Libya iç karışıklığın yanında düzensiz göç sorunu ile savaşıyor

Libya, 2011 yılından bugüne iç çatışmalar sarmalına sürüklenirken, bir yandan da yönetim boşluğundan faydalanarak Avrupa'ya ulaşmak isteyen göçmen dalgasıyla mücadele ediyor.

Libya'nın doğusundaki silahlı güçlerin lideri Halife Hafter'e bağlı savaş uçaklarının başkentin doğusundaki Tacura bölgesindeki 600 kadar düzensiz göçmenin kaldığı merkezi vurması ve 60'dan fazla can kaybı, gözleri Libya'daki göçmen sorununa çevirdi. 

AB, GÖÇMENLERİ LİBYA'YA GERİ GÖNDERİYOR

Uluslararası sivil toplum kuruluşlarının paylaştığı rakamlara göre, 2016 yılında İtalya sahillerine ulaşan düzensiz göçmenlerin yüzde 90'ı coğrafi ve idari olarak kaçış güzergahına elverişli Libya üzerinden geldi. Avrupa Birliği (AB), Avrupa sahillerine ulaşmak isteyen düzensiz göçmen tekne ve botlarının durdurulması için 2014 yılından itibaren Libya Sahil Güvenliğine yönelik eğit-donat programını uygulamaya koydu. Programın ardından Libya Sahil Güvenliği durdurduğu teknelerdeki düzensiz göçmenleri Libya'ya getirmeye başladı. Libya makamları, ülkeye yasa dışı yollardan giren göçmenleri, göçmen barınaklarında tutmaya başladı.

Zamanla Libya içinde barınak merkezlerinde göçmenlere karşı yapılan kötü muameleye ilişkin de çok sayıda haber geldi. Buna rağmen, AB ülkeleri, düzensiz göçmenleri güvenli ülke kabul ettikleri Libya'da ateş hattına attı. Bununla birlikte, aşırı sağcı Matteo Salvini'nin ortağı olduğu İtalya'daki koalisyon hükümeti, geçen ay düzensiz göçmenlerin Akdeniz açıklarında kurtarılmasını yasaklayan yasayı kabul etti. Yasaya göre, göçmenleri kurtarmaya devam edenlerin gemilerine el konulabileceği belirtildi.

Söz konusu yasaya, Akdeniz açıklarında düzensiz göçmenleri kurtarmak için faaliyet gösteren insani sivil toplum kuruluşları gemilerini yasaklamak amacı taşıdığı eleştirisi yöneltildi. Libya Sahil Güvenliği, geçen yıl 15 bin göçmeni Akdeniz'de durdurarak geri getirdi. Uluslararası Göç Örgütü'nün (IOM) paylaştığı rakamlara göre, bu yıl şu ana kadar yaklaşık 3 bin 750 göçmen Libya sahillerine geri getirildi. Bu yıl haziran ortasına kadarsa 343 düzensiz göçmen can verdi.

Ancak, umuda yolculuğun yaz aylarında ivme kazanmasıyla bu rakamın artması bekleniyor. Sadece geçen hafta, Tunus açıklarında düzensiz göçmenleri taşıyan teknenin battığı bir kazada 81 kişinin kayıp olduğu belirtildi. Göç dalgasının ivme kazandığı 2014 yılından bugüne yaklaşık 18 bin 500 insanın hayatını kaybettiği aktarılırken, binlercesinin de çölde denize ulaşamadan bu yolculukta hayatını kaybettiği ifade ediliyor. Her yıl Afrika ve Asya ülkelerinden düzensiz göçmenleri Avrupa'ya götürmeyi vadeden insan ticaretindeki yıllık paranın 300 milyon dolar değerinde olduğu tahmin ediliyor.

"BİNLERCE GÖÇMEN ÇATIŞMA BÖLGELERİNDE"

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UHCR) Sözcüsü Paula Barecchi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, UNHCR olarak göçmenlerin tutulduğu merkezlere insani yardım sağladıklarını ancak bu merkezlerin yönetiminin Libya makamlarında olduğunun altını çizdi. UNHCR olarak Libya genelindeki göçmenlerin bu tür merkezlerde tutulmasına karşı olduklarını ifade eden Barecchi, Libya genelinde kendilerinin yardım sağladığı yirmiden fazla göçmen merkezi bulunduğunu bunlardan 11 kadarının çatışma bölgelerinde yer aldığını aktardı.

UNHCR sözcüsü, Libya genelinde bu merkezlerde tutulan 5 bin 800 kadar düzensiz göçmen bulunduğunu, bunlardan yaklaşık 3 bin 800'inin çatışma bölgelerinde yer aldığını söyledi. Uluslararası sivil toplum kuruluşlarının paylaştığı rakamlara göre, yaklaşık 50 bin kadar kayıtlı düzensiz göçmen ve iltica talebinde bulunan kişi Libya sınırları içinde . Bunun yanı sıra, 800 bin kadar göçmenin Libya genelinde bulunduğu ifade ediliyor. Ayrıca, gönüllü dönüş programı kapsamında bu yıl 30 ayrı Afrika ve Asya ülkelerine 5 bin kadar göçmenin dönüşünün sağlandığı, 2015 yılından itibaren de 40 binin üzerinde göçmenin ülkesine döndüğü paylaşıldı.

GÖÇMENLER İÇİN ULUSLARARASI TOPLUMA ÇAĞRI

Başkent Trablus'un doğusundaki Tacura göçmen merkezine ülkenin doğusundaki Halife Hafter uçaklarının hava saldırısının ardından, dünyanın gözü yeniden göçmen sorununa çevrildi. Saldırının ardından UNHCR ve IOM, yayınladıkları ortak açıklamada, AB ve Afrika Birliği'ne çağrıda bulunarak böylesine bir trajedinin yaşanmasının engellenmesi gerektiğini, uluslararası toplumun Libya'ya yaklaşımında sığınmacıların ve düzensiz göçmenlerin insan haklarının korunmasını temel öncelik olarak belirlemesinin önemini vurguladı.

Açıklamada, Akdeniz açıklarında kurtarılan göçmenlerin "güvenli bir liman kabul edilemeyecek" Libya'ya geri getirilmesinin engellenmesi çağrısı yapılırken, AB ülkelerine ait sivil toplum kuruluşlarının insani kurtarma çalışmalarının yasaklanmaması bilakis desteklenmesi gerektiğinin altı çizildi. Libya'da göçmenlerin teslim edildiği kurumlara "ancak insan haklarına saygılı olmaları durumunda destek sağlanması" istendi.

(AA)