Dijital çağın yükselişi: Doların sonu mu geliyor?

Dijitalleşmenin baş döndürücü şekilde ilerlediği günümüzün ticaret dünyasında maliyetlerinden dolayı doların yetersiz kalması kripto paralara ilgiyi artırıyor. ABD dolarının egemen olduğu global ticaret sistemine karşı birçok ülke altın destekli kripto para gibi alternatif arayışlar içinde. Dolara karşı oluşturulacak yeni bir ortak para biriminin altına endeksli bir kripto para birimi olması birçok ülke tarafından kabul görüyor.

Değerli metal altın, dijital kürenin en iyi ve yeni varlığı olarak kabul görmeye başladı. Altın, birçok yönden insanoğlunun bulabileceği en eski yatırım ürünüdür. Orta Doğu ve Afrika'dan Asya ve Güney Amerika'ya kadar tüm kültürlerde yaygın ve fiat para biriminden daha uzun bir ömre sahip. Bu yılın başlarında, Birleşmiş Milletler Sermaye Kalkınma Fonu (UNCDF) tarafından yapılan bir araştırmaya göre, altın kitle pazarının gerçekten istediği üç varlık sınıfından biri olduğu ortaya çıktı. 

 
Para birimi, bir ülkenin jeopolitik gücüne eşdeğer siyasi düzeni yansıtan bir finansal birimdir. Para tarihinde yapılan araştırmalar, para biriminin jeopolitikten güçlü bir şekilde etkilendiğini göstermektedir. Altın, dünyadaki tek süper egemen para birimidir. Altın standardının yaygın olarak kullanıldığı dönemde, piyasadaki para birimleri altın para sistemine karşı korunuyordu.
 
ALTIN PARA SİSTEMİNDEN SONRA JEO-DÖVİZ DÖNEMİ BAŞLADI
 
1870'den 1930'lara kadar uygulanan altın para sistemi, ulusal para birimlerinin değerlerini belirlemekteydi. Günümüzde ABD dolarının bu kadar güçlü olmasının nedeni, dünyanın rezerv para birimi olarak kullanılmasına dayanıyor. Dolar, 1973 yılında ABD Başkanı Richard Nixon'ın altın standardını terk etmesiyle rezerv para birimi oldu. Küresel para birimi olarak dolar, sınır ötesi işlemlerin yarısı için kullanılmaya başlandı. Bu durum, merkez bankalarının yapılan işlemlerin karşılığını ödemek için doları rezervlerinde tutmasını zorunlu kıldı. Sonuç olarak, bu döviz rezervlerinin % 61'i dolar cinsindendir. Böylece dünya, aynı zamanda dolar dönemi olarak da bilinen jeo-döviz çağına girdi.
 
Yıllar boyunca, çeşitli dünya güçleri ABD rezervinin dünya rezerv para birimi olarak değiştirilmesini tartıştı. BRICS ülkeleri, ABD doları ile rekabet etmek için ortak para birimi üzerinde tartıştmakta ve ABD merkezli SWIFT banka havale sistemi için alternatif arayışında olduğu öğrenildi.
 
ABD dolarının dünya ticaret sisteminde bu denli yer alması son yıllarda Çin ve Rusya gibi ekonomileri büyümekte olan ülkeleri başka alternatifler üzerinde tartışmaya sevk etti.
 
Rusya ve Çin,  2017'de Moskova'da RMB Takas Bankasını açarak “de-dolarizasyon” denilen adımları attı. Ülkeler işlemlerinin çoğunu altınla yapmayı hedefliyor.  Bu, kayda değer bir durumdur çünkü hem Rusya hem de Çin, altın rezervlerini diğer ülkelere göre daha hızlı bir şekilde biriktirmektedir. Ayrıca BRICS ülkelerinin de altın üreticisi olduğu unutulmamalı.
 
Geçtiğimiz Haziran ayında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, Rusya ve Çin’in ticarette ulusal para birimini kullanma uygulamasını geliştirme niyetinde olduğunu açıklaması dikkat çekiciydi. Beri taraftan son dönemlerde Trump'ın Çin'e uyguladığı ek vergi uygulamaları da ticaret savaşının dozunu artırdı.
 
İNGİLTERE ÇOK KUTUPLU PARA BİRİMİNİ DESTEKLİYOR
 
Brexit ile AB'den ayrılan İngiltere de geçtiğimiz günlerde benzeri bir açıklamada bulundu. İngiltere Merkez Bankası başkanı Mark Carney, dolara karşı yeni bir para biriminin oluşturulmasını önerdi. Çok kutuplu bir dünyada çok kutuplu bir para birimine ihtiyaç olduğunu vurgulayan Carney, yeni bir kripto biriminin bazı ülkelerin sıfır ya da negatif faiz oranlarına geçtiği bir sisteme denge getireceğini ve bununla birlikte ABD ile diğer ülkelerin pozitifte kalacağını dile getirdi.
 
Peki dolara karşı altın destekli bir kripto para birimi olabilir mi?
 
Altın destekli bir kripto için temel kavram kolayca anlaşılabilir. Altın destekli şifreleme para birimi altın tarafından desteklenir. Dijital para biriminin güvenilirliğini ve güvenliğini arttırmayı amaçlayan maddi bir varlık. Bir şirket, altının belli bir değerini temsil eden bir jeton veya madeni para satar. Her jeton, bir üçüncü tarafça depolanan bir altın birimini (örneğin bir jeton = bir gram altın) temsil eder. En büyük avantajı, jetonun fiyatı mevcut altın oranından düşük olamayacağından kripto paranın oynaklığının azaltılmasında yatmaktadır.

Özellikle son yıllarda para birimleri ticaret savaşlarının gölgesinde daha çok tartışılmaya başlandığını belirten Albaraka Türk Başekonomisti Ömer Emeç, "Ortak bir para birimi için zihinler ve tarih hemen akıllara altını getirse de, yeni ortak para biriminin geleceğini teknolojide aramak gerekir. Blockchain tabanlı para birimleri, sanal para birimleri hem ölçeklenme hem de herkesin kabullenmesi, hızlı pratiklerin oluşturulması için altın standardına göre daha önde gözükmekte. Burada ortak kuralların ve uygulamaların belirlenmesi de merkez bankalarının bu arayışların içerisinde olması ile kolaylaşacaktır." dedi.

RUSYA VE ÇİN DOLARA KARŞI HAREKETE GEÇTİ
 
Rusya ve Çin'in başını çektiği ülkeler altın standardına geri dönmeyi planlıyor ve kripto para biriminin ABD dolarına bağımlılığı azaltmanın bir aracı olarak görülüyor. Altının ABD doları cinsinden işlem gördüğünü ve satma kabiliyetinin Amerika Birleşik Devletleri'nin yaptırımlarıyla da sınırlandırılabileceğini belirten Rus ekonomist Vladislav Ginko, "Bu durum, İngiltere Merkez Bankası'nda kilitli olan rezervlerini satamayan Venezuela örneğinde görülebilir. ” dedi.
 
Uzmanlar, Rusya’nın altın rezervlerini hızlı bir şekilde arttırmaya devam etmesi ve uluslararası destinasyonlar için altın destekli kripto para birimini devreye sokması durumunda ABD dolarına bağımlılığın azalacağını öngörmekte. Geçtiğimiz yıl Rusya'nın dünyadaki en büyük altın alıcısı olması ve son 10 yılda altın rezervini % 400 artırması dikkatlerden kaçmadı. Diğer yandan Rusya Merkez Bankası’nın diğer ülkelerle sınır ötesi ödemeler için kullanılabilecek altın fiyatına bağlı bir kripto para üzerinde çalıştığı öğrenildi.
 
Geçtiğimiz yıl Rusya ve Çin tarafından yapılan büyük altın alımları, ortak bir kripto para birimi hazırlığı yönünde atılmış bir adım olarak yorumlandı. ABD'nin yaptırımlarının yürürlüğe girmesinden sonra Çin, satın alınan altın miktarını keskin bir şekilde artmaya başladı. Çin Merkez Bankasının da Rusya ile paralel şekilde kendi kripto para birimi için araştırmalar yaptığı öğrenildi. Halihazırda Çin 2019'un başlarında, ülkedeki bütün kripto paraları yasakladı. Dijital ekonominin hızlı gelişimi Çin’i de harekete geçirdi. Çin Merkez Bankası’nın da kendi kripto parası için hazırlıklara başladığı kaydedildi.
 
Forbes'in bir raporuna göre , Çin'in para birimi olan yuanı transfer edilebilecek yeni bir kripto para birimi çıkarmayı planlıyor. Dijital Para Birimi / Elektronik Ödemeler olarak adlandırılan para birimi, Çin'in en büyük şirketleri tarafından dağıtılacak: Alibaba, Tencent, Çin İnşaat Bankası, Çin Sanayi ve Ticaret Bankası, Çin Bankası , Çin Tarım Bankası ve Union Pay. 
 
Forbes, Çin’in kripto para birimi araştırma laboratuarı başkanı ve Çin Halk Bankası’nın Ödeme Birimi müdür yardımcısı Mu Changchun'a dayandırarak verdiği haberde; Çin, para birimine paralel çalışan kripto para birimi fikrini destekliyor.
 
İRAN KENDİ KRİPTO PARASINI ÇIKARIYOR
 
ABD’nin büyük yaptırımlar uyguladığı İran, ülkedeki bütün kriptoları yasakladı. Bir süre sonra İran’ın altın destekli kripto para hazırlığında olduğu ortaya çıktı. Yakın zamanda İran Merkez Bankası tarafından yapılan açıklamaya göre, milli bir kripto para biriminin İran bankalarının dondurulan kaynaklarının kullanılmasını sağlayacak.
 
Müslüman ülkelerde yasaklanan kripto para birimi için altın destekli kripto para biriminin alternatif olarak ortaya çıkması Malezya’da büyük ilgi gördü. Yatırım yapmak isteyenlere, özel kasalarda kripto para karşılığı fiziksel altın bulundurma şartı var.
 
Ülkemizde ise uzun bir süredir Maliye Bakanlığı, Sermaye Piyasası Kurulu ve Merkez Bankası tarafından kripto paralarla ilgili çok yönlü çalışmalar başlatıldığı öğrenildi.

(star.com.tr / Alattin Ayhan)