1
Büyükelçi Kiss, Macaristan'ın Türk Konseyi üyeleri ve Türkiye ile ilişkilerine dair değerlendirmelerde bulundu.
Kiss, konseyin özellikle Orta Asya'daki temsilcilerinin zengin yer altı kaynakları, sanayi ve ticaret alanında çok büyük ekonomik imkanlara sahip olduğunu belirtti.
Macaristan'ın bu ülkelerle ilişkisini en üst seviyelere çıkarmak istediğinin altını çizen Kiss, bu sıkı bağın Türk Konseyi üyeleriyle Macaristan arasında köprü görevi görebileceğine değindi.
"Kendimizi evimizde gibi hissediyoruz"
Büyükelçi Kiss, Türk Konseyi üyesi ülkeler ile Macaristan ilişkilerinin geçmişe dayandığını hatırlatarak, "Biz Macarlar olarak bu ülkelerde kendimizi evimizde gibi hissediyoruz. Başbakan Orban, katıldığı zirvede bu ülkelere yakın olmanın çok önemli olduğunu söyledi. Türk Konseyi üyeleriyle derin ilişkiler kurmak her iki tarafın da yararına." değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ekim ayındaki Macaristan ziyaretinin çok başarılı geçtiğini aktaran Kiss, bu ziyaretin iki ülke arasındaki sürekli gelişen ikili ilişkiler için büyük öneme sahip olduğunu vurguladı.
Kiss, Macaristan'daki Gül Baba Türbesi'nin Türkiye'nin restorasyonunun ardından açılmasının Macar hükümeti tarafından memnuniyetle karşılandığını belirterek, "Türbe iki halk arasındaki aralıksız devam eden iş birliği ve sıkı
"Türk firmaları Macaristan'daki ekonomik ortamı değerlendiriyor"
Türkiye ile Macaristan arasındaki ticaret hacminin bu yıl 3 milyar dolar seviyesine ulaştığına dikkati çeken Kiss, liderlerin hedefleri doğrultusunda gelecek yıl bu rakamın 6 milyar dolar seviyelerine ulaşmasının hedeflendiğini aktardı.
"Macaristan'daki aktif Türk sermayesi sürekli olarak artmaktadır. Yakın geçmişte bir Türk inşaat firması Makedonya'da 23 milyar avroluk yatırım yapmıştır. Türklerin gayrimenkul yatırımları da artarak devam etmektedir. Avrupa Birliği (AB) içinde en düşük kurumlar vergisi yüzde 9 ile Macaristan'dadır. Tabii bu cazip ortam, firmaları Macaristan'da yatırım yapmaya teşvik etmektedir. Macar hükümetinin tesis ettiği ekonomik ortam Türk firmaları tarafından en iyi şekilde değerlendiriliyor ve bu sayede Türk firmalar AB pazarına daha yakın hale geliyor."
(AA)