Emre ÖZTÜRK / HABER MERKEZİ
Türkiye, Rusya ve İran’ın garantörlüğünde yürütülen Astana süreci sonunda varılan mutabakat ve bu doğrultuda planın sahada başarıyla hayata geçirilmesi ABD’yi Suriye’de oyun dışına itti. İsrail istihbarat örgütü Mossad’a yakınlığıyla bilinen DEBKA’nın iddiasına göre ABD ile Rusya arasında varılan anlaşma doğrultusunda Amerikalı ve bağlı birlikler Suriye – Irak ve Ürdün hattından çekilip bu önemli hattı rejim güçlerine bırakacaklar. ABD bu bölgedeki birlikleri 2 yıldır eğitmekteydi.
GÜNEYDE Şİİ ŞERİDİ
Bu hattın hemen doğusunda yer alan Al Tank kenti de Hizbullah güçlerine bırakılacak. Rejim bu sınır hattını ABD’ye bırakmamakta kararlı, nitekim geçtiğimiz cuma günü de Şam’dan ABD’ye yapılan uyarıda Rakka’da çatışan ABD ve bağlı güçlerin kesinlikle güneye, Irak sınırına doğru inmemeleri gerektiğinin altı çizildi. Bu şekilde 600 km’lik Suriye-Irak sınırı boyunca rejim güçleri, Hizbullah ve İran’a bağlı birliklerin haricinde
İdlib’deki ikinci üs PKK’yı kuşatacak
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin İdlib operasyonu sürüyor. Stratejik öneme sahip Şeyh Bereket Dağını kuşatan Türk Ordusu, Teftenaz Havaalanı’nda kalıcı ikinci üssü kurmaya hazırlanıyor. Böylece Şeyh Bereket’te PKK’nın Afrin hattından muhtemel saldırılarını gözlemleyecek ve müdahale edebilecek kapasitede bir üs kuruldu.
İşte PKK’’nın belgesi
YPG’liler Rakka’ya Öcalan bayraklarıyla girdi.
Rakka DEAŞ’tan PYD’nin eline geçti
Terör örgütü PYD, Suriye’de DEAŞ’ın kalesi olarak bilinen Rakka’nın tamamını ABD destekli operasyonla ele geçirdi. PYD, DEAŞ ile geçen hafta anlaşmaya varmış, örgütün yerli savaşçıları ve ailelerinin kentten tahliyesine izin vermişti. PYD’nin kent merkezindeki operasyonu, 6 Haziran’da başlamıştı.
Güvencesini yitiren YPG’de panik başladı
YPG, ABD’nin güvencesinden çıkacağını anladığı için paniklemiş durumda. 25 Eylül’de Deyr ez Zor kentindeki sözde Suriye Demokratik Konseyi adlı YPG’nin sivil yapılanması kentin otonom yönetim istediğini açıkladı. Bu açıklamadan 3 gün sonra da kentte bulunan YPG’nin silahlı kolunun başındaki terörist Ahmed Abu Khawla’dan geldi. Khawla da Fırat haber ajansına yaptığı açıklamada “Deyr ez Zor’un otonom yönetilmesi yolunda alınmış karar doğru bir karardır ve silahlı kanat olarak bu kararı destekliyoruz. Kentin özgürlüğe kavuşması için çalışacağız” şeklinde konuştu.