ŞENAY BÜYÜKKÖŞDERE
Telekomünikasyon, Türkiye’de rekabetin en yoğun olduğu sektörlerden. Vodafone İcra Kurulu Başkan Yardımcısı ve Vodafone Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Süel, “Bizde rekabet hep hızlıydı, hep hızlı da kalacak. Burada kazanan da tüketici oluyor” diyor. Operatörlerin en büyük rekabet alanı ise kuşkusuz 5G. Süel, “En yüksek G’ye de hazırım. Ama tabii bunun içini de doldurmak lazım” diyor. Ve ekliyor; “Önce masanın ayaklarını konuşalım.”
Vodafone’un 2020 gündeminde ne var? Sizi kişisel olarak en çok heyecanlandıran konu ne, bu yıl en çok hangi konuda mesai harcayacaksınız?
Beni dijitalleşme çok heyecanlandırıyor. Bütün çalışanlarımızla dijitalleşmeyi sahiplenmiş durumdayız. Bizim de bir Telekom şirketinden teknoloji şirketine olan yolculuğumuzda dijitalleşme çok önemli. 2020’de zamanımı en çok ülkemizdeki dijitalleşmenin en hızlı en yaygın şekilde yapılmasını sağlayacak adımların atılması için karar vericilerimizle çalışmaya harcayacağım.
EN YÜKSEK G’YE HAZIRIM AMA…
Dijitalleşme deyince akla 5G geliyor… ‘5G’ye kim ne kadar hazır’ tartışmaları var. ‘En hazır biziz’ diyenler var. Siz Vodafone olarak ne kadar hazırsınız?
Aslında bunlar biraz pazarlama iletişimi sloganları. Benim gibi birisine 5G’ye ‘hazır mısın’ diye sorulursa ‘ben en yüksek G’ye de hazırım, çünkü istiyorum ve heyecanlıyım’ derim. Ama tabii bunun içini de doldurmak lazım. 5G’ye ya da yeni nesil teknolojilere bir masa dersek, bizim önce bunun ayaklarını konuşmamız lazım. Bu ayaklardan bir tanesi, Türkiye’deki operatörlerin altyapısı yeni jenerasyon mobil teknolojilerine hazır mı.. Biz uzun süredir ‘fiber meselesi memleket meselesi’ diyoruz. Ülkemizsin fiber ağlarla donatılma gerektiğini söylüyoruz. Orada atılacak çok adım var.
Fiber konusunda niçin anlaşamıyor 3 operatör?
Medyaya bir anlaşmazlık durumu yansıdı. Ama buna en güzel cevap da Bilgi Teknolojileri Kurumu’nun yayınladığı Strateji Planı oldu. Burada artık fiber paylaşımının neye göre olacağı ve nasıl uygulanacağı konusunda ciddi bir yol haritası yer alıyor. Bu strateji planı bizim moralimizi düzeltti. Bir oyuncunun fiberi paylaşmamak gibi bir lüksü olmadığını da bu pazar analizinde görmüş olduk. Bence bu artık tartışmaya açık bir konu olmaktan çıktı.
Masanın birinci ayağı fiber.. Peki diğerleri?
İkinci ayakta yatırım var. Benim yatırım yapmam lazım, yeni baz istasyonları kurmam lazım. Fakat biz 3 operatör olarak da ciddi bir yatırım engeliyle karşı karşıyayız. Maalesef belediyelerle ciddi sorunlar yaşıyoruz. Sahalarımız mühürleniyor. Sahalarımızın elektriği kesiliyor. Bakanlığımız da bunun farkında. Belediyelerin baz istasyonlarından bekledikleri biraz gerçek dışı kazanç güdüsü var. Bunun yanında da kendi belirledikleri sahalarda baz istasyonlarının kurulması gibi bir talepleri var ama mobil telekomünikasyon bal peteği mantığıyla yapılan bir şey. ‘Benim binam burada, buraya koy’ diye olmuyor. Baz istasyonlarının yapı ruhsatına tabi olup olmaması konusunda uzun süredir devam eden kanuni muallakta kalan bir durum var. Onun için de Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın bir kanun değişikliği tasarısı var. Beraber çalışıyoruz. Üçüncü ayakta ise akıllı telefon konusu var.
"Koşudan triatlona geçtim. Spor bir meditasyon. Hem özel hem iş hayatıma denge getirdi."
"Vodafone’da Türkiye parmakla gösteriliyor. Veri kullanımında, servis gelirlerinde şampiyonlardanız."
YENİLEYİP SATIŞA SUNACAĞIZ
Türkiye’de akıllı telefon kullanımı yüksek değil mi?
Yüzde 70-80 bandında ama bence bu oran yeterli değil. Biz de karar vericilerle ikinci el akıllı telefonları sisteme kazandıracak bir proses için diyalog halindeyiz.
Mağazalarınızda mı satacaksınız?
Evet. Akıllı telefon talebi olan, ama şartları sıfır almaya el vermeyen tüketici bunu merdiven altından temin ediyor. Biz bunu resmi bir kanaldan almasını sağlayacak, kayıt altına alınmış ikinci elin olduğu bir sisteme dönüştürmek istiyoruz. İkinci el otomobilde bunu yapan şirketler var. İnsanlar o kanalları tercih ediyor çünkü biliyorlar ki oradan alacağı araba, belli bir kontrolden geçmiş. Biz de ikinci el telefonları satışa sunmadan önce yenileyip, ekranını, pilini gözden geçireceğiz. 3 operatör olarak bu fikri sunduk. Tabii vergi konusunda bir kolaylık bekliyoruz.
SABAH 5’TE KALKIP BOĞAZ’DA 10 KM KOŞARIM
Siz iyi bir maraton koşucususunuz değil mi..
50 yaşındayım. 44 yaşında koşmaya başladım, baktım vücut pozitif cevap veriyor. üzerine gittim. New York, Tokyo maratonlarını koştum. Sonra bisiklet ve yüzmeyi de kattım. Ironman denilen uzun mesafe triatlon yarışmalarına katıldım. 48’imde Barselona’da bunların en büyüğünü bitirdim. Şimdi 2 günde bir 10 km koşuyorum. Bir grubum var. 5.45’te başlıyoruz, Boğaz’da koşuyoruz. Son 5 yılda hiç görmediğim kadar güneşin doğuşunu gördüm.
Türk insanının itibarı yüksek
Vodafone Türkiye’den yönetici transferi konusunda çok aktif görünüyor. Serpil Timuray’dan sonra yeni atamalar olabilir mi?
Yakında, Vodafone’un İngiltere’deki merkezine gittim. Her katta Türkler vardı. Bence insanımız konusunda mütevazı olmayalım. Uluslararası çapta bu anlamda itibarımız çok pozitif.