Osman Nuri CERİT / ANKARA
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Mesut Barzani’nin öncülüğünde alınan ve 25 Eylül tarihinde gerçekleştirileceği açıklanan “bağımsızlık referandumu” kararı, sadece Irak’ın toprak bütünlüğünü değil, bir zamanlar yüzde 95’lik nüfus oranıyla Türkmen kenti olan Kerkük’ü de, siyasi olarak Kürt toprağına dönüştürecek.
Süreç hızlanıyor
Bölgedeki silahlı en büyük gücü olan Barzani’nin öncülüğündeki Kürt grupların, 1990’lı yıllarda defacto olarak başlattığı, Saddam sonrası ise geliştirerek sahnelediği “devletleşme” planı, son dört ay içinde yaşanan radikal gelişmelerle tehlikeli bir sürece giriliyor.
TÜRKMENLER AZINLIK OLDU
Ankara’nın “vahim bir hata” uyarısında bulunduğu süreç, Kerkük’e yönelik “Kürt” planını da deşifre etti. 1960 yılında Kerkük nüfusunun yüzde 95’ni oluşturan Türkmenler, Saddam sonrası yoğunlaşan “mutasyon” operasyonlarıyla “azınlık” durumuna düştüler.
KERKÜK’ÜN SİYASİ YAPISI
Kentin etnik yapısına yönelik bu müdahale Kerkük İl Meclisi’ne de yansıdı. 41 sandalyeden oluşan Kerkük İl Meclisi’nde 26 sandalyeyle Kürt üyeler ilk sırada yer alıyor. Meclis’te Türkmenler 9, Arap üyeler ise 6 sandalyeyle temsil ediliyor.
BEDELİ ÇOK AĞIR OLUR
Gelişmeleri yakından izleyen ve atılan adımların “hata olduğu” uyarısında bulunan Türkiye, olası senaryolara karşı uluslararası hukuktan kaynaklanan tüm seçenekleri değerlendiriyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kürt Bölgesel Yönetimi’nin bayraklarının Kerkük'e asılmasına sert tepki göstermiş ve “o bayrakları indirin, bedeli ağır olur” demişti.