1
Haseke Suriye’de PKK terör örgütünün işgalindeki en büyük vilayet. Esed rejimi, 2011’deki ayaklanma sürecinin ilk yılında, bölgeyi PKK-PYD terör örgütüne teslim etmişti.
Şam-PKK işbirliği döneminde Haseke’nin kolluk kontrolü PYD teröristlerine bırakılırken, kamu binaları rejime bağlıydı. Suriye politikasını PKK üzerine inşa eden Amerika ile PKK-PYD ittifakı şekillenmeye başlayınca Haseke vilayeti Amerikalılar tarafından da kullanıldı.
PENTAGON BÖLGEDE YAKLAŞIK 13 ÜS DEVREYE SOKTU
Haseke Merkezi Cezaevi de bu üslerden biri. Haseke Cezaevinin bugünlerde Amerikan askerleri dışında sivil Amerikalıların sıklıkla girip çıktığı bir yer olduğu belirtiliyor.
Özellikle cezaevinin avlusundaki pistten çok sayıda helikopterin iniş-kalkış yaptığı görülüyor.
Haseke’deki bazı sivil aktivist gruplar, o helikopterleri görüntülemişler.
Helikopterler, Amerikan hava kuvvetlerinin envanterinden değil. Bölgedeki koalisyon güçlerinin kullandığı hava araçlarından da değil.
Siyah renkli, üzerinde hiçbir amblem olmayan Sikorsky S-92 tipi helikopterlerin CIA’e ait olduğu öğrenildi.
ABD üssü olarak kullanılan cezaevine aynı tipteki helikopterlerle giriş-çıkış yapan sivil görünümlü Amerikalıların da CIA ajanı olduğu belirtildi.
CIA’in PKK işgalindeki Haseke Cezaevinde ne yaptığına gelince.
Amerika’nın burayı ikinci bir Guantanamo üssü olarak hizmete soktuğu haberleri yayılıyor.
İÇERDE ÇOK SAYIDA ESİR BULUNUYOR
CIA ajanları tarafından sorgulanan bu esirlerin kim olduğu sorulduğunda, yakalanan DEAŞ teröristleri olduğu yönünde bilgiler paylaşılıyormuş.
Ama aslında sayıca en az DEAŞ’lılar kadar olan esirlerin bir bölünün rejim muhalifi siyasiler olduğu yönünde de tespitler var.
Yani CIA, PKK işgalindeki Haseke’de kurduğu askeri üste, Esed rejimiyle birlikte PKK’ya da muhalif olan siyasi Kürtlerle birlikte çok sayıda sivil esiri tutuyormuş.
ABD 2003 YILINDA IRAK’I İŞGAL ETMİŞTİ
İşgal sürecinde Ebu Gureyb Cezaevi ile Camp Bucca hapishanesi, yakalanan Iraklı esirlerle doldurulmuştu. Bunlara El Kaideci damgası vurulmuş, yüzlercesi işkenceden geçirilmişti.
2001’de Afganistan işgalinde yakalanan esirler Guantanamo üssüne gönderilirken, 2003 Irak işgali sonrası Ebu Gureyb ve Camp Bucca’da tutulan esirlerin de bir bölümü CIA’in işkence uçaklarıyla Guantanoma’ya götürülmüştü.
2005 yılında CIA’e ait Irak-Guantanamo arası gidip gelen tam 25 işkence uçağının varlığı tespit edilmişti.
Guantanamo, Ebu Gureyb ve Camp Bucca’dan salıverilen esirlerin büyük bölümünün yıllar sonra Suriye ve Irak’ta ortaya çıkan DEAŞ terör örgütünün kurucuları oldukları ortaya çıkmıştı.
Mesela Camp Bucca cezaevinin adı 11 Eylül 2001 saldırılarında ölen bir itfaiyeciden geliyordu. Basra yakınlarındaki bu ABD hapishanesinin esirlerinden biri Ebu Bekir Bağdadi’ydi. Bağdadi, yüzlerce Iraklı gibi CIA kontrolündeki üslerde tutulduktan sonra 2009 yılında serbest bırakılmış, hatta Bucca’dan salıverildiği gün Amerikalı gardiyanlara “sizinle yakında görüşeceğiz” diye espri yapmıştı.
CIA tarafından ABD’ye ait Irak’taki askeri üste yıllarca tutulan ve ardından serbest bırakılan bu adam yıllar sonra Amerika’nın hem Suriye hem de Irak’ta kullandığı dünyaca ünlü bir terör örgütünün kurucusu oldu. Haber7