. Fonksiyonel ürünler de önemli. İnsanlar bir üründen daha fazla şey bekliyor. Saçta ise aksesuarlar ya da aksesuarlı saç şekilleri ön planda. Çıkmayan rujlar popüler oluyor. Kaş şekillendirme de çok önemli.

Akıllı su başlığı tüketiimi yüzde 70 düşürüyor.