Mehmet Selvitop
Filistin Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Birleşmiş Milletlerin (BM) en yüksek yargı organı olan UAD tarafından çıkarılan yeni ihtiyati tedbirlerinin, "İsrail'in her zamanki gibi daha önceki kararlara uymadığını kanıtlayan uluslararası yasal delil olarak kabul edildiği" belirtildi.
Açıklamada İsrail'i, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) ateşkes kararına ve UAD'in kararlarına saygı göstermeye ve bunları derhal uygulamaya zorlamak için uluslararası topluma sorumluluk üstlenerek bağlayıcı yürütme mekanizmalarını harekete geçime çağrısında bulunuldu.
Hamas'tan yapılan yazılı açıklamada, UAD'in Gazze'ye yardım girişini öngören kararına, bunları bir an önce hayata geçirme zorunluluğu getirecek uluslararası toplum tarafından dayatılan bir yürütme mekanizmasının eşlik etmesi gerektiği belirtildi.
Söz konusu karara rağmen İsrail'İn Filistin halkına yönelik "acımasız soykırım savaşını" sürdürdüğü aktarılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"İsrail, tüm uluslararası kararları görmezden gelmeye devam ediyor. Bu davranış, Gazze Şeridi'nde çocuklara ve savunmasız sivillere karşı işlenen tüm suçlara ortak olan ABD yönetiminin kendisine sağladığı kılıf sayesinde bu terör örgütünün, hukukun ve sorumluluğun üstündeymiş gibi davrandığını teyit etmektedir."
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığının yazılı açıklamasında, Suudi yönetiminin UAD tarafından çıkarılan yeni tedbirleri "memnuniyetle karşıladığı" ifade edildi.
Gazze'deki insani krizin daha da kötüleşmesini önlemek için daha acil insani yardım sağlanmasını amaçlayan tüm çabalara desteğin teyit edildiği açıklamada, "Uluslararası topluma, İsrail'in uluslararası hukuk ve ihlallerini durdurmak için daha acil önlemler alma ve BMGK'nin ateşkes çağrısı kararının uygulanması için harekete geçme" çağrısı yapıldı.
Kuveyt de UAD tarafından açıklanan ek tedbirleri memnuniyetle karşıladığını açıkladı.
Kuveyt Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, "Uluslararası topluma İsrail'e, BMGK ve UAD taleplerine eksiksiz, acil ve gecikmeden uymaya zorlaması ve süreci hızlandırmak için her türlü baskıyı yapmasının önemi" vurgulandı.
Açıklamada ayrıca, Gazze Şeridi'nde insani felaketin artmaması için Gazze'ye her türlü insani yardımın girişinin sağlanması ve sınır geçişlerinin açılması gerektiği kaydedildi.
Lübnan Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, "UAD'nin, İsrail işgalini, insani yardımın Gazze Şeridi'ne derhal ve hiçbir engel olmaksızın girmesine izin verme zorunluluğuna bağlayan kararını memnuniyetle karşılıyoruz." ifadesine yer verildi.
Bakanlık açıklamasında, uluslararası topluma, Gazze Şeridi'ndeki savaşı sonlandırmak, İsrail'in uluslararası hukuk ve uluslararası insancıl hukuk ihlallerini durdurmak için acil önlemler alması ve Güvenlik Konseyi'nin 2728 sayılı kararının uygulanması çağrısında bulunuldu.
Ürdün Dışişleri Bakanlığı da açıklamasında, Adalet Divanı'nın kararını memnuniyetle karşılandığı ve bu kararın uygulanmasının önemi vurgulandı.
Açıklamada, "İsrail'in kardeş Filistin halkına karşı işlediği katliamları, kıtlığı ve benzeri görülmemiş insani felaketi durduracak insani yardımın başlatılması konusunda Birleşmiş Milletler ile koordinasyon sağlanması çağrısında bulunuyoruz." denildi.
Yemen Dışişleri Bakanlığı da UAD'nin Gazze'ye yardım girişine ilişkin kararını memnuniyetle karşıladı.
Bakanlık yaptığı açıklamada, Filistin halkının acılarını sona erdirmeye yönelik çabaların sürdürülmesi ve Gazze Şeridi'ne yardımın güvenli ve sürdürülebilir bir şekilde uygulamaya konması çağrısında bulunuldu.
İslam İşbirliği Teşkilatı da açıklamasında, "İsrail işgalinin Gazze Şeridi'ndeki Filistin halkına karşı işlediği soykırım suçunu durdurmak için UAD tarafından alınan ek tedbirleri memnuniyetle karşılıyoruz." denildi.
Açıklamada, Gazze'deki Filistinlilere temel hizmetlerin, insani yardımın ve tıbbi malzemelerin engelsiz ve yaygın şekilde sağlanması da dahil olmak üzere bu önlemlerin derhal uygulanmasının gerekliliği vurgulandı.
Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Genel Sekreteri Casim Muhammed el-Budeyvi de UAD'nin ek tedbir kararlarını memnuniyetle karşıladığını açıkladı.
Budeyvi, UAD'nin ek tedbir kararlarının Filistin halkının İsrail'in uygulama ve ihlallerinden korunmasına katkıda bulunacağı ve Gazze halkına her türlü insani ve gerekli yardımın ulaşmasını sağlayacağını ümit ettiğini kaydetti.
UAD, "Gazze'deki Filistinlilerin karşılaştığı kötüleşen yaşam koşullarını, özellikle de kıtlık ve açlığın yayılmasını göz önünde bulundurarak" üç yeni tedbir kararı açıklamıştı.
Buna göre Divan, İsrail'den "Birleşmiş Milletler ile tam bir işbirliği içinde, Gazze'deki Filistinlilere gıda, su, elektrik, yakıt, barınma, giyim ve hijyen ihtiyaçlarının yanı sıra tıbbi malzeme ve tıbbi bakım da dahil olmak üzere acilen ihtiyaç duyulan temel hizmetlerin ve insani yardımın, kara geçiş noktalarının kapasitesinin ve sayısının artırılması ve gerekli olduğu sürece açık tutulması da dahil olmak üzere, ilgili tüm taraflarca engelsiz bir şekilde sağlanması için gerekli ve etkili tüm tedbirleri gecikmeksizin almasına" hükmetmişti.
Divan ikinci tedbir kararında İsrail ordusunun, Gazze'de ihtiyaç duyulan insani yardımın ulaştırılmasını engellememek dahil olmak üzere, Soykırım Sözleşmesi kapsamında korunan grup olan Gazze'deki Filistinlilerin haklarını hiçbir şekilde ihlal etmemesini istemişti.
Divan üçüncü tedbir kararında ise verilen ek tedbirlere ilişkin İsrail'den aldığı önlemleri bir ay içerisinde Divan'a raporlamasına karar vermişti.