Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: Döviz finansmanına erişimin arttığı dönemdeyiz

Bugün yerel seçimler gerçekleştiriliyor. Bir süredir gündemde olan seçim sonrası dövizin artacağı yönündeki söylentilere son noktayı Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz koydu. Spekülasyonların bir zemininin olmadığını belirten Yılmaz, “Döviz finansmanına erişim imkanının arttığı bir dönemdeyiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, önceki gece katıldığı NTV canlı yayınında ekonomi gündemine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Son dönemde dolaşan seçim sonrasında dövizde yükseliş, zam yağmuru, vergi artışı, kemer sıkma uygulamalarının olacağı yönündeki söylentilerin yersiz olduğunu belirten Yılmaz, seçimin ardından Türkiye'yi bir sürprizin beklemediğini, temel yaklaşımlarının belirsizlikleri azaltmak, öngörülebilirliği artırmak olduğunu vurgulayarak, siyasi ve politik belirsizliklerin de azaldığını söyledi. Toplumla paylaşılan Orta Vadeli Programı (OVP) adım adım hayata geçireceklerinin altını çizen Yılmaz, "Döviz ihtiyacımızın azaldığı, döviz finansmanına erişim imkanının arttığı bir dönemdeyiz. Dolayısıyla döviz üzerinden oluşturan spekülasyonların siyasi bir zemini olmadığı gibi teknik ve rakamsal bir zemini de yok" diye konuştu.

ENFLASYON DÜŞECEK

OVP'de enflasyonun da 2025'te yüzde 15, 2026'da ise tek haneli rakamlar olarak öngörüldüğünü bu temel çerçevede bir değişiklik olmadığını belirten Yılmaz, "Bu yıl içinde ikinci yarıda enflasyonda belirgin düşüşleri göreceğiz. Yani bunun ilk ayı haziran ayı aslında. Ancak istatistikler bir ay sonra çıktığı için 3 Temmuz'da yayımlanan istatistikle birlikte yıllık bazda düşüş trendini göreceğiz" dedi.

GIDA ETKİSİ AZALACAK

Merkez Bankası'nın şu anda sadece faiz oranlarıyla değil aldığı sıkılaştırıcı tedbirlerle de kontrolü sıkı bir şekilde tuttuğuna işaret eden Yılmaz, şunları söyledi: "Enflasyonda bir düşüş trendi net bir şekilde ortaya çıkıncaya kadar bu duruşunu sürdürecektir diye düşünüyorum. Özellikle hizmet sektörlerinde ve gıdada henüz o enflasyon trendlerini tam kırmış değiliz. Otomotivde iyi bir noktadayız. Konutta başladı. Sanayide genelde fena değil. Ama hizmet sektöründe ve gıdada henüz tam arzu ettiğimiz noktada değiliz. Oralarda da kırılmalar başlayacaktır. Yılın ikinci yarısında zaten bu iyice ortaya çıkacaktır."

MAKUL DÜZEYDE TÜKETİM

Reel kesimin seçim sonrası dalgalanmaların ve spekülatif durumların ortadan kalkmasından sonra, nasıl bir tabloyla karşı karşıya kalacağına değinen Yılmaz, şu ifadeleri kullandı: "Özellikle enflasyonu ve ithalatı körükleyen bir tüketimi değil, daha makul düzeyde bir tüketim arzu ediyoruz. Diğer yandan daha dengeli bir büyüme kompozisyonu istiyoruz. Yani iç talep ve dış talebin dengeli olduğu büyümemizde, yatırımın, ihracatın daha fazla katkıda bulunduğu bir kompozisyon istiyoruz. Böylece hem belirli bir düzeyde büyüme hızını hem de dezenflasyon sürecini yürütmemiz mümkün."

İHRACATA DESTEK

Enflasyon düşmediği sürece yapılan her türlü artışın zaman içinde eriyip gittiğine ve tekrar artışa gitmek zorunda kalındığına vurgulayan Yılmaz, enflasyon düşürüldüğünde kalıcı sosyal refah artışının sağlanacağını, dolayısıyla enflasyonu temel öncelik haline getirdiklerini belirtti. Yılmaz, "Rekabet gücünü artırıcı, dış piyasalarda da daha fazla etkinlik sağlayan, teknolojik seviyesini yenileyen, buna yönelik olarak da finansal sistemimizde başlatmış olduğumuz seçici kredileri de önümüzdeki dönem artıracağız. İhracatı ve yatırımı desteklemeye devam edeceğiz" dedi.

EMEKLİLER ÖNCELİKLİ KONUMUZ

Türkiye'de 16 milyon emeklinin bulunduğunu ve emeklilerin sıkıntılarının kendileri için öncelikli konu olduğunu belirten Cevdet Yılmaz, "Bu son yaptığımız maaşlarda artış 6 aylık bir artıştı. OVP'de bu yıl için beklediğimiz enflasyon rakamı yüzde 36 olduğu halde yüzde 50 civarında 6 aylık bir artış yaptık. Temmuzda yeni bir değerlendirme olacaktır mutlaka" dedi.

DOĞU VE GÜNEYDOĞU DAHA HIZLI BÜYÜYECEK

Son bir ay içerisinde Doğu ve Güneydoğu'da çok sayıda ili ziyaret ettiğini belirten Yılmaz, şunları söyledi: "Ekonomide bir canlanma var. Önümüzdeki dönem, yıllık bazda söylemiyorum ama belli bir periyotta Doğu ve Güneydoğu'nun büyüme hızı Türkiye'nin büyüme hızının kesinlikle üstünde olacaktır. Çok daha fazla yatırım, istihdam, ihracat göreceğiz Doğu-Güneydoğu'da. Yıkıcı etkiler kısa sürüyor, yapıcı etkiler biraz daha zaman alıyor belki ama bu etkileri hep birlikte göreceğiz."

TÜRK TELEKOM, ÇİN'DEN 200 MİLYON EURO SAĞLADI

Türk Telekom yeni yatırımlar, stratejik girişimler ve büyüme planlarının finansmanı için Bank of China ve The Export-Import Bank of China ile 200 milyon euro'luk uzun vadeli kredi anlaşması imzaladı. Türk Telekomun Kamuyu Aydınlatma Platformu'na (KAP) yaptığı açıklamada, söz konusu kredinin nihai vadesinin Mart 2029, yıllık faiz oranının eurıbor + yüzde 1.50, sigorta primi ve diğer peşin maliyetler dahil toplam maliyetin ise yıllık eurıbor + yüzde 3.37 olduğu bildirildi.