Avantajlı konumu koruyalım! Türkiye lojistikte cazibe merkezi oldu

Logistech–Lojistik Teknolojileri Fuarı'nda sektörün geleceği konuşuldu. Lojistikte artık Türkiye'nin zamanı olduğuna dikkat çeken sektör temsilcileri, coğrafik pozisyonu nedeniyle Türkiye'nin avantajlı konuma geldiğinin altını çizdi.

Bu yıl ilk kez fuarı İzmir'de İZFAŞ tarafından düzenlenen Logistech–Lojistik, Depolama ve Teknolojileri Fuarı kapsamında lojistik sektörünün geleceği masaya yatırıldı. Panelde konuşan Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ayşem Ulusoy, pandemi döneminde Türkiye'nin coğrafik pozisyonu nedeniyle avantajlı konuma geldiğini belirterek, "Kapatılan yollar, değişen güzergahlar bizi cazibe merkezi haline getirdi. Şu anda kazandıklarımızı sürdürüp daha da artıya geçebiliriz. Hep beraber hareket etmeliyiz" ifadelerini kullandı. Ulusoy, şunları söyledi:

TEDARİKTE ÖNE ÇIKTIK

"Pandeminin bize öğrettiği bir diğer şey de intermodel bir taşımacılığın önemi, hava ve deniz yolu taşımacılığında sıkıntı olunca, demiryolu taşımacılığının ön plana çıkması gerektiği oldu. Doğunun batıya, organize sanayi bölgelerinin limanlara demiryollarıyla bağlanması, ulaşım çeşitlerinin entegrasyonunun sağlanması gerekiyor. Arkamıza aldığımız rüzgârı devam ettirerek daha başarılı işler yapacağız. Zaman bizim, Türkiye'nin vakti." İzmir Deniz Nakliyecileri Derneği (DND) Yönetim Kurulu Başkanı Şükriye Vardar da, "Eylülde baktığımızda, küresel olarak taşınan malların yüzde 11'i dünya limanlarında beklemede. Navlun oranlarının düşmesine rağmen maliyetler hâlâ çok yüksek. Türkiye açısından baktığımızda ise küresel piyasalardaki resesyon beklentilerine rağmen bu süreçte Türkiye'nin pozitif ayrışacağını düşünüyorum. Türkiye tedarikte öne çıktı" diye konuştu.

LİMANLARIN ÖNEMİ ARTTI

TÜRKLİM Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Erdemir ise, tarihten günümüze Anadolu'da her dönemde limanların olduğunu belirterek, "Pandemi bize limanların önemini biraz daha gösterdi. Dünyada da taşımaların yüzde 90'ı denizyoluyla. Hem denizyolarının hem karayollarının, hem demiryollarının başlangıç noktası olan limanların çevresel faktörler ve diğer faktörlerle daha da büyüdüğünü göreceğiz" dedi. Erdemir, şöyle konuştu: "Bizim için asıl mesele 2050'lerin vizyonunu hazırlamak. Lojistik bir bütün, sanayiye, ihracata hizmet ediyor. Dünyadaki gelişmiş örneklere baktığımızda; bütün demiryolu, denizyolu altyapılarına büyük kamusal destekler, büyük planlamalar gerekiyor."

58 ÜLKEYE KARAYOLU TAŞIMACILIĞI

UND Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Fatih Şener, şunları söyledi: "58 ülkeye karayolu taşımacılığı yapıyoruz, bu ülkelerden 40'tan fazlasıyla deniz sınırımız yok. Pandemi nedeniyle karayolunun dünyada önlenemez bir yükselişi var. Çünkü üretim, stoksuz çalışma, e-ticaret, hızlı ticaret deyince uluslararası nakliye sektöründe Avrupa'nın en büyüğü Türkiye. Avrupa'da karayolu taşımacılığı oranı yüksek. Pandemide sınırlar kapatılınca şok yaşadık. Biz UND olarak temassız taşıma başlattık, sınırda şoför ve araç değişimi vs. yaparak ihracatın önünü açmaya çalıştık. Çin ile rekabet imkanı artınca karayolu taşımacılığı ve lojistikçiler, pandemide altın çağını yaşadı ve yaşıyor da."

YEŞİL DÖNÜŞÜM İÇİN HAZIR OLMALIYIZ

Pandeminin sektöre getirdiği avantajlara değinen İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk de, Türkiye'nin tedarik zincirinde bölgesel merkez olma imkanına sahip olduğunu söyledi. 2030 ve 2050 yıllarına yönelik sektörde karbonsuzlaştırma hedeflerinin çok kritik olduğuna dikkat çeken Öztürk, Türkiye'nin lojistikte yeşil dönüşüme hazırlanması gerektiğini vurguladı.