Arakanlı Müslümanlara soykırım uyguladığı gerekçesiyle son 4 yılda dünya gündeminden düşmeyen Myanmar’da önceki gün ordunun yaptığı darbenin etkileri sürüyor. 8 Kasım 2020’deki seçimlere hile karıştırıldığı iddiasıyla 1 yıllık OHAL ilan edilip yönetime el koyulması, Devlet Başkanı Win Myint, Dışişleri Bakanı ve ülkenin fiili lideri Aung San Suu Çii ile iktidar partisi Ulusal Demokrasi Birliği’nin (NLD) önde gelen isimleri gözaltına alınmasının ardından dün de Myanmar Parlamentosu’nun yüzlerce milletvekili ev hapsine alındı, evlerinin başına asker dikildi. Bazıları ise mecliste tutuluyor. Myanmar ordusu, iç ve dış hatlardaki uçak seferlerini de 31 Mayıs saat 23.59’a kadar askıya aldı.
TARİHTE KARA BİR LEKE
Genelkurmay Başkanı Min Hlaing, 11 yeni bakanın atandığı yeni hükümetle dün yaptığı ilk toplantının ardından, “Kasım ayında ordu seçim hilelerine dair beyanat istemiş ancak hükümet ve seçim kurulu önemsememişti. Ordunun yönetimi ele alması kaçınılmazdı” dedi. NLD, Win Myint ile Suu Çii’nin serbest bırakılması çağrısında bulundu, askeri darbeyi ordu ve devlet tarihinde kara bir leke olarak gördüğünü açıkladı.
BATI’DAN SERT TEPKİLER
Avrupa Birliği, Myanmar’da demokrasinin hakim olması için ellerindeki tüm seçenekleri değerlendireceklerini bildirdi. Benzer bir açıklama Fransa’dan da geldi. ABD ise Myanmar’a etkili yaptırımlar düşündüklerini açıkladı.
MÜSLÜMANLAR ÇOK ENDİŞELİ
BM Genel Sekreter Sözcüsü Dujarric, darbenin ardından Arakan eyaletindeki 600 bin Arakanlı Müslüman’ın durumunun daha da kötüye gideceğinden endişe duyduklarını bildirdi. Bangladeş’deki kamplarda yaşayan Rohingyalılar ise “Ordu bizi katletti, evlerimizi yaktı. Şimdi dönme hayallerimiz yok oldu” dedi.