Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, Kumçatı beldesindeki spor salonunda Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM) aracılığıyla yürüttükleri "Üretici Şartlarında Sözleşmeli Küçükbaş Hayvancılık Projesi" kapsamında düzenlenen hayvan dağıtım törenine katıldı.
Törende konuşan Fakıbaba, söz konusu projenin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla gerçekleştirilen en önemli projelerin başında geldiğini söyledi.
Hayvancılığın, dünyada kırsal kesimin başlıca geçim kaynakları arasında bulunduğunu, Türkiye'de aynı zamanda kültürün şekillenmesine önemli katkılar sağladığını belirten Fakıbaba, hayvancılığı hükümetin ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla öncelikli sektör olarak ele aldıklarını, bunu devam ettireceklerini vurguladı.
Birçok yeni projeyi hayata geçirdiklerini ve mevcut olanları da geliştirdiklerine dikkati çeken Fakıbaba, şunları dile getirdi:
"250 bin düve projesine 10 Mayıs'ta Erzincan'da start vereceğiz. Büyükbaş hayvan varlığımızı arttırmayı hedeflediğimiz projeyle toplam 250 bin düveyi 3 yıllık dönemde teslim edeceğiz. Proje kapsamında 7 yılda 1,5 milyon damızlık havyan sayısına ulaşmayı planlıyoruz. Böylelikle anayı arttırarak, danayı arttıracağız. Küçükbaş hayvan sayımızı arttırmaya yönelik TİGEM aracılığıyla başlattığımız sözleşmeli üretim modeli projemizdir.
Proje kapsamında Ziraat Bankası, kredi verecek. Her bir yetiştirici için 300 başa kadar olmak üzere yılda 500 bin baş damızlık koyun vereceğiz. Bu projeyle yetiştiricilere sigorta, işçilik, faaliyet giderlerini avans olarak veriyoruz. Üretilen hayvanlar için alım garantisi sağlıyoruz. Bu projeyle 8 yılda ilave 5 milyon damızlık koyun elde etmiş olacağız."
Gelecek yıl Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, dağıtılacak küçükbaş hayvan sayısının 500 binden bir milyona çıkarması önerisinde bulunacaklarını anlatan Fakıbaba, "Niye olmasın? Çok büyük paralar değil. Bir milyonun yapacağı para, bizim 2017 yılında ithal ete vermiş olduğumuz paranın belki de dörtte biri kadardır. Biz bunu ülkemizde üreteceğiz. Bizim kırmızı et ihtiyacımızın inşallah yüzde 25'ini küçükbaş hayvanla karşılayacağız." ifadelerini kullandı.
"Et ve tırnak gibiyiz. Bizim ayrılmamız mümkün değildir, olamaz"
Meraların, terörden dolayı halka kapanmasından sonra insanların işlerini bırakmak zorunda kaldıklarına işaret eden Fakıbaba, bütün meraların açıldığını, vatandaşların bu meraları kullanabileceklerini söyledi.
Kırsal kalkınma olmadan Türkiye'nin kalkınamayacağına dikkati çeken Fakıbaba, kırsalda insanları mutlu etmeleri gerektiğini dile getirdi.
Fakıbaba, şunları kaydetti:
"Güneydoğu'da kalkınma olmadan Türkiye'yi kalkındıramayız. AK Parti hükümetlerinin ve Cumhurbaşkanımızın esas amacı da budur. Güneydoğu halkının daha mutlu bir yarını elde etmesi için var gücümüzle çalışacağız. Yollar ve okullar yapılıyor. Eskiden buna engel olunuyordu. Okul inşaatı bombalanıyordu. İş makinesi giremez, yol yapılamaz. Niye? Benim Şırnaklı hemşehrilerimin hakkı değil mi? Nedir sebep? İnsanlar mutlu olmayacaklar, devletine küsecekler. Et ve tırnak gibiyiz. Bizim ayrılmamız mümkün değildir, olamaz. Hep birlikte kardeşiz."
"Bizim ayrılmamızın sebebi nedir?" diye soran Fakıbaba, bunun sebebini birilerinin çıkıp anlatmasını istedi.
Fakıbaba, "Kimin projesi, hangi dış ülkenin projesi? Bunların kimlerin maşaları olduğunu anlatması lazım. Bu, sadece PKK için değil, bu FETÖ için de DEAŞ için de PYD için de aynı. Her türlü terör örgütüne karşıyız. Biz birlikte Türkiye'yiz. Allah’ın izniyle bizim bu özelliğimizi Allah'tan başka kimse bozamayacak ve kimse de bizi ayıramayacaktır." ifadelerini kullandı.
Dağıtılan hayvanların ülke ekonomisine de katkı sağlayacağına işaret eden Fakıbaba, üretenin ve üreticinin yanında olduklarını, yanında olmayı sürdüreceklerini anlattı.
Projenin hayvan sayısını arttırma projesi olduğunu belirten Fakıbaba, "Bizim projelerimizin tek amacı ithalatı önlemek ve 'Hayvan sayımız 7 yılda 5 milyon olacak.' diyorum. Düve, 8 yılda 1,5 milyon olacak. 2023 yılına kadar hedefimiz, et ithalatını kesinlikle önlemek olacak. Bu damızlık hayvanlarla biz bunu önleyeceğiz inşallah." diye konuştu.
Fakıbaba, ülkedeki küçükbaş hayvan varlığını arttırarak kullanılmayan mera alanlarını üretime kazandırmak, kesime gönderilen dişi kuzuların kesilmesini önlemek için de çalıştıklarını vurguladı.
Küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinde sözleşmeli üretim modeli oluşturduklarını anlatan Fakıbaba, yetiştiricilere bakım ücreti verdiklerini, bundan sonra 300 koyunu bulunan kişinin sigortası olacağını, en az asgari ücret kadar da maaşının olacağını kaydetti.
Veterinerlik hizmetlerini bakanlık olarak karşılayacaklarını ifade eden Fakıbaba, şöyle konuştu:
"İlaç lazım olduğunda yine Ziraat Bankası ilacını verecek ve 300 koyunun bir yılda en az 300 yavru vereceğini biliyoruz. O yavrular sizin, 400 liradan hesap edersek 120 bin lira ediyor. Bizim verdiğimiz 80 bin lira tutuyor ve geriye 40 bin lira kalıyor. Yağı, sütü, maaşı da karınız. Şu sözü de veriyorum, tek bir hayvanı beğenmediğiniz takdirde o hayvan getiren firmaya aittir, bizim de değildir. Onun için getiren adam dikkatli olacak. Güzel hayvan getirmediği an elinde kalır. Bizim buradaki tek amacımız, Allah'ın izni ile 2023'e kadar her yıl artan ölçekte proje devam edecek ve 2023 yılında bu projelerle et ithalatını önleyeceğiz."
Cizre'de Hayvan Pazarı ve Barınma Yeri açıldı
Fakıbaba, daha sonra Cizre Belediyesi tarafından Cudi Mahallesi'nde yaptırılan "Hayvan Pazarı ve Barınma" yerinin açılışını gerçekleştirdi.
Cizre Belediyesi Başkan Vekili Kaymakam Faik Arıcan'a yaptığı güzel tesisten dolayı teşekkür eden Fakıbaba, birlik ve beraberliğin bozulmaması temennisinde bulundu.
"Bu birlik ve beraberlikle Cizremiz her şeyin en güzeline layık. Benim için Şırnak'ı, Cizresi, Mardin'i, hepsi ayrı bir güzellikte, aynı zenginlikte güzel insanlara sahip. İnşallah el ele vereceğiz ve göreceksiniz çok güzel şeyler olacak." ifadelerini kullanan Fakıbaba, çok güzel projeleri Şırnak'tan başlattıklarını söyledi.
(AA)