Türkiye, Suriye'de başlayan savaşın ardından bugüne kadar 2,5 milyon mülteciye kapılarını açtı. Mültecilere, uluslararası toplumun herhangi bir destek ve katkısı olmaksızın, bugüne kadar 8 milyar dolar harcandı. Türkiye artık daha fazla mülteciyi kaldıramıyor ve bu durum da kendisine yeni bir hayat kurmak isteyen mültecileri yeni yollara sevkediyor. Her gece Ege suları, boğulmadan geçebilen şanslı yüzlerce mülteciyi Avrupa'ya taşıyor. Yüzlerce mülteci de karadan Avrupa'ya geçebilmek için yollara düşüyor.
MÜLTECİLERİN FAVORİ ROTASI
Uluslararası kamuoyunun, “Bodrum'da ölü bedeni yayımlanan Aylan'ın malum fotoğrafı"yla sarsılmasının ardından Suriyeli mülteciler için Avrupa'nın kapıları biraz olsun esnetildi. Mültecilerin Avrupa'daki nihai rotası ise Almanya. Alman Federal İçişleri Bakanlığı, yıl sonuna kadar Almanya'daki iltica başvurusu sayısının 800 bini bulmasını bekliyor. Almanya'ya bugüne kadar en çok mülteci başvurusunun 440 bin başvuru ile 1992 yılında yapıldığı düşünüldüğünde rakamın büyüklüğü ortaya çıkıyor. Ancak bu Almanya'nın kabul edebileceği en yüksek sayı.
MERKEL YENİ GÖÇ DALGASINDAN ENDİŞELİ
Mültecilerin yüzde 61'inin Almanya'ya göç etmek istediği sonucu, Almanya tarafından yapılan bir ankette ortaya konuldu. Almanların, Irak ve Türkiye'deki mülteci kamplarında barınan 7 bin 500 mülteciyle yaptığı ankette, mültecilere göç etmek istedikleri ülke soruldu. Anketörlerin yüzde 61'i Almanya'ya gitmeyi planladıklarını ifade ettiler. Bu da daha yüzbinlerce mültecinin Almanya kapısında yığılacağı anlamına geliyor. Almanya Başbakanı Angela Merkel'in de en büyük korkusu bu rakamın yüksek oluşu. Merkel, AB ülkelerinin daha çok mülteciye kapılarını açmalarını gerektiğini sürekli dile getirirken, Avrupa ülkeleri içinde Geri Kabul Anlaşması'nın da en büyük savunucusu. Tam da bu nedenle Merkel, Türkiye'de ziyaretinin ardından AB'ye götüreceği talep listesinin kabul görmesi için en büyük çabayı gösteren Avrupa Birliği ülkesi olacak.
ÇOĞU AKRABALARININ YANINA GİDİYOR
Suriyelilerin Almanya'yı tercih etmesinin önemli bir nedeni, Almanya'nın Avrupa ülkeleri arasında en çok göç alan şehir oluşu. Birçok Suriyeli, Almanya'da yaşayan yakınlarının yanına kaçıyor. Suriyeliler buradaki akrabalarının yardımıyla kamu dairelerine ya da doktora gidebiliyor. Uyum kursu gibi bürokratik işlemlerde de Almancıların rolü büyük. Almanya'da herhangi bir yakını bulunmayanlar için de bölgedeki Müslüman nüfus ve gönüllüler umut kapısı durumunda.
ÇADIRLARDA KALIYORLAR
Almanya, mültecileri sınırdaki çadırlarda ağırlıyor. Ayda 140 Euro yardım bağlanıyor. İltica başvurularının sonuçlanması 7 ay sürüyor. Kabul edilenlere, bulundukları eyalette kalıcı bir yer gösteriliyor. Bazı eyaletlerde konaklama yeri göstermekte zorlanılıyor. Mülteciler çadırlarda, depolarda barınmak zorunda kalıyor. AB, 2,5 milyon mülteci ağırlayan ve mültecilere 8 milyar dolar harcayan Türkiye'nin külfetini paylaşmayı kabul etti. Türkiye'ye önerilen rakam ise 3 milyar dolar. Ancak 2016'da AB ülkelerinde mülteciler için bütçeye konulan para 50 milyar Euro. Sadece Almanya, bunun 10 milyar dolarını üstleniyor. Türkiye ise rakam üzerinden konuşmamakla birlikte külfetin bir ortak çalışma ile yıllık olarak belirlenmesini istiyor.
2. BERLİN DUVARI
Başbakan Merkel'in partisi Hıristiyan Demokrat Birliği, Berlin Duvarı tarzı yapıların inşa edilmesi için parlamento nezdinde bir girişim başlattı. Teklif, yıllar önce yıkılan Berlin Duvarı'ndan farksız olarak Almanya'nın doğu sınırlarına dikenli teller inşa edilmesini öngörüyor. Gerek parti içinden gerekse aşırı sağdan tepkiler alan Başbakan Merkel, şu ana kadar yeni sınır telleri taleplerinin hepsini geri çevirmişti. Hristiyan Birlik (CDU/CSU) partilerinin, Merkel'in karşı çıkmasına rağmen planı kasım ayının başlarındaki ilk toplantıda oylaması bekleniyor.
YEŞİLLER KARŞI ÇIKTI
Girişimin, Merkel'in mülteci politikalarına karşı en zarar verici çaba olduğu yorumları yapılıyor. Projenin arkasında, mecliste 310 üyesi olan Hristiyan Demokratlar'dan 188'ininin olduğu belirtiliyor. Girişimin öncülerinden muhafazakar milletvekili Christian von Stetten, Bild gazetesine, “Mülteci akınını durdurmak zorundayız. Sınır güçlendirmelerine başka bir açıdan bakma konusunda tabular olmamalı" diye konuştu. Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir ise, “Almanya'nın etrafına yeni duvarlar inşa etme fikri, açıkça bir macera" olarak nitelendirdi. (Yeni Şafak)