Ulusal başarımızın anahtarı yapay zekâ stratejimizde!

Yapay zekâ, küresel ölçekte ekonomileri, toplumları ve günlük yaşamı dönüştüren kritik ve öngörülemez bir güç. Bu kapsamda yapılan çalışmalar da Türkiye'nin gelecekteki başarısının anahtarı olarak, ekonomik, sosyal ve teknolojik alanlarda büyük bir etki yaratacak ve ülkenin rekabet gücünü küresel ölçekte artıracak.

LEYLA GÖK / cumartesi@aksam.com.tr

Türkiye'nin 2021-2024 yılları arasında uyguladığı Ulusal Yapay Zekâ Stratejisi'nin devamı niteliğinde hazırlanan 2024-2025 Eylem Planı açıklandı. Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı iş birliği ile yürütülen yeni plan; çeşitli kamu kurumları, üniversiteler ve STK'ların katkılarıyla şekillendi.

Peki, dünyadaki diğer ülkeler bu alanda nasıl adımlar atıyor?

Günümüz itibarıyla, 60'tan fazla ülkenin yapay zekâ stratejisini yayımladığı görülüyor. PwC'nin bir araştırmasına göre, küresel yapay zekâ pazarının 2030 yılına kadar 15.7 trilyon dolarlık bir ekonomik etki yaratacağı tahmin ediliyor ve yapay zekânın sosyoekonomik getirileri, küresel bir yarışın başlamasına neden oldu. 2016'da ABD, Güney Kore ve Çin; 2017'de Kanada, Japonya ve Singapur; 2018'de Almanya, Fransa, Hindistan ve Birleşik Krallık; 2019 yılında ise Rusya ulusal yapay zekâ stratejilerini yayımladı.

Türkiye'nin 2021-2024 yılları arasında uyguladığı Ulusal Yapay Zekâ Stratejisi, yapay zekâ ekosistemini güçlendirmeyi, Ar-Ge faaliyetlerini desteklemeyi ve inovasyonu teşvik etmeyi hedefliyordu ve temel altyapıyı oluşturmuştu. Sağlık, tarım ve ulaşım gibi sektörlerde yapay zekâ uygulamaları öne çıkarken, veri yönetimi ve etik ilkeler de gündeme alındı. Ancak hızla gelişen yapay zekâ teknolojileri, daha detaylı düzenleme ve destek programları gerektirdi. Yeni 2024-2025 Eylem Planı ise, mevcut stratejiyi daha ileriye taşıyarak uluslararası standartlara uyumu ve meslek yeterliliklerini hedefliyor.

YENİ EYLEM PLANINDA NELER VAR?

2024-2025 Eylem Planı ile Türkiye, yapay zekâ alanında daha somut ve ölçülebilir hedefler belirleyerek önceki stratejinin eksikliklerini giderip daha kapsamlı ve detaylı bir yaklaşım sunuyor. Eğitimden veri yönetimine, etik düzenlemelerden uluslararası normlara kadar geniş bir yelpazede yapılan yenilikler, Türkiye'nin yapay zekâ alanındaki konumunu güçlendirecek somut adımları içeriyor. Bu plan kapsamında ulusal meslek standartları ve yeterlilikler oluşturularak yapay zekâ alanında çalışanların bilgi ve beceri düzeyi artırılacak. Eğitim kurumları, bu standartlara uygun müfredatlar geliştirerek mezunların sektördeki ihtiyaçları karşılamasını sağlayacak.

KOBİ'lerin yapay zekâ çözümlerini kullanmasını teşvik edecek destek programları ise bu işletmelerin operasyonel verimliliklerini artırarak rekabet avantajı elde etmelerini sağlayacak.

Fikri mülkiyet rehberi, yapay zekâ tarafından oluşturulan içeriklerin fikri mülkiyet haklarını koruma altına alacak. Bu, yaratıcıların ve şirketlerin yenilikçi çalışmalarını güvenle sürdürmelerini sağlayacak. Merkezi kamu veri alanı ise kamu verilerinin araştırmacılar ve geliştiricilerle paylaşılmasını teşvik ederek, yenilikçi yapay zekâ çözümlerinin geliştirilmesine katkı sağlayacak.

Merkezi kamu veri alanı, kamu verilerinin araştırmacılar ve geliştiricilerle paylaşılmasını sağlayarak yenilikçi yapay zekâ çözümlerinin geliştirilmesine katkı sağlayacak.

YENİLİKÇİ DÜŞÜNMEYE KAPI ARALANACAK

Uluslararası uyumluluk, yapay zekâ uygulamalarının uluslararası normlarla uyumlu hale getirilmesini sağlayarak firmaların küresel pazarda rekabet edebilirliğini artıracak. Güvenilir yapay zekâ damgası, etik ve güvenlik standartlarına uygun yapay zekâ uygulamalarının geliştirilmesini teşvik ederek kullanıcı güvenini artıracak.

Güvenilir yapay zekâ damgası, yapay zekâ uygulamaları için etik ve güvenlik standartlarına uygunluk sağlanmasını amaçlayarak kullanıcıların bu teknolojilere olan güvenini artıracak. ISO 9001 kalite yönetim sistemi gibi, güvenilir yapay zekâ damgası da ürünlerin pazar değerini ve rekabet gücünü artıracak. Eğitim ve istihdam programları, nitelikli yapay zekâ uzmanları yetiştirerek sektördeki istihdam olanaklarını artıracak.

Yapay zekâ okuryazarlığı seferberliği ise gençler arasında yapay zekâ bilincini artırarak, gelecekteki iş gücünü bu teknolojilere hazırlamayı hedefliyor. Bu seferberlik, genç nüfusun yenilikçi düşünme ve problem çözme becerilerini geliştirerek toplumsal farkındalık oluşturacak.

TÜRKİYE'DE YAPAY ZEKÂ POLİTİKASI VE KURUMSAL YAPILANMALAR

Türkiye'de şimdiye kadar yapay zekâ teknolojilerinin geliştirilmesi ve uygulanmasıyla doğrudan veya dolaylı şekilde ilişkili çeşitli stratejiler ve kurumlar aracılığıyla önemli adımlar atılmıştı. Bu süreçte; 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi, 2023 Eğitim Vizyonu, 2020-2023 Ulusal Siber Güvenlik Stratejisi ve Eylem Planı, 2020-2023 Akıllı Şehirler Stratejisi ve Eylem Planı, 2020-2023 Ulusal Akıllı Ulaşım Sistemleri (AUS) Stratejisi gibi sektörel ve tematik strateji belgeleri önemli adımlar oldu.

Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi (CBDDO) Büyük Veri ve Yapay Zekâ Uygulamaları Dairesi Başkanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Millî Teknoloji Genel Müdürlüğü, TÜBİTAK Yapay Zekâ Enstitüsü'nün açılması ve Adalet Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Millî Savunma Bakanlığı gibi çeşitli bakanlıklarda büyük veri ve yapay zekâ uygulamalarına yönelik özel birimlerin kurulmasının da yapay zekâ çalışmaları kapsamında kritik rol oynadığı açık.

EN ÖNEMLİ ADIM: MİLLİ TEKNOLOJİ HAMLESİ

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın ileri teknolojiler ve yapay zekâ alanında Ar-Ge ve yatırım faaliyetlerini desteklemesi, yerli üretim teşvikleri ve girişimcilik ekosisteminin desteklenmesi; yapay zekâ teknolojilerinin yaygınlaştırılmasında katalizör etkisi olan TÜBİTAK Yapay Zekâ Enstitüsü'nün açılması; Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın IoT ve yapay zekâ teknolojileri kullanarak akıllı ulaşım çözümlerini uygulaması; ulusal siber güvenlik stratejisi kapsamında, yapay zekâ ve blokzincir teknolojileri kullanılarak güvenlik önlemlerinin artırılması Milli Teknoloji Hamlesi vizyonuyla atılan stratejik adımlardır.

Geçen ay Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katılımıyla yine Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından başlatılan HIT-30 Yüksek Teknoloji Yatırım Programı, ileri teknolojiler ve yapay zekâ projelerine yatırım yaparak yerli ve milli üretimi teşvik ediyor ve girişimcilik ekosistemini destekliyor.

Türkiye, kamu ve özel sektör iş birliği ile yenilikçi çözümler geliştirerek, globalde lider bir konuma ulaşmayı hedefliyor. Bu stratejik adımlar, sadece ekonomik büyümeyi değil, aynı zamanda sosyal refahı ve etik değerlerle uyumlu bir teknoloji kullanımını da teşvik ediyor.