ABD’nin UNESCO’dan ayrılma kararını 2017’de duyurduğunu ifade eden İstanbul Aydın Üniversitesi Sürdürülebilir Barış İçin Eğitim Kürsüsü Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Özüm Sezin Uzun, “İsrail’in ABD ile birlikte çekilme kararı alması, aslında Filistin’in 2011 yılında UNESCO’ya tam üye olmasıyla başlayan bir süreç olup, UNESCO tarafından Filistin’deki El-Halil kentindeki Eski şehri dünya kültür mirası listesine ekleme kararının da alınmasıyla nihayete ermiştir. Böylece, İsrail UNESCO kararlarını, Filistin’e ayrı bir devlet statüsü verildiği gerekçesiyle eleştirerek UNESCO’dan ayrılma kararı aldı” diye konuştu.
Unesco’nun 80 milyon dolarlık geliri kesildi
ABD’nin UNESCO’dan ayrılmasını ABD’nin hegemonyası ve küresel politikaları çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen İAÜ UNESCO Sürdürülebilir Barış İçin Eğitim Kürsüsü Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Özüm Sezin Uzun, “UNESCO’nun 2018-2019 yılı toplam bütçesi 1.2 milyar dolar olup, bunun 595 milyon doları üye devletlerin ödemelerinden sağlanıyor. 2011 yılındaki kesintilere kadar, UNESCO bütçesine en fazla katkısı olan ABD’nin ayrılmasıyla UNESCO’ya 80 milyon dolarlık yani bütçesinin yüzde 22’lik bölümü, kesilmiş oldu. UNESCO’nun finansal kaynaklarında azalma olması, elbette faaliyetlerine olumsuz yansıyacak” dedi.
2’inci Dünya Savaşı sonrası ABD’nin küresel politikalarını değerlendiren Dr. Öğr. Üyesi Uzun sözlerine şöyle devam etti: “ABD’nin BM sistemiyle dizayn ettiği uluslararası düzenden kurucu aktörün ayrılma kararları dikkat çekiyor. Haziran 2018’de ABD, BM İnsan Hakları Konseyinden ayrıldı. Dönemin ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Nikki Haley, “Konseyin kronik bir İsrail ön yargısı var” diyerek açıklama yapmıştı. Aynı zamanda ABD’nin Paris Anlaşmasından da çekilme kararı onun tek taraflı politikalar izlemeye başladığını gösteriyordu. 2020 yılı sonuna kadar ABD’nin 0.1, 0.3 derece aralığında küresel ısınmaya sebep olacağı ve 2 derecelik ısınmanın önemli bir eşik olduğu dikkate alındığında politikalarının küresel sonuçları daha da önemli oluyor. ABD’nin ayrılma kararı ya da tek taraflı politika uygulamaları, ABD’nin yumuşak gücünün güvenilirliğini ve sürdürülebilirliğini zedeliyor.”
İAÜ Unesco Kürsüleri
İAÜ bünyesinde 2 UNESCO kürsüsü bulunduğunu ifade eden Uzun, “UNESCO Kültürel Diplomasi, Yönetişim ve Eğitim Kürsüsü, eğitim konularında ve özellikle göçmen ve mülteciler konusunda uluslararası projeler yürütüyor. UNESCO Sürdürülebilir Barış İçin Eğitim Kürsüsü ise çatışma çözümleri üzerinde çalışarak, barış kültürünün oluşturulması konusunda eğitimler veriyor. Her iki UNESCO kürsüsü de çalışmalarında akademik çalışmalar yanında sivil toplum örgütleri ve ilgilendikleri konularda çalışmalar yaparak, toplantılar düzenliyor. Son olarak, UNESCO Toplumsal Cinsiyet Eşitliği İhtisas Komitesi tarafından Gaziantep’te yapılan ve İAÜ Eğitim Fakültesi öğretim üyelerinin de yer aldığı kızlar için STEM Okulu Projesi, başarıyla gerçekleştirildi. İAÜ UNESCO kürsüleri, faaliyetlerini BM’nin belirlemiş olduğu 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri çerçevesinde sürdürüyor” dedi.
(İHA)