1
Pirinççi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Katar'ın siyasal anlamda giriştiği faaliyetler nedeniyle önemli bir ülke olduğunu belirterek, "Nüfusu her ne kadar az olsa da Katar sadece Ortadoğu için değil dünya politikası açısından da belli yeri olan bir ülke. Ortadoğu açısında da ekonomik bir önemi var. Doğalgaz ve petrol rezervleri olan bir ülke." diye konuştu.
İlişkilerin kesilmesinin bölgesel ve uluslararası bazı nedenlerinin olduğunu aktaran Pirinççi, "Bölgesel derken Arap Baharı sürecine ilişkilendirebiliriz. Arap Baharı sürecinde özellikle değişim yanlısı ülkelerin başında Türkiye ve Katar gelmekteydi. Mevcut sistemi korumaya çalışan da Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri'nin çektiği bir grup vardı. Yaşanan kriz Arap Baharı öncesindeki sistemi korumaya çalışan grubun Katar'dan bir nevi rövanş almasıdır." değerlendirmesinde bulundu.
"Kısa vadede Türkiye'ye olumsuz etkisi olacağını düşünmüyorum"
Pirinççi, Basra Körfezi'nde İran karşıtı blokta Suudi Arabistan'ın başını çektiği bir liderliğin söz konusu olduğunu anlatarak, "Olanlar, Suudi Arabistan'ın liderliğini pekiştirmek için Katar üzerinden uyguladığı bir baskı unsuru olarak değerlendirilebilir." ifadelerini kullandı.
"Şu anda kriz henüz gelişim aşamasında. Katar veya Suudi Arabistan bloku şeklinde bir ayrım yapmaya gidilmedi. Türkiye de zaten şu aşamada net bir şekilde Suudi Arabistan blokuna karşı bir tavır almadı." yorumunu yapan Pirinççi, şöyle devam etti:
"Türkiye üzüntüsünü bildirdi ve ara buluculuk girişiminde bulunuyor. Dolayısıyla kısa vadede Türkiye'ye olumsuz etkisi olacağını düşünmüyorum. Aksine olumlu etkisi olur. Katar'a uygulanacak bu ekonomik yaptırımlar çerçevesinde özellikle Katar'ın tek kara sınırı Suudi Arabistan'la. Mallarının önemli bir kısmı Suudi Arabistan'a gidiyor. Malların Türkiye'ye kurulacak hava köprüsü üzerinden Katar'a gitmesinin Türkiye'ye kısa vadede olumlu yansıması olacaktır. Ancak orta ve uzun vadede krizin gelişimine bağlı olarak tabii olumlu veya olumsuz ekonomik sonuçlar doğurma ihtimali de bulunuyor." (AA)