EMRE ÖZTÜRK
AB’ye yakınlığıyla bilinen Euronews haber sitesi, FRONTEX’in (Avrupa Birliği Sınır Koruma Ajansı) 2020 verilerini yayınladı. Michael Daventry imzasıyla yayınlanan haberdeki verilere göre Avrupa’ya yasadışı yollardan geçiş yapan sığınmacıların önlenmesinde en büyük başarıyı Türkiye gösterdi. Türkiye’nin sorumluluğunda bulunan Ege Denizi ve Meriç Nehri’ni kapsayan bölgede yasadışı geçişler 2020 yılında bir önceki yıla göre yüzde 76 azalarak 19 bin 681’e geriledi. Haberde FRONTEX’in geçtiğimiz yıl AB bloğuna geçen 124 bin yasa dışı sığınmacı belirlediği ifade edilirken yasa dışı akışın en sıkı engellendiği bölge olarak Türkiye’den Bulgaristan ve Yunanistan’a kaçak geçişlerin olduğu Ege Denizi ve Meriç nehri gösterildi.
ANKARA SÖZÜNÜ TUTTU
FRONTEX’in raporu Türkiye’nin sığınmacıların Avrupa’ya geçişlerini önlemedeki başarısının en açık göstergesi durumunda. Rapora ilişkin yayınlanan veri haritasında da Türkiye’nin AB’ye verdiği sözü bütünüyle yerine getirdiği görülüyor. 2020 yılında Türkiye’den Yunanistan ve Bulgaristan’a kaçak geçiş yapan sığınmacı sayısı 19 bin 681 olurken bu sayı 2019 yılında 82 bindi.
HEM ENGELLİYOR HEM KURTARIYOR
Türkiye, kaçak geçişlerin çoğunu önlemenin yanı sıra Yunanistan tarafından açık denizde ölüme terk edilen sığınmacıları da kurtarıyor.
KUZEY AFRİKA’DAN GEÇİŞLER ÇOĞALDI
Haberde Ege’de sağlanan büyük başarıya karşın Akdeniz’in güneyinden gelen ve çoğunluğunu Kuzey Afrikalı sığınmacıların oluşturduğu grupların İtalya ve İspanya üzerinden Avrupa’ya kaçak geçişlerinde ise ciddi bir artış gözlendiği ifade edildi. Bu bölgedeki kaçak sığınmacıların büyük bölümünün ise Tunus ve Libya kökenli olduğu bilgisine yer verilirken yalnızca İspanya toprağı olan Kanarya Adaları’na bir yılda 22 bin 600 sığınmacının kaçak yolla gelerek rekor kırdığı bilgisine yer verildi.
SORUŞTURMA AÇILDI
AB Yolsuzlukla Mücadele Ofisi (OLAF), Frontex hakkında Ege’de göçmenlerin geri itilmesi ile taciz ve görevi kötüye kullanma gibi suçlamalar nedeniyle soruşturma başlattı. Her iki kurum da soruşturma açılmasının mutlaka yasalara karşı gelindiği anlamı taşımayacağını, bu tür uygulamaların iyi yönetim için yapılan çalışmalar arasında yer aldığını vurguladı.