1
Irak Kuzeyi Bölgesel Yönetimi (IKBY) lideri Mesud Barzani, yaptığı korsan referandumla İsrail’in Büyük Ortadoğu Projesi’ne hizmet ederken Türkiye’nin bu süreçteki tepkisi ise bölücü lobi tarafından ‘Kürt düşmanlığı’ şeklinde gösteriliyor. Bölücü lobinin büyük hedefi ise Kürt halkının hassasiyetlerini kullanarak kendi amaçları doğrultusunda Türkiye’yi terörist koridorla çevrelemek.
ARŞİVDEKİ BELGELER ORTAYA ÇIKTI
Bölücü lobinin Türkiye’ye yönelttiği Kürt düşmanlığı algısını ise arşiv belgeleri yalanlıyor. Barzan aşiretinin yıllar önce İngilizlerden kaçarken Türkiye’ye sığınmasına ilişkin detayları içeren Genelkurmay ATASE Arşivi kayıtları 85 yıl sonra gün yüzüne çıktı. Belgelere göre Türkiye, 1932 yılında Barzan Aşireti’ni İngiliz zulmünden kurtardu, buhran dönemlerinde ekmeğini aşiret üyeleriyle paylaştı.
Türkiye’nin Barzan aşiretine yardımına dair belgeler, Genelkurmay ATASE Arşivi’nde yer alıyor.
İNGİLİZ BASKISINDAN KAÇIP GELDİLER
Birinci Dünya Savaşı sonrasında petrol bölgesinde olan Irak, İngilizlerin elinde kaldı. Bölgede İngilizlere karşı oluşan bir cephede Barzan Aşireti de yer aldı. Barzan Aşireti, 1931 yılında Büyük Zap Suyu’nun sağ kanadını, sayıları bin 700’ü bulan peşmerge gücüyle ele geçirdi. Bunun üzerine Irak’taki İngilizler, Barzani kardeşleri etkisiz hale getirmek üzere harekete geçti. Aileye 1932’de baskı uygulanmaya başlandı. Barzan Şeyhi Ahmet, Molla Mustafa ve Mehmet Sıddık kardeşler aileleri ile birlikte 630 kişilik kafile halinde 1932 yılında Irak’ı terk etmek zorunda kaldı.
BARZAN AŞİRETİ TÜRKİYE’YE SIĞINDI
İngilizlerin baskısından kaçan Barzan Aşireti, 22 Haziran 1932’de Türkiye’ye sığındı. Genelkurmay ATASE Arşivi’ndeki Erzincan Üçüncü Ordu Müfettişliği’ne ithafen yazılan 24 Haziran 1932 tarihli 7’nci Kolordu Komutanlığı imzalı belgeye göre, Barzan Şeyhi Ahmet ile kardeşleri Molla Mustafa ve Mehmet Sıddık ile maiyetleri ve aile efradı silahlarını teslim ederek Yüksekova’da konuşlu 6’ncı Hudut Taburu’na iltica etti. Barzan ailesi, 6’ncı Hudut Taburu’nun muhafazasında sınırdan alınarak Gevar’a (Yüksekova) doğru yola çıkarıldı. Belgede, ailenin, yanlarında hayvanları da olduğu için günde ancak 5 kilometre yürüyebildikleri bilgisine de yer verildi. Üçüncü Ordu Müfettişliği de, bu belgeyi 9’uncu Kolordu Komutanlığı’na (Erzurum) gönderdi.
GÜVENLİĞİ TÜRK ASKERİ SAĞLADI
23 Temmuz 1932 tarihli bir diğer belgede de Şeyh Barzan’ın maiyetinin 168 erkek, 156 kadın, 135 kız çocuğu ve 171 erkek çocuğu olmak üzere 630 kişi olduğu bilgisi yer aldı. Kafilenin 21 Temmuz 1932’de Van’dan Erzurum’a hareket ettikleri, kafileye huduttan itibaren 2’nci Seyyar Jandarma Taburu tarafından tertip edilen muhafız kuvvetin eşlik ettiği anlatıldı. Bu kuvvetin kafileyi 9’uncu Kolordu hududu olan Mozik Köyü’ne kadar sevk edecekleri belirtilerek kafileyi bu köyden itibaren 1. sivil fırkasının (kıta, topluluk) teslim alması, 9’uncu Kolordu’dan istendi.
BOP’UN BAŞROLÜNDE BARZANİ BULUNUYOR
1932’de Türkiye’ye sığınan Barzani aşiretine o yıllardan bugüne Türkiye yardım ve desteğini esirgemedi. Bölgedeki Kürt halkının refahı için atılan adımlarda da hep IKBY’nin yanında olundu. Ancak Türkiye’nin de içerisinde bulunduğu bölgede bugün IKBY lideri Mesud Barzani İsrail ile kol kola girerek bölgeyi parçalama planın baş aktörü haline geldi. Barzani, tüm itiraz, tepki ve karşı çıkışlara rağmen 25 Eylül korsan referandumunu gerçekleştirdi. Irak’ın siyasi ve toprak bütünlüğüne darbe vuran Barzani, halen bölgedeki kaos girişimini sürdürüyor.
Ekmeğimizi paylaştık