1
İran Araştırmalar Merkezi (İRAM) Başkan Yardımcısı Dr. Hakkı Uygur, başkent Tahran'da geçen hafta Gunabadi tarikatının binlerce müridinin sokaklara dökülmesiyle başlayan gerilimi değerlendirdi.
1990'lardan sonra devrimin heyecanı düştü
İran uzmanı Arif Keskin de İran yönetimindeki Şii İslamcı kadronun tarikatları dinsel sapma olarak gördüğünü belirterek, tarikatların devrimden sonra hep baskı altında tutulduğunu, zaman zaman dervişlerin "hanegah" olarak adlandırdıkları yerlerine baskınlar düzenlendiğini anlattı.
Ülkede 1990’lardan sonra devrimin heyecanının düştüğüne değinen Keskin, "Rejimin o kaba, saldırgan yönetimi toplumu arayışlara itti. İnsanlar hayatla, evrenle, kendileriyle ilişkide yeni bir anlam arayışına girdiler. Bu süreç sufiliği yani irfan arayışını da tetikledi." dedi.
Keskin, İran’da sufiliğin kökeninin çok eski tarihlere dayandığını ifade ederek, şöyle konuştu: "İran’daki 1990’lardan sonra yaşanan tasavvufi eğilim 'yeni maneviyat arayışı' olarak adlandırılıyor. Devletin gösterdiği kaba mezhepten daha farklı bir arayış. Barışsever, kardeşliği, dostluğu öğütleyen, bir dervişlik, bir irfani düşünce tarzı. Mevcut dini lideri otorite kabul etmiyorlar. Bu şekilde siyasal iktidarın karşısında gözüküyorlar. Diğer taraftan da son olaylarda da gördüğümüz gibi örgütlenme ve hareket kabiliyetleri çok yüksek. Bu açıdan da rejim için bir güvenlik tehdidi olarak görülüyorlar. Bu saydığım sebepler nedeniyle dervişçiliği bitirmeye çalışıyorlar. Bunlar sonuç itibariyle, İran’ın resmi ideolojisinin dışında duruyorlar."
Dervişler İran'ın dini liderlerini dinlemiyor
Dervişlerin kendi liderlerinden söz dinledikleri için İran’daki dini lideri dinlemediklerini aktaran Keskin, "İstedikleri zaman halkı örgütleyebiliyorlar ve gerektiğinde de sokağa dökebiliyorlar. Bu açıdan da bir güvenlik tehdidi olarak görülüyorlar. Bu sebeple devlet dervişçiliği bitirmeye çalışıyor. İran istiyor ki insanlar camiye gitsin, mollayı dinlesin. Ama bunlar camiye gitmiyorlar. Dervişlerin evlerine gidiyorlar. Güvenlik tehdidi olarak görünmelerinin en önemli nedeni de her gün daha fazla toplum tarafından rağbet görmeleri. İran’da 1 milyonun üzerinde derviş olduğu tahmin ediliyor. Bu İran’ın genelinde yayılmış durumda. Bu son olaylar Tahran’da yaşandı. Ancak başka yerlere de sıçrama ihtimali var.'' şeklinde konuştu.
AA