Çobanlık yapan TEOG 2.si Habib: Nasırlarımla gurur duyuyorum

Tunceli’nin Çemişgezek ilçesinde koyun sağıp, çobanlık yapan Habib Bitkin, TEOG sınavında 6 dersten sorulan 120 sorunun 119’una doğru cevap vererek Türkiye ikincileri arasına girdi.

1

Başarısının ailesiyle birlikte öğretmenlerini ve kendisini çok mutlu ettiğini belirten Habib Bitkin, “Ben Çemişgezek ilçesine bağlı Tatar mezrasında oturuyorum. TEOG sınavında ful çekmek istiyordum ama olmadı. İnşallah ilerleyen eğitim hayatımda büyük başarılar için mücadele edeceğim. Yatılı olarak eğitim görüyorum. Haftanın beş günü okuldayım. Hafta sonları köyüme geliyorum. Ailece küçükbaş hayvancılıkla uğraşmaktayız. Kış aylarını köyde, yaz aylarını ise yaylalarda geçiriyorum" dedi.

Ailesi ile birlikte çok zor bir meslek yaptıklarını anlatan Bitkin, "Koyun sağmaktan ellerim nasır tuttu. Bu nasır ömrüm boyunca kalıcı mı, geçici mi bilmiyorum ama nasırlarımla da gurur duyuyorum. Nasırlarımdan kesinlikle şikayetçi değilim. Hayatımız bizim böyle. İlçenin genelinde eğitim konusunda büyük bir başarı var. Soruların tamamına doğru yanıt veren arkadaşlarımız var. İlçe genel olarak eğitimde çok başarılı. Bu başarıda öğretmenlerimizin payı çok büyük. Öğretmenlerimiz bizi sınava çok iyi hazırladı. Ders sonralarında bile bizlerle yakından ilgilendi. Onlar bizi bizden daha çok düşünüyor. Asıl hedefim, ülkeme ve ülkemin insanlarına hayırlı bir evlat olmak. İleride seçeceğim mesleğimden elde edeceğim kazancın helal olması için çaba göstereceğim" diye konuştu.

Böyle zorlu bir hayata rağmen oğlunun başarısının kendilerini mutlu ettiğini belirten Baba Mustafa Bitkin, "Oğlumun bütün imkansızlıklara rağmen elde ettiği başarıdan çok memnunum. Hayat şartlarımızın zorluğu göz önündedir. Hayvancılıkla uğraşıyoruz. Benim oğlum diğer öğrencilerden bir sıfır geride başlamıştır. Çocuğumun şartları diğer öğrencilerin şartlarıyla eşit değildir. Ben çocuğumdan memnunum. Ben çocuğumdan en çok iyi, büyüklerine saygılı bir insan olmasını istiyorum. Eğer iyi bir insan olmayacaksa benim için seçtiği mesleğin bir anlamı yoktur" diyerek düşüncesini anlattı.

Kendisinin köyde ne iş yapıyorsa, oğlunun da aynı işin iki katını yaptığını analatan Baba Bitkin, hayvanları yemlerken, otlatırken, sağarken, kuzu emzirirken yardım ettiğini, Gece koyun otlatmaya gittiğini, kendisiyle ise bir kardeş, bir dost gibi olduğunu kaydetti.