Lowcock, BM Cenevre Ofisi'nde düzenlediği basın toplantısında, Esed rejimi güçlerinin, Yermük Kampı bölgesinin terör örgütü DEAŞ kontrolündeki kısmına yoğun saldırılar düzenlemesi ve bu saldırıların bedelini Filistinli mültecilerin ödemesine ilişkin, "Yermük'teki 'itici askeri faaliyetlerden' son derece endişe duyuyoruz. Bölgedeki sivil kayıplar konusunda kaygılıyız. Ayrıca Yermük'ten de (DEAŞ'tan) Şam'a yönelik saldırılar yapıldığını duydum." dedi.
Esed güçlerinin kontrolü tamamen sağladığı Doğu Guta'ya halen erişim sağlayamadıklarını dile getiren Lowcock, bu yüzden bölgede ne kadar sivil yaşadığını tam olarak bilemediklerini kaydetti.
Lowcock, İdlib'deki duruma da değinerek "Son derece endişeliyiz. Özellikle İdlib'in güneyine yönelik bombardıman ve çatışmaların devam ettiğini görüyoruz. Maalesef bölgeye istediğimiz erişimi sağlayamıyoruz. Ayrıca İdlib'in bazı bölgelerindeki siviller şiddetle korumaya ihtiyaç duyuyor." ifadelerini kullandı.
Yermük Kampı'nda yüz binden fazla sivil kuşatma altında
Bölgenin batı kısmındaki 8 kilometrekarelik bölümü terör örgütü DEAŞ’ın, doğusu kesimindeki 7 kilometrekarelik bölümü ise Özgür Suriye Ordusu'nun (ÖSO) kontrolünde.
Yermük Kampı’nın kuzeyinde Esed rejimi ile DEAŞ arasında kalan 1 kilometrekarelik alanı ise rejim karşıtı silahlı gruplardan Heyet Tahrir Şam kontrol ediyor.
Yaklaşık 5 yıldır Esed rejimi ve İran destekli grupların kuşatması altındaki Yermük’ün DEAŞ kontrolündeki bölgesinde yarısından çoğu Filistinli mültecilerden oluşan 2 bin 500 aile yaşıyor.
ÖSO kontrolündeki küçük alanda ise yaklaşık 100 bin sivil kuşatma altında.
Yermük Kampı’nın yüzde 95’ini işgal eden DEAŞ, kampın çevresindeki Hacer El Esved semtinin tamamını, Tadamun Mahallesi'nin büyük bölümü ile Kadem, As Sari ve Müezziniye mahallerini kontrol ediyor.
Rejim güçleri, Doğu Guta'yı ele geçirmelerinin ardından, geçen perşembe Yermük'e yoğun saldırılar başlatmış, 20 Filistinli mülteci ölmüştü.
(AA)