Unutulmaz karşılaşmalar 'Tanışma Hikayesi'nde

Öyle ya da böyle her tanışma kıymetlidir. Tanışıklığın ardından kimi iletişim devam eder, kimisi de sadece orada kalır. Bu tanışmalar her iki tarafın da hayatlarında izler bırakır, bir şeyler katar. İşte TRT 2 ekranlarında yayınlanan Tanışma Hikâyesi adlı program tam da bu konuya odaklanıyor. Programda kültür ve sanat muhitlerinde yaşanmış unutulmaz tanışma hikâyelerini ekrana getiriliyor. Toplamda 13 bölümden oluşan programla ilgili yapımcısı ve yönetmeni Onur Hüseyin Kılınç şöyle konuşuyor: "Konuklarımız bize, kendi yaşam öykülerinde dönüm noktası yaratan usta isimlerle nasıl tanıştıklarından bahsediyor. Kültür sanat hafızamızı tazeliyor, toplumuzda iz bırakmış kıymetli şahsiyetlerin bilinmeyen yönlerini TRT 2 ekranına taşıyoruz.

İlk bölümümüzde Coşkun Aral çocukluk yıllarından itibaren tanışma hayalini kurduğu Ara Güler ile karşılaşma serüvenini anlattı. İkinci bölümde ise Ercan Kesal doktorluk yıllarında yolunun kesiştiği Metin Erksan ile sıradışı tanışma öyküsünü bizlerle paylaştı. Bu programla birlikte kültür ve sanat kolektifinin nasıl bir ağ oluşturduğunu, bu topluluğun nasıl organik bir yapıya sahip olduğunu ve insanları nasıl bir araya getirdiğini anlıyoruz."

İZ BIRAKAN DOSTLUKLAR

Yayınlanan bölümlerinde Mehmet Kemiksiz'in Kani Karaca'yı, Ferruh Yarkın'ın Necdet Yaşar'ı, Sadrettin Özçimi'nin Niyazi Sayın'ı, Mehmet Akif Ersoy'un ise Akif Emre'yi anlattığı Tanışma Hikâyesi'nin gelecek bölümlerinde Şaban Abak'ın Sezai Karakoç'u, Hikmet Barutçugil'in Emin Barın'ı, Gülcan Tezcan'ın Ayşe Şasa'yı Nilgün Gencer'in Süheyl Ünver'i Onur Caymaz'ın Attila İlhan'ı Cengiz Çakmak'ın Teoman Duralı'yı ve Mehmet Şeker'in de Mustafa Cambaz'ı nasıl anlatacağına ve onlarla nasıl tanıştıklarına şahit olacağız. Tanışma Hikayesi her çarşamba saat 20:00'da TRT2'de.

BİR GENÇ SİNEMACI: ONUR HÜSEYİN KILINÇ

Onur Hüseyin Kılınç, 1993 yılında Ankara'da doğdu. 18 yaşında sinema sektörüne girdi ve televizyon dizilerinde asistan olarak çalışmaya başladı. İstanbul Sinema Merkezi'ne girerek senaryo yazarlığı, film-belgesel yapımcılığı ve görüntü yönetmenliği eğitimi aldı. Mezun olduktan sonra belgesellerde görüntü yönetmeni olarak çalıştı. TRT World, TRT Belgesel ve T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı için çeşitli projeler gerçekleştirdi ve bazı belgeselleri yurtdışına taşıdı. Belgesel sinemanın insan hikâyesi anlatma tarzını benimsedi. 2016 yılında büyüdüğü semt olan Üsküdar'da bir kabadayı ile tanıştı ve onun dramatik hikâyesini belgeledi. Bu belgesel çok kısa sürede ünlendi; TRT World'de ve TRT1'de yayınlanarak milyonlarca insana ulaştı. Bu, Kılınç'ın yönetmen olarak ilk belgeseliydi. Ardından Yalnız Olanlar, Hayatlar ve Bir Kare Bir Anlam adlı belgesellerini hayata geçirdi. Kılınç şimdilerde ise One Frame One Meaning ismiyle NatGeo, Magnum Photos, The Guardian gibi kuruluşlarca ödülendirilmiş fotoğraf sanatçılarıyla Avrupa'da çekimler yapmaya devam ediyor. Festival yolculuğu devam eden Kafamın İçinde Atlar Koşuyor adlı kısa filminin ne anlattığı ile ilgili ise şunları söylüyor: "Uykusuzluktan gözaltları kararmış gece bekçisi, düzensiz çalıştığı işinden kovulma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Her şeyi yoluna koymak için kırmızı reçeteli ilaca ulaşmak isteyerek, büyük bir saplantıyla her yolu dener. Gerilimle örülü olaylar onu hayal ve gerçek arasında bir mutluluğa sıkıştırır..."