Ahmedinejad Devrim Muhafızları’nı casuslukla suçladı

Eski İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, Ayetullah Hamaney’e gönderdiği yeni mektubunda İran yargı, parlamento, hükümet ve Devrim Muhafızlarını, yardımcısına baskı yaparak casusluk planları organize etmekle suçladı.

Yargının ifade hürriyetine saygı göstermesi gerektiğini söyleyen Ahmedinejad böylelikle bu konuda İran’da devam eden tartışmaya dahil oldu. İran dini lideri ifade özgürlüğünün var olduğunu söylemesine rağmen siyasi görüşlerinden dolayı bazı insanlar hapiste bulunuyorlar.

Ahmedinejad, yardımcısı Hamid Pakayi’nin, kendisine ve arkadaşlarına karşı casusluk yapması talebiyle Devrim Muhafızları istihbaratı tarafından iki ay boyunca baskı altına alındığını söyledi ve yargıyı, mevcut hükümeti, Devrim Muhafızlarını ve istihbaratı desteklemekle suçlayarak kendisine ve ekibine yönelik ithamlar üretildiğini açıkladı.

Ahmedinejad’ın Hamaney’den istediği en önemli şey kanunlarda yer aldığı şekliyle duruşmaların halka açık şekilde yapılarak ifade özgürlüğünün garanti altına alınması aynı zamanda yargının suiistimallerini araştıracak bir merciinin ilan edilmesi.

Eski Cumhurbaşkanı “Sizin konuşmanızda beyan ettiğiniz ifade özgürlüğü anayasada da garanti altına alınmıştır ancak yargı sizin bu konudaki görüşlerinize riayet etmiyor” ifadelerini kullandı.

Dolatebahar sitesinde yayınlanan bu mektup,büro başkanı İsfendiyar Rahim Meşai ve yardımcısı Hamid Bakayi’nin tutuklanmasının arkasından yayınlanan ilk mektup özelliğini taşıyor.

Söz konusu mektup 19 Şubattan beri Ahmedinejad’ın Hamaney’e gönderdiği üçüncü mektup. Bu mektuplarda sistemin kurumlarına karşı sert uyarılar yer aldı ve genellikle eleştirilerin odağında Yargı Erki Başkanı Sadık Laricani bulunuyordu. Ahmedinejad ilk mektubunda Hamaney’e üstü kapalı olarak konuşmalarında bahsettiği sorunlar konusunda sorumluluk almasını ve anayasal yetkilerini kullanıp yalnızca konuşmalarla yetinmemesini talep etmişti.

Öte yandan Hamaney Çarşamba günü Meşhed’de yaptığı konuşmada “İran’da ifade özgürlüğü vardır hiç kimse siyasi muhalefeti yüzünden tutuklanmadı ve baskı altında kalmadı. Kim bunu iddia ediyorsa yalancıdır” ifadelerini kullanmıştı.

Hamaney’ın bu sözlerine karşılık Ahmedinejad ise siyasi nedenlerden dolayı kadın- erkek bazı kişilerin hala tutuklu bulunduğunu, suçlamalardan bir kısmının internet ağlarını kullanmayla ilgili olduğunu hatırlattı ve yargı sisteminin yalnızca kanunun temel ilkelerine değil yürürlükteki yasaları da ihlal ettiğini söyleyerek “kanunlar insanlar yerine yargının menfaati için yazılmış!” uyarısında bulundu.

Ahmedinejad Hamaney’in şu konuşmasına dikkat çekti: “ Kimse rejime karşı protestolarda bulundu diye izlenmiyor ya da tutuklanmıyor”. Bu konuşmaya cevaben “ Size söylüyorum yargı görüşlerinizi dikkate almıyor” dedi.

Bakayi ve Meşşai’nin tutuklanmasının yargının siyasileştiğine ve ifade özgürlüğünü ihlal ettiğine en iyi örnek olduğunu söyleyen Ahmedinejad, Hamaney’e hitaben şöyle dedi: “Siz Hamid Bakayi dosyasını biliyorsunuz. O, dokuz ve onuncu hükümetlerde üst düzey yetkililerden biriydi. Meşai de yargının ihlallerini protesto ettiği için tutuklandı ve yanında avukatı olmaksızın ağır soruşturmalardan geçirildi.”

Bu ayın ortalarında da Ahmedinejad, Kudüs Ordusu Komutanı Kasım Süleymani’ye mektup göndererek yardımcısı Hamid Bakayi’ye yönelik Afrika ülkeleri liderlerine verilmek üzere ayrılmış 4 milyonun zimmetine geçirmesiyle ilgili suçlamalarda tutumunu açıklamasını istemişti.

Bilindiği gibi Bakayi mahkeme tarafından tutuklanıp Efin hapishanesine sevk edilmişti. Ayrıca hükümet ve Devrim Muhafızlarının mallarını zimmete geçirme suçlamasıyla 43 milyon doları iade etmesi istenmişti.

Öte yandan İran, Amerika’daki yeni yaptırımlardan dolayı 10 vatandaşının ve bir İran şirketinin üniversite ve kurumlardan bilgi hırsızlığı yaptığı suçlanmasını kınadı.

İran Dışişleri sözcüsü Behram Kasımi yaptığı açıklamada, “İran kanunsuz ve mesnetsiz bu provakatif girişimlerden dolayı ABD’yi kınamaktadır. Bu, Amerika’ın İran halkına karşı duyduğu düşmanca duyguları göstermektedir. Bunlar gerçek dışı ithamlardır ve alınan tedbir kararları İran’ın bilimsel gelişmelerinin önüne set çekemeyecektir.”

Bu konuda Amerika Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada “İranlı Mebna kurumuyla bağlantılı 10 kişinin ABD ve diğer ülkelerin üniversitelerindeki birikimi çalmaya çalıştıkları yine İranlı bir basın şirketinin de kişisel finansman elde etmek için aynı sürecin içinde bulunduğu” ifade edildi.

Bu bağlamda bireylerin ve şirketlerin mal ve varlıkları donduruldu ve Amerikalıların bu kişi ve şirketlerle bağlantı kurması yasaklandı.

Başsavcı Rut Rosenstein yaptığı açıklamada, “İran vatandaşlarının, 140 üniversite, 30 şirket, 5 Amerikan resmi kurumu ve 21 ülkenin 176 üniversitesinden 31 terabayttan fazla belge çaldığını açıkladı. Savcı bunun İran hükümeti ve Devrim Muhafızları yararına yapıldığını söyledi.

(Şarku'l Avsat)