Atıktan ekonomiye 100 milyar TL katkı

‘Sıfır Atık' hareketiyle birlikte geri dönüşüm tesisleri peş peşe devreye girerken GEKADER Başkanı Fatih Eren, 2936 tesiste işledikleri çöpten, ekonomiye 100 milyar kaynak sağladıklarını söylüyor.

YAŞAR KIZILBAĞ

Türkiye'de geri dönüşüm sektörünün yıldızı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın öncülük ettiği 'Sıfır Atık' hareketiyle her geçen gün parlarken, bu atıkları işleyecek lisanslı geri dönüşüm tesisleri de peş peşe açılıyor. Öyle ki bu rakam verilere de yansıdı. Geri Dönüşümcüler ve Geri Kazanımcılar Derneği (GEKADER) Kurucu Başkanı Fatih Eren atık geri kazanım tesisi 2020'de 1568 iken 2022'de yüzde 87 artışla 2936'ya çıktığını belirterek işlenen atıktan ülke ekonomisine 100 milyar liralık katkı sağladıklarını söylüyor. Fatih Eren'le 'çöpten çıkan ekonomi'yi konuştuk:

Öncelikle kısaca derneğinizden ve faaliyetlerinizden bahseder misiniz?

3 yıl önce kurulduk. Amacımız toplum bilincini artırmak. Bu amaçla projeler geliştiriyoruz. Geri dönüşümün müfredata da girmesini istiyoruz. Bu işin eğitimi okullarda verilmeli. Avrupa'da toplama ayrıştırma oranı çok yüksek. Oysa bizde hâlâ ambalaj atıkları çöp olarak görülüyor. Oysa herkesin çöp olarak gördüğü şey bizim hammaddemiz. Hayatımızda kullandığımız birçok üründe geri dönüştürülmüş hammadde var. Bu kadar geniş kullanım alanı olan bir hammadde ülkemizde hâlâ çöp statüsünde görülüyor. Bugün sıfır aracın birçok parçasının yüzde 35'i geri dönüştürülmüş üründen üretiliyor. Tavan, tampon, koltuk, direksiyon gibi. Çöp ve market poşeti gibi birçok üründe de ikinci kalite hammadde kullanılıyor. Bir malzemenin rengi siyahsa içinde en az yüzde 20 geri dönüştürülmüş hammadde vardır.

Peki atıklarımızı yeterince dönüştürüyor muyuz?

Atıkların öncelikle evlerde ayrışması lazım. TÜİK verilerine baktığımızda hane halkında ayrıştırmada yüzde 6.3 gerileme var. 2020'de 28.6 milyon ton olan hane halkında dönüşen atık miktarı 2022'de 26.8 milyon tona düştü. Ülke genelinde çöpün en fazla yüzde 20'lik kısmı dönüşüyor. İmalat sanayiinde dönüşen atık miktarı ise yüzde 4.3 arttı. Bu da 'sıfır atık' projesinin sanayide benimsendiğini gösteriyor. Sanayinin bugün yüzde 80'i 'sıfır atık belgesi' almış durumda. Bu, özellikle Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın desteğiyle oldu. Farkındalık arttı.

Ne kadar atık işleniyor. Bu işin ekonomiye katkısı ne kadar?

2020 yılında 104.7 milyon ton olan atık miktarı yüzde 4.3 farkla 2022 yılında 4.5 milyon ton artışla 109.2 milyon ton olarak hesaplanıyor. Bu atıkların büyük bölümü bertaraf edilirken 48.5 milyon tonu işlenerek 100 milyar TL ülke ekonomisine geri dönüşümden kazandırılmış oldu.

Geri dönüşüm işini kaç tesis yapıyor?

Tesis sayımız sürekli artıyor. 2020 yılında atık bertaraf tesisi 184 iken 2022'de yüzde 8.7 artışla 200'e, atık geri kazanım tesisi ise 2020'de 1568 iken 2022'de yüzde 87 artışla 2936'ya çıktı. Geri dönüşüm sektörü Türkiye'de her zaman ihtiyaç olan ve yatırım alan bir sektör. Ayrıca Avrupa'da enerji ve işçilik maliyetlerinin artması nedeniyle bu pazara en yakın ülke olarak Türkiye ilerlemeye devam ediyor. Avrupa Rusya'nın gaz politikası sebebiyle enerji tarafında çok ciddi sorunlar ve aksaklıklar yaşıyor. Türkiye'de de artan enerji maliyeti fabrikaları etkiliyor tüm olumsuzluklara rağmen Türkiye, Avrupa'nın üretim üssü ülkelerinden biri olarak sanayide faaliyetlerini sürdürüyor. Ancak şöyle bir gerçek var. Atık ithalatımız çok ciddi azalıyor. Bunun nedeni de Hindistan. Geri dönüşüm sektörüne inanılmaz yatırım yapıyorlar. ABD ve Avrupa'dan ciddi ithalat yapıyorlar. Onların verdiği fiyatı yakalayamıyoruz.

Geri dönüşüm sektöründe dünyada şu anda nasıl bir trend var?

Önceden birçok firma ikinci kalite dediğimiz geri dönüştürülmüş hammaddeden üretilmiş ürünlerini söylemekten kaçınırdı. Şimdi trend oldu. Çünkü döngüsel ekonominin başka yolu yok. 2050'lerde petrolün biteceği söyleniyor. Büyük markalar geri dönüştürülmüş ürün kullandığını ilan ettikten sonra herkes deklare etmeye başladı. Düne kadar firmalar saklardı. Çünkü 'ikinci kalite ürün, kalitesizdir' algısı vardı.

Sektörün sorunları neler?

Belediyelerden ruhsat almakta zorluk çekiyoruz. Ama en önemlisi OSB'lerde yer almak istiyoruz, üretim tesisi kurmak istiyoruz. OSB'lerde sıkıntılarımız var. Bütün dünya karbon ayak izini silmek isterken OSB'ler, geri dönüşüm tesisinin çalışmasına ruhsat vermiyor. Halbuki her fabrikanın yüzde 7 atığı çıkıyor. Çevreye zarar verdiğimizi düşünüyorlar halbuki onların atıklarını işleyeceğiz. Sadece güneş enerjisi tesisi kurarak yeşil OSB olunmaz. Dernek olarak geri dönüşüm ihtisas OSB'si kurmak istiyoruz. Bakanlıklara görüşmeler yapıyoruz.

Bölge olarak öneriniz var mı?

Sakarya Karasu'da bir yer vardı. Onunla ilgili bir öneride bulunmuştuk. Yerel tepki oldu. 'Sakarya çöplüğe dönüyor' diye yerel tepkiler oldu. Oysa ambalaj atığı çöp değil. Bunlar hammadde. En az 100 tesis kurulursa bölgede en az 30 bin kişiye istihdam sağlayacağız. Bir diğer sorun bizim tesislerde elektrik üretenlere devlet 133 dolardan alacağının garantisini verdi. Ama elektrik fiyatları öyle bir yere geldi ki 200 dolara çıktı. Biz hâlâ devlete 133 dolardan satıyoruz. O yüzden birçok biyokütle tesisi kapanma noktasına geldi.

Bir dönem geri dönüşüm otomatlarının çeşitli noktalara kullanılması gündeme gelmişti. Ne aşamada?

İlerleme sağlanamadı. Ocakta start verilecekti ama altyapı kurulamadı. Bir makine 15 bin euro. En az 30 bin tene makine kurmak lazım. 4-5 milyar euroluk bir yatırım gerekiyor. Biz de dernek olarak bu projeye destek için bir pilot okul belirledik. Geri dönüşüm toplama cihazı koyacağız. Bir operatörle anlaşıp topladıkları şişe veya plastik ambalaj karşılığında öğrenciye internet vermeyi planlıyoruz.

HER EVDEN 7 BİN TL'LİK DÖNÜŞEBİLİR ÇÖP ÇIKIYOR

Vatandaşa atıklarla ilgili tavsiyeniz nedir?

Öncelikle organik atıklarla ambalaj atıklarını ayırsınlar. Ambalaj atıklarını belirlenen farklı konteynerlarına koysunlar. Eğer ambalaj atığı konteynerı yoksa belediyelerden istesinler. Vatandaş yemek atığıyla ambalajı karıştırıp atarsa o zaman çöp olur. Biz bir hesap yaptık, 1.5 kilogram ambalaj atığı üretiyoruz. Vatandaş evinde ayrıştırıp belediyenin yetkilendirdiği bir kuruluşa verse yılda 2160 kilogram yapar. Bunun mali değeri hepsi kağıt olsa kilogramı 2 lira. Plastik demir gibi diğer atıklarla ortalaması 3.5 liraya gelir. Bir yılda 7 bin lirayı buluyor. Vatandaş ayrıştırıp verdiği zaman Çöp Vergisi'ne gerek kalmaz. Bu noktada sokak toplayıcılarının kayıt altına alınmasına ilişkin bir genelge vardı. Bu çalışma da bir an önce hayata geçirilmeli.

Çöp olarak attığımız bir ambalaj geri dönüşürse ne kadar bir katma değer ortaya çıkıyor?

Plastik atığından şöyle bir örnek vereyim. 5 bin liralık bir araba tamponu 8 kilogram geliyor. Tamponun hammaddesinin kilogramını 250 liraya veriyoruz. 10 katı bir katma değer ortaya çıkıyor. 1'e 10 değer yaratıyoruz.

DEPREM BÖLGESİNDE ERCİYES KADAR ATIK

Deprem bölgesine dönük çalışmalarınız var mı?

Analizler yaptık. Dönüşümün nasıl yapılacağına dair mentörlük yaptık. Ciddi bir atık varlığı çıktı. Erciyes dağı büyüklüğünde bir kütle yani 100 milyon ton büyüklüğünde dönüştürülebilir bir atık ortaya çıktı.