1
İnsan ömrünün 0-6 yaş arasındaki dönemi, pedagojik anlamda en kritik çağlardan biri. Erken çocukluk döneminde alınan eğitim, çocuğun gelişiminde önemli rol oynuyor. Çocuğu ana sınıfına başlayacak pek çok ailenin ise aklında aynı soru var: “Çocuğumun hâlâ aile sıcaklığına ihtiyacı var, bizden ayrı nasıl yapacak?”
Bu noktada ailelerin şu soruları objektif bir şekilde cevaplaması gerekiyor:
Ana sınıfı bilişsel ve duyusal anlamda çocuğumdaki potansiyeli tamamen ortaya çıkarırken ben bu imkânı evde ne kadar sunabileceğim?
Cevaplar, bu kıyaslamanın okul öncesi eğitimden yana sonuçlanacağını gösteriyor.
Peki, ana sınıfı seçiminde ailelerin nelere dikkat etmesi gerekir, doğru okul seçiminde belirleyici etkenler nelerdir?
NUN Okulları IBPYP (Uluslararası Bakalorya İlk Yıllar Programı) Koordinatörü bu soruları sizler için cevapladı!
Disiplinlerarası ve Özgün Bir Müfredat
Ana sınıfı tercihinde ailelerin ilk talebi, müfredatı derinlemesine incelemek, okulun bakış açısına dair fikir edinmek olmalı. Müfredatın ise ezberci eğitimden ve yüzeysel bilgi paylaşımından uzak; derinlikli, düşünülmüş ve disiplinlerarası şekilde kurgulanmış olması gerekir. Eğitimdeki temel ihtiyaçlardan biri kesintisiz planlanmadır. Bu noktada derslerin blok işlenmesi de ayrı bir ihtiyaçtır. Örneğin eldeki çeşitli materyaller ile rakamları öğrenen çocuğun bu bilgisi, içerisinde rakamlar geçen neşeli bir şarkı ile desteklenmeli; müzik öğretmeninin hemen ardından derse giren spor eğitmeni şarkı ile aynı ritimde bir egzersiz yaptırmalıdır.
Küresel Bağlamlar Önemli
NUN Okulları olarak küresel bağlamların işlevselliğine ve gerekliliğine inanıyoruz. Çocuğun öz değerlerinin farkında bir dünya vatandaşı olarak yetişmesi; onu çevresine karşı çok daha duyarlı, sorumluluk sahibi, dünya barışına hizmet eden birine dönüştürecektir. Seçilen kurumun müfredatının kültürler arasındaki farklılıkları suçlamak ya da nefret ettirmek değil; “anlamak” ve “iyileştirmek” amacıyla işlemesine dikkat edilmelidir.
Dış Mekân Öğrenimi Olmalı
Ailelerin, okul müfredatında araması gereken başat unsurlardan biri de dış mekân öğrenimi olmalıdır. Çocuk tabiatla iç içe yetiştirilmelidir. Burada sözünü ettiğimiz iç içe olma hâli, okulun bir bahçeye sahip olmasından çok daha ötedir: Okul, eğitim planlamasını çocuğun doğadaki örüntüleri keşfetmesi üzerine kurgulamalıdır. NUN Okulları olarak öğrencilerimizle birlikte sık sık doğayı keşif gezilerine çıkmayı şu sebepten önemsiyoruz: Çocuğun boynunda bir fotoğraf makinası, “hayret etmeye hazır” ve “merak” duygusu baskın bir şekilde gezintiye çıkmasının; yaşama dair bir farkındalık, yaratıcıya dair bir sorgulama ve hayranlık ile sonuçlandığını birçok kez gözlemledik. Bir bitkinin yaprağındaki renk geçişlerini veya bulutların şeklindeki biricikliği fark etmek çocuğun sanatsal üretimindeki heyecanını ve yaratıcılığını da artırıyor.
Sınıflar Sade Olmalı
Velilerin, ana sınıfı tercihinde dikkat etmesi gereken önemli ayrıntılarından biri de sınıfın düzenidir. Kayıt yaptırmadan önce, çocuğun okuyacağı sınıf muhakkak ziyaret edilmelidir. Sınıfın gün ışığı alması, aydınlık ve ferah olması öğrencinin kendisini güvende ve rahat hissetmesi açısından önemlidir. Sınıfa hâkim renklerin fazla canlı, karmaşık ve rengârenk olması ailelerin aldandığı noktalardan biridir. Aksine; renklerin çocuğu yormamasına, estetik bir duyarlılık ve sakinlik kazandırmasına özellikle dikkat edilmelidir. NUN Okulları olarak sadeliğin zarafetine, sınıfa hâkim pastel renklerin çocukların çalışmalarındaki güzelliği ön plana çıkaracağına inanıyoruz.
Okulun Mobilya Seçimine Dikkat
Mobilyalar ergonomik ve fonksiyonel olmalıdır. Çocukların eğitimdeki anlık ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde tasarımın değişebiliyor olması önemlidir. Toplu bir etkinlik yapılacak ise masalar bir bütün olmalı, grup çalışmaları için küme yapılabilmeli, bireysel aktiviteler içinse birbirinden ayrılabilmelidir. Bu noktada, derste kullanılacak materyallerin çeşitliliğine ve öğretmen tarafından ne kadar işlevsel kullanıldığına dair de okul yönetiminden detaylı bilgi almanızı tavsiye ederiz.