1
Herkesin bildiği gibi Kosova ile Türkiye arasında ilişkiler Osmanlı döneminden Kosova’nın fethetmesiyle başlayarak bugüne kadar devam ediyor. Yaklaşık 500 yıl boyunca huzur içinde dini ve siyasi açıdan Osmanlı devletinin çatısı altında yaşayan Arnavutlar ve Türkler hiçbir ayırım olmadan beraber yaşadı. Bu ilişkiler Osmanlı’nın Balkanlar’dan çekilmesinden sonra da devam etmişti. Osmanlı’nın tek mirası olarak kalan Balkanlardaki Müslümanlar sürekli yok edilme çabalarına ve asimilasyona maruz kalırken Türkiye her dönem onların yanında durmaya devam etti.
Bunun en iyi örneklerinden biri Osmanlı çekildikten sonra özellikle Müslümanlar, kendilerine karşı yapılan zulümlerden kurtulmak için Balkan ülkelerinden kaçarak Türkiye’ye sığınmışlardı. Zulümden kaçan Müslümanlar’ın büyük bir kısmını ise Kosovalılar oluşturuyordu.
Bu desteğin en belirgin hali, Balkanlar’da 1990’lı yıllarda Müslümanlar’a karşı; özellikle de Arnavut ve Boşnak halklara karşı yapılan katliamlar sırasında kendini gösterdi. Türkiye hem NATO çatısı altında bu halkları savundu hem de tek başına Balkanlara maddi ve manevi yardımlarda bulundu. Türkiye mazlumların yanında yer alarak Sırp faşistlere karşı verdiği savaş sonrasında bu insanların özgürlüklerine kavuşmalarına vesile oldu.
Türkiye savaşın bitmesinden sonra Balkanlar’a verdiği büyük desteği özellikle Kosova, Bosna Hersek ve Makedonya’da yaşayan Müslümanlar’a hiç kesilmedi. Savaş’ın ardından Balkanların en çok ihtiyaç duyduğu siyasi ve ekonomik destek ise en çok Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye’den geldi. Bildiğimiz gibi Kosova bağımsızlığını 17 Şubat 2008’de ilan etmişti. Bağımsızlığını ilan eden Kosova’yı ilk tanıyan ülkeler arasında Arnavutlar’ın ve bütün Kosova’nın kardeş bildiği Türkiye’ydi.
Bağımsızlığı ilan eden Kosova’nın yüksek derecede uluslararası arenada diğer ülkeler tarafından tanınması, ülkeye yatırım yapılması, uluslararası örgütlere ve özellikle Birleşmiş Milletler Örgütüne üye olabilmesi için desteğe ihtiyacı vardı. Bu noktada Cumhurbaşkanı Erdoğan hem BM’de yaptığı konuşmalarda hem başka yerlerde Kosova’yı tanınması gerektiği meselesini defalarca bütün dünyanın gündemine taşıdı.
Ayrıca Türkiye’nin Kosova’nın en büyük destekçisi olduğuna en güzel örneklerden biri de Türkiye’nin Kosova’da en büyük yatırımcı olduğu gerçeğidir. Bu sebepledir ki bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan, gerek ülke olarak gerek kendisinin gönülden tavrıyla Kosova’ya verdiği desteklerden ve gösterdiği kardeşlikten ötürü buradaki halk tarafından tüm dünyada Müslümanların lideri olarak görülüyor.
Hal böyleyken 15 Temmuz işgal gecesinde Türkiye’nin bekasına kast eden FETÖ’nün Balkanlardaki ayağına yönelik operasyonlara Kosova İstihbaratı da destek oldu. Ancak ülkenin Başbakanı Haradinaj’ın FETÖ lehindeki açıklamaları kafaları karıştırdı. Bu konuda görüşlerine başvurduğumuz Kosova’daki eski milletvekili ve Fjala (Söz) Partisi Başkanı Gezim Kelmendi röportajının dün ilk bölümünü paylaşmıştık. Bugün sayfamızda Kelmendi’in yaptığı önemli açıklamaların ikinci bölümüne yer veriyoruz.
“ERDOĞAN’IN KOSOVA’NIN İÇİŞLERİNE KARIŞTIĞI DOĞRU DEĞİL”
Bazıları Erdoğan’ı Kosova’nın içişlerine karışmakla suçluyorlar. Bu operasyonun Kosova Dairesi İstihbaratı (AKI) ve Türk istihbarat servisi ile koordineli olarak yapıldığına bakılırsa, Erdoğan’ın Kosova’nın iç işlerine karıştığını düşünüyor musunuz?
Hayır, Erdoğan’ın Kosova’nın içişlerine karıştığı doğru değil. Erdoğan’ın isteği, Kosova ile Türkiye teröre karşı beraber çalışsın. Erdoğan’ın Kosova devletinin inşasındaki rolünü ve Kosova’nın farklı ülkelerden bağımsızlığının tanınması için lobi yaptığını dikkate alarak, Erdoğan, Kosova devlet yetkililerin terörle mücadelede işbirliği yapmasını istemesi ahlaki ve siyasi bir hakka sahip.
Savaş sırasında ve sonrasında, özellikle Kosova’nın bağımsızlığını tanıdıktan sonra, Türkiye’nin Kosova için ne yaptığını akılda tutarak, bazı Kosovalı siyasetçiler tarafından bu tepkinin doğru olduğunu düşünüyor musunuz?
Bazı Kosovalı siyasetçilerin Türkiye’ye karşı olan tepkisi doğru değil. Fakat bu siyasetçilerin Erdoğan’a karşı olan tepkisinden şaşırmamamız gerekiyor, çünkü bunlar haftalar önce iktidarın çıkarları için Karadağ’a 8 bin hektar bağışladı (hediye etti). Bu demek ki kendi devletini satarlarsa, Türkiye’yi hiç düşünmezler.
Türkiye olan ilişkilerimiz diplomatik ve uluslararası ilişkilerden ötede bir şey. Kosova ve Türkiye yaklaşık 600 yıldır işbirliği yapmış ve bir arada yaşamıştır. Kosova’daki bazı siyasetçilerin istemesine rağmen, Kosova ile Türkiye arasında olan bu kardeşlik kolay kolay yok edilemez. Bunu birileri kabul edebilir veya etmeyebilir ama gerçek şu ki Türkler ve Arnavutlar kardeştir.
“KOSOVA BAŞBAKANI HARADİNAJ İLK KEZ YALAN SÖYLEMİYOR”
Kosova Parlamentosu’nda kurulan komisyonu nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu komisyondan ne bekleniyor?
Hiçbir şey beklenmiyor. Kozmetik bir komisyon, insanların gözüne girmek için kurulan bir komisyon.
Kosova Başbakanı Haradinaj, Arnavutlar’ın başkalarının devletin içişlerine karışmasına izin vermenin geleneği olmadığını söylüyor. Ama herkes biliyor ki Kosova kendi hükümetini bile kendi başına kuramıyor. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Kosova Başbakanı’nın ilk kez yalan söylediği değil, ancak son kez de olmayacak. Onu tanıdığımız için onun yalanlarını da biliyoruz.
Kosova İstihbaratı Dairesi’nin yayınladığı bir rapora göre FETÖ kendi üyelerini devletin ve özel kurumlara sokarak Kosova’yı ele geçirmeye çalışıyor ve bununla Türkiye ile Kosova arasında mevcut olan ilişkilerini bozmak istiyor? Bazı siyasetçilerin çocuklarını okuttuklarını bilerek bunu yapabileceklerini düşünüyor musunuz? Kosova halkı buna izin verir mi?
Bunula Kosova kurumları ve özellikle İçişleri Bakanlığı ve Kosova İstihbaratı ilgilenmeli, ancak FETO üyelerinin girişini engellemesinde ne kadar başarılı olacaklarını bilmiyorum.
“İSTİHBARAT MÜDÜRÜNÜN GÖREVDEN ALINMASININ DOĞRU BİR KARAR DEĞİL”
İçişleri Bakanı ve İstihbarat Dairesi Müdürü’nün görevden alınmasının doğru bir karar olduğunu düşünüyor musunuz?
Hayır bu doğru yapılan bir hareket değil. Fakat unutmayalım ki, Kosova’nın bu Başbakanı, iktidara geldiği günden beri, adaletsiz eylemlerde bulundu. Onun aldığı adil olmayan kararlardan birkaç tanesi de Karadağ’a 8 bin hektar bağışladı ve kendi maaşını ikiye katlamak istedi.
Erdoğan lider olarak görülüyor
FETÖ’cülerin yakalanmasından sonra Erdoğan’a “diktatör” diyen oldu. Fakat Kosova’da ve dünyada büyük bir çoğunluk baba diyen var; Müslümanlar’ı koruduğu ve onlara sahip çıktığı tek lider olduğu için. Fikriniz nedir bu konuda?
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sadece Türkiye genelinde değil bütün dünyada büyük bir rol oynadığı doğrudur. Bu sebeple Kosova halkı dahil dünyada birçok halklar arasında onu seviyor ve Erdoğan’ı lider olarak görüyorlar.
(Dirilişpostası)