Miray ÇİMEN
Türkiye’de ilk defa 110 bin ton üzerinde biyodizel üretim gerçekleştirilerek enerji arz güvenliğinde stratejik bir gelişme kaydedildi. Bu kapsamda geçen yıl, 110 bin tondizel ikame edilerek cari açığın azalmasına 845 milyon liralık katkı sunuldu. Ayrıca 2018'de 30 bin ton üzerinde kullanılmış yemeklik yağ toplanıp biyodizel üretiminde değerlendirildi.
HARMANLAMA ARTTI
Böylece Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayelerinde sürdürülen ‘Sıfır Atık Projesi’ hedefi için de önemli bir adım atılmış oldu. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Milli Enerji ve Maden Politikasıyla ortaya koyduğu ‘biyoyakıtların petrol ithalatının azaltmaya yönelik geliştirilmesi’ hedefi doğrultusunda harmanlama oranını artırdı. Bu kapsamda 2018 yılı başında motorinde yüzde 0.5 ‘yerli tarım ürünlerinden veya atık bitkisel yağlardan üretilmiş’ biyodizel harmanlaması zorunlu hale getirilmişti.
VERİMLİ KULLANIM
Bu uygulamayla böylece hem akaryakıtta dışa bağımlılığın azaltılmasına olumlu etki yapılması beklenirken, tarım alanlarının da daha verimli kullanılmasının sağlanması planlanmıştı. Bunların yanı sıra 2018 yılında Türkiye’de toplam 30 bin tonun üzerinde kullanılmış yemeklik yağ toplanarak, biyodizel üretiminde değerlendirildi. 2017 yılında 65 bin 604 ton olan biyodizel üretimi geçen yıl yaklaşık yüzde 70 artışla 110 bin tona ulaştı.
BU YIL HEDEF 130 BİN TON
Bu sene aspir, kanola, ketencik bitkilerine ilave jatroba ve diğer yağlı tohumların marjinal alanlarda uygun ekim ve hasat teknikleriyle üretilmesi sağlanacak. Bu alanların tarıma elverişli hale getirilmesi, harmanlanan miktarın 130 bin tona çıkarılması, hasat dönemi planlamasıyla işleme tesislerinin atıl kapasitesinin daha verimli kullanılması hedefleniyor.
BESİ HAYVANCILIĞI VE ARICILIK İÇİN FAYDALI
Biyodizel üretimiyle atık yağlar ekonomiye kazandırılırken, nadasa bırakılan alanlar sözleşmeli tarım modeliyle verimli kullanıldı. Proses edilen enerji tarım bitkilerinden ortaya çıkan yem sanayi için girdi olarak kullanılırken, besi hayvancılığı için gerekli olan yağlı tohum küspesi açığının da azaltılmasına katkı sağladı. Biyodizel gelişiminin besi hayvancılığının yanı sıra, süt, gıda ve arıcılık faaliyetleri için de faydalı olduğuna dikkat çekiliyor.