İsrailliler bile haksızlığa karşı

ABD Başkanı Trump’ın tamamen İsrail’in çıkarlarını savunduğu sözde barış planına İsrail vatandaşlarının yüzde 61’i karşı çıktı. İsrail medyası ve bazı STK’lar da anlaşmanın barış getirmeyeceği görüşünde.

Uzun yıllardır Filistin ve İsrail arasında süren kanlı çatışma ve gerginlikleri bitireceği iddiasıyla ABD Başkanı Trump tarafından sunulan ancak İsrail’in çıkarlarını gözeten sözde barış planı ‘Yüzyılın Anlaşması’ uluslarasrası destek bulmadı. Hatta İsrail vatandaşları bile planın işe yaramaz olduğu görüşünde. İngiltere merkezli Kantar şirketinin internet üzerinden yaptığı ankete göre, İsraillilerin yüzde 61’i planın barış getirmeyeceğini belirtirken, sadece yüzde 10’luk kesim barışı tesis edeceği görüşünü savundu. Geri kalanlar ise görüş beyan etmedi. Ankette Batı Şeria’daki yerleşim birimleri ile Ürdün Vadisi’nin ilhakı konusunda ise katılımcıların yüzde 43’ü olumlu yanıt verdi. 

PLAN SAVAŞ BORAZANI

İsrailli insan hakları kuruluşu B’Tselem, planı delikleriyle meşhur İsviçre peynirine benzeterek, İsrail’e peynirin asıl kısmının, Filistin’e ise boşlukların sunulduğunu belirtti. Açıklamada “Halihazırdaki planın aklen kabul edilmesi mümkün değildir. Bu plan, İsrail’in geçen 52 yıl boyunca işlediği suçları ve insan hakları ihlallerini meşrulaştırıyor, kökleştiriyor ve derinleştiriyor” denildi. İsrailli “Times of Israel” gazetesinde David Horovitz’in kaleme aldığı makalede planın 3 ayrı yolsuzluk dosyası nedeniyle hakkında dava açılan İsrail Başbakanı Netanyahu’ya yaradığı belirtildi. Horovitz, “Trump’ın planı barış getirmeyecek, Netanyahu’ya yardımı olacak, iki devleti riske atacak” başlıklı makalesinde, Trump’ın Netanyahu’ya “en büyük zaferini” verdiğine vurgu yaptı. İsrail’in önde gelen gazetelerinden Haaretz ise İsrailli gazeteci ve yazar Gideon Levy’nin makalesine yer vererek  planın tehlikelerine dikkati çekti. “Trump üçüncü Nekbe’yi (Büyük Felaket) açıkladı” başlıklı makalede Levy, sözde barış planıyla Filistinlilerin bir kenara fırlatılarak kendi kaderlerine terk edildiğini dile getirdi. 

FT: HAK GASPIDIR 

İngiliz Financial Times gazetesi ise, başyazısında, “Trump’ın planı OrtaDoğu barışına giden yol değil” başlığını kullandı. Yazıda, “Bu plan, işgalcileri ödüllendirirken, işgal altındakileri teslim olmaya zorlamaya benziyor” deniyor. Kudüs’ün bölünmemiş bir şekilde İsrail’in başkenti olmasının önerildiği planın eleştirildiği yazıda, “Filistinlilerin başkenti uzun zamandır beklendiği gibi işgal altındaki Doğu Kudüs olmayacak. Muhtemelen İsrail güvenlik bariyeriyle ayrılmış şehrin dışında bir yerde olacak. Filistinliler Yahudi yerleşimcilerin işgal ettiği topraklardaki haklarını da kaybedecek” denildi. Öte yandan Tunus’tan yapılan açıklamada “OrtaDoğu’da adil, kapsamlı ve kalıcı bir barışın, Filistin halkının haklarının tanınmasından geçer” ifadeleri kullanılırken Cezayir, “Filistinlilerin kendi devletlerini kurma hakkı zamanaşımına uğramaz”; Kuveyt ise “Filistin meselesinde adil çözüm, sadece uluslararası meşru kararlarla sağlanabilir” dedi. 

TÜRKİYE’DE PROTESTOLAR

İstanbul’daki protestolar sürerken dün de Van, Bitlis ve Muş’taki sivil toplum kuruluşu temsilcileri, sözde OrtaDoğu barış planına tepki gösterdi. Muş’ta Memur-Sen Başkan Vekili Ferzende Aras, planın içeriğinin Kudüs’ün bütünüyle işgal edilmesi, Filistinlilerin vatanlarından çıkarılması hükümlerinden oluştuğunu vurguladı. Bitlis Eğitim Bir-Sen Bitlis Şube Başkanı Cabir Durak ise planın bir savaş çağrısı olduğunu söyledi.

ABBAS PLANI BMGK’YA TAŞIYOR 

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın iki hafta içinde Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) ABD’nin sözde Orta Doğu barış planına bir tasarıyla karşı çıkacağı bildirildi. Filistin’in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansour, “Abbas, Filistin halkı ve liderliğinin, Trump yönetiminin Filistin halkının haklarına karşı saldırısına tepkisini bir tasarıyla uluslararası toplumun önüne sunacak” dedi. Öte yandan İsrail Kanal 12 Televizyonu, Abbas’ın İsrail Başbakanı Netanyahu’ya sert ifadelerle dolu bir mektup gönderdiğini belirtti. Mektupta, planın ABD ve İsrail tarafının Oslo Anlaşması’ndan çekilmesi anlamına geldiği, ‘Filistin yönetiminin de, kuralları çiğneme, İsrail’le güvenlik koordinasyonunu sonlandırma ve tüm anlaşmalardan çekilme hakkı olduğunu’ ifade ettiği bildirildi.Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın iki hafta içinde Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) ABD’nin sözde Orta Doğu barış planına bir tasarıyla karşı çıkacağı bildirildi. Filistin’in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansour, “Abbas, Filistin halkı ve liderliğinin, Trump yönetiminin Filistin halkının haklarına karşı saldırısına tepkisini bir tasarıyla uluslararası toplumun önüne sunacak” dedi. Öte yandan İsrail Kanal 12 Televizyonu, Abbas’ın İsrail Başbakanı Netanyahu’ya sert ifadelerle dolu bir mektup gönderdiğini belirtti. Mektupta, planın ABD ve İsrail tarafının Oslo Anlaşması’ndan çekilmesi anlamına geldiği, ‘Filistin yönetiminin de, kuralları çiğneme, İsrail’le güvenlik koordinasyonunu sonlandırma ve tüm anlaşmalardan çekilme hakkı olduğunu’ ifade ettiği bildirildi.

SUÇ ORTAĞI OLAN ÜLKELERTARİHE GEÇECEK

İletişim Başkanı Fahrettin Altun, ABD’nin sözde barış planına karşı çıkmak üzere uluslararası topluma ortak duruş çağrısı yaptı. Altun, Twitter’daki hesabından İngilizce yaptığı açıklamada,  “Bazı Körfez ülkeleri, İsrail’in işgalini resmen kabul eden sözde barış planını benimsemeye dünden hazır gibi davranıyor. Bu ülkeler tarihe, Filistinlilerin haklarının çalınmasını olanak tanıyan ülkeler olarak geçecekler” dedi.

FİLİSTİN’İN KABUL ETMEDİĞİ PLANA DESTEK YOK

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, ABD Güvenlik Danışmanı O’Brien ile telefonda görüştü.Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nden görüşmeye ilişkin şu açıklama yapıldı:“ABD’nin İsrail-Filistin planı hakkında  ülkemizin, Doğu Kudüs’ün, 1967 sınırı temelinde oluşturulacak bağımsız ve egemen Filistin devletinin başkenti olmasını savunduğu, Filistin’in kabul etmediği hiçbir planı desteklemeyeceği vurgulamıştır.”