ABD’li siyasi analist Andrew Korybko, Azerbaycan’ın Ermenistan sınırındaki Tovuz kentinde yaşananlara ilişkin bir makale kaleme aldı. Ermenistan’ın riskli Tovuz stratejisinin geri teptiğini yazan Korybko, “Ermenistan’ın bir dönem yoğun bir şekilde etkili olan uluslararası lobi ağı artık eskisi çalışmıyor. Bu yüzden kimse Ermenistan’ın Tovuz’la ilgili iddialarına inanmadı.” ifadelerini kullandı.
Aksam.com.tr’nin The AltWorld’den aktardığı habere göre, Azerbaycan’ın Tovuz kentinde yaşananlara ilişkin her iki ülkenin de birbirini suçlayan açıklamalar yaptığını hatırlatan siyasi analist Andrew Korybko, bölgede yaşanacak bir gerilimden Azerbaycan’ın herhangi bir çıkarı olamayacağını, bu nedenle buradaki gerilimden Ermenistan’ın sorumlu olduğunu kaydetti.
Ermenistan’ın uluslararası lobi ağının özellikle son yıllarda faaliyet dozunu iyice artırdığını ve bu nedenle bölgede yeterli bir meşruiyete ulaştıkları düşüncesine kapıldıklarını belirten Korybko, şunları kaleme aldı:
“Azerbaycan’a yönelik haksız ithamlarının ve temelsiz suçlamalarının Batı dünyası ve Rusya tarafından kabul görmesini bekliyorlardı. Bütün dünyanın, bölgedeki tehdit unsuru olarak Ermenistan’ı değil, Azerbaycan’ı göreceğini umuyorlardı. Fakat bu riskli stratejileri geri tepti ve bekledikleri desteği kimseden göremediler.”
Uluslararası toplumun Rusya ile Ermenistan ve Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerin farkında olduğunun altını çizen Andrew Korybko, Ermenistan ile Azerbaycan’ın yaşayacağı küçük bir çatışmanın bile çok daha büyük bir savaşa dönüşebileceğini hatırlattı.
Küresel güçlerin “Azerbaycan’ın bölgedeki boru hatlarını, demir yollarını ve Mingeçevir Barajı’nı riske atacak herhangi bir girişimde bulunmayacağını” da çok iyi bildiğini vurgulayan Korybko, “Fakat Azerbaycan’ın aksine, Ermenistan’ın bu bölgedeki gerilimden fayda sağlayabileceği de uluslararası toplumun malumudur.” ifadelerini kullandı.
Ermenistan’ın son dönemde bir dizi hata yaptığını belirten siyasi analist Andrew Korybko, Ermenistan’ın ilk hatasının “uluslararası lobi ağının gücünü gözünde çok büyütmesi” olduğunu belirtti. Korybko şöyle devam etti:
“Soğuk Savaş döneminin ardından uluslararası ihtilaf ve ittifaklarda belirleyici unsur olan sözde ‘Medeniyetler Çatışması’ tezine güvenen Ermenistan, Batı dünyasından çok güçlü bir destek bekliyordu. Türkiye’nin Ayasofya’yı yeniden ibadete açmasının hemen ardından harekete geçen Ermenistan, Batı dünyasının Türkiye’yle yaşadığı sorunlardan faydalanmak isteyerek Tovuz’da bir çatışmanın fitilini yakmaya çalıştı.”
Ermenistan’ın uluslararası lobi ağının artık eski etkisine sahip olmamasından dolayı ortaya koydukları tezlerin inandırıcılığının da gözle görülür düzeyde azaldığını vurgulayan Andrew Korybko, “Birçok ülke, Ermenistan’ın yalan söyleyip söylemediğini sorgulamaya başladı. Ermenistan’ın sözüne güvenen pek ülke kalmadığı için küresel güçlerin birçoğu da tarafsız kalmayı tercih etti.” dedi.
Uluslararası toplumun belki de ilk kez “Bölgesel barışa tehdit oluşturan ülke acaba Azerbaycan değil de Ermenistan olabilir mi?” sorusuna yanıt aramaya başladığının altını çizen Korybko, şunları kaydetti:
“Ermenistan’ın sorumsuz provokasyonları uluslararası boru hatlarına, demir yollarına veya Mingeçevir Barajı’na zarar vermenin ötesinde Türkiye ile Rusya arasında bir çatışmanın fitilini ateşleyebileceğinden dolayı Ermenistan’ın saygınlığı artık her zamankinden daha düşük bir seviyeye indi.”
Ermenistan’ın Tovuz stratejisinin uluslararası toplum nezdinde geri teptiğini ifade eden siyasi analist Andrew Korybko, “Bütün dünya, artık Ermenistan’ın uluslararası lobi ağının manipülatif etkisinin farkına vardı. Birçok ülke artık Ermenistan’ın bölgesel barışa tehdit oluşturduğunu düşünmeye başladı.” satırlarını kaleme aldı.
Küresel güçlerin Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki çatışmalara bakış açısını değiştirmeye başlayabileceğini söyleyen Korybko, “Yaşanan son gerilimler ve çatışmalar, Ermenistan için bir felaketle sonuçlanmak üzere. Ve Ermenistan’ın bu noktada kendisinden başka suçlayabileceği kimse yok.” ifadelerini kullandı.