Yeni neslin tercihi: Sesli kitap

Dijital çağın bireyleri neredeyse tüm iletişimini sosyal ağlar üzerinde yapıyor ve hızlı tüketebileceği içerikleri tercih ediyor. Sesli kitap da yeni neslin bu beklentilerine yanıt veriyor. Genç nüfusun artması ve bu kuşağın teknolojiye, yeniliklere adaptasyon hızı sesli kitaba olan talebi de artırıyor.

MERVE YILMAZ ORUÇ / merve.oruc@aksam.com.tr

Teknolojik gelişmelerin hızlı yaşandığı internet çağında alışkanlıklarımız da değişiyor. Kitap okumak için vakit ayıramayan gençlik, dijital yaşam sayesinde kitap dinlemeye başladı. Elbette dinlemek okumanın yerini tutmuyor ama yeni neslin daha çok kitapla buluşmasını sağlıyor. Birçok insan yoğunluk ve vakit darlığı yüzünden kitap okumaya vakit ayırmakta zorluk çekiyor ve bu süreçte sesli kitap dinlemeyi tercih ediyor. Sesli kitaplar özellikle trafikte, seyahatte, ev işi ya da spor yaparken tüketiliyor. Tabii kitap okurken sayfaları çevirmenin, kokusunu duymanın yerini hiçbir şey tutmaz.

KİTAP OKUMAMAK İÇİN BAHANE KALMADI

Dünya çapında son yıllarda sesli kitap uygulamaları gençler arasında yaygınlaşıyor. Bu değişimin nedenini Audioteka Türkiye Genel Müdürü Göktuğ Oğuz şöyle anlatıyor: “Tüm dünyada, özellikle genç nüfusun yoğun olduğu Türkiye gibi ülkelerde yeni neslin ihtiyaç ve alışkanlıkları çok farklı ve sürekli değişim halinde. Dijital çağın bireyleri artık haber takibinden sosyalleşmeye tüm iletişimini sosyal ağlar üzerinde yapıyor. Sesli kitap da yeni neslin bu beklentilerine mükemmel yanıt veriyor. Genç nüfus bu tip değişik mecralara çok yatkın ve kullanma eğiliminde. Spor yaparken, trafikte, yolda veya ev işleri ile uğraşırken geçirilen vakit aynı anda kitap dinleyebileceğiniz bir zaman dilimini temsil ediyor. Oturup kitap okuyamadığınız bu vakti sesli kitapla gayet verimli kullanmak mümkün. Genç nüfusun artması, bu kuşağın teknolojiye, yeniliklere adaptasyon hızı sesli kitaba olan talebi de artırıyor. Sesli kitap dinlemek için tek ihtiyacınız olan şey bir cep telefonu ve kulaklık, bu kadar basit. Bu pazar çok yeni olduğundan insanlar henüz sesli içeriklerin kitap okuyamadıkları zamanlarda dinleyebilecekleri keyifli bir alternatif olduğunun farkında değil. Bizim ilk günden beri amacımız hem bu farkındalığı artırmak hem de Türkiye’de sesli kitap pazarını büyütmek.”

DÜNYA ÇAPINDA İLGİ ARTIYOR

Türkiye’de sesli içerikleri bir kez deneyen kullanıcıların sesli kitapları sevdiğini ve her geçen gün daha fazla kullanıcının talep ettiğini dile getiren Oğuz, dünya genelindeki durumla ilgili şunları aktardı: “2018 yılında yayınlanan raporlara göre dünyada sesli kitap pazar büyüklüğü 1 milyar doları aştı. Deloitte’ın tahminlerine göre 2020 yılında küresel sesli kitap pazarı yüzde 25 büyüyerek 3,5 milyar dolara çıkacak. Kitap indirme sayılarında da yıldan yıla artış var. Ancak pazar henüz olması gereken yerden çok uzakta.”

EN ÇOK ÇOCUK KİTAPLARI TERCİH EDİLİYOR

Şu anda 23 ülkede 9 dilde yüz binlerce sesli içeriği sahip Audioteka uygulamasında bugün itibariyle hem Türk hem dünya klasiklerini kapsayan edebiyat kategorisinden kişisel gelişime, çocuk kitaplarından bilim tekniğe, sesli radyo tiyatrosundan felsefeye, yaklaşık 15 farklı kategoride sesli kitaplar mevcut. Dünyada sesli kitap dinleme alışkanlığının ülkeden ülkeye farklılıklar gösterdiğinin altını çizen Oğuz, “Örneğin, tüm dünyada satılan toplam sesli kitap sayısının önemli bir bölümünü çocuk sesli kitapları oluşturuyor. Sesli kitap dinleyicilerinin yüzde 55’i 45 yaşın altında. Audioteka olarak belli bir hedef kitlesine odaklanmaktan ziyade, içeriklerimizi daha da zenginleştirerek, çok geniş bir yelpazede dinleyicilere ulaşmak istiyoruz.” diyor.

AİLELER SESLİ RADYO TİYATROLARI DİNLEDİ

Hayatı eve sığdırmaya çalıştığımız son 3-4 aylık dönemde sesli kitaba olan talebin neredeyse her ay yüzde 40 oranında arttığını belirten Oğuz, “Pandemi sürecinde Audioteka Shorts olarak adlandığımız iş hayatında kullanılabilecek bilgiler içeren 20 ila 30 dakikalık eserler yoğun talep gördü. Evde kaldığımız dönemde keyifli vakit geçirmek isteyen yetişkinler en çok roman dinledi, gençler ve öğrenciler korku hikâyeleri ve kişisel gelişim kitaplarına daha fazla talep gösterdi, ebeveynler de çocuklarına bol bol masal dinletti. Sesli Radyo Tiyatroları (Superproduction) ise ailelere hem nostalji yaşattı hem de hep birlikte bir etkinliğin parçası olmanın keyfini hatırlattı.” 

OKURKEN YORUM KATILMAMALI

Sesli kitaplarda seslendirmenin önemli bir nokta olduğuna değinen Oğuz, “Kötü seslendirilmiş bir kitabı dinlemeyi kimse istemez. Bu yüzden de seslendirme sanatçısının bu alandaki yeteneği önemli. Seslendirme sanatçısı bir oturuşta kaydı bitiremeyeceği için farklı zamanlarda okuduğu kitabın temposunu koruyabilmeli. Her gün aynı enerji ve ses tonuyla kayıt yapabilmek herkesin yapabileceği bir şey değil. Keza kitaba hayat verirken yorumlamadan uzak durmalı. Kelimelerin doğru telaffuz edilmesi olmazsa olmazlardan.” şeklinde konuşuyor.