Ufak bir uzay seyahatine ne dersiniz?

Dünyanın en büyük gezici uzay sergisi Metropol İstanbul'da ziyaretçilerini bekliyor. Mart ayına kadar açık kalacak olan sergide, iki yüzün üzerinde eser bulunuyor. NASA Uzay Sergisi sizi bu gizemli dünyanın keşfedilmiş yanlarıyla buluştururken gerçek bir ay taşını yakından görme hatta dokunma fırsatı da sunuyor.

MERVE YILMAZ ORUÇ / merve.oruc@aksam.com.tr

12 ülkede 4 milyondan fazla kişi tarafından ziyaret edilen ve Türkiye'ye HUPALUPAEXPO tarafından getirilen NASA Uzay Sergisi, Metropol İstanbul'da ziyarete açıldı. Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi'nin (NASA) uzay görevlerine tanıklık etmiş gerçek boyuttaki eserlerin de içinde bulunduğu 200'ün üzerinde parçanın yer aldığı sergi; uzaya, gezegenlere, Ay'a, astronot ve kozmonotlara ait ne varsa görmek, dokunmak, izlemek isteyen ziyaretçilere gerçek bir deneyim yaşatacak. NASA'nın 50 yıllık uzay çalışmalarını ve deneyimlerini yansıttığı NASA Uzay Sergisi, bünyesinde yer alan gerçek boyutlu ve tarihi öneme sahip koleksiyon eserleri, interaktif teknolojilerle zenginleştirilmiş VR alanları ile uzayı deneyimleme imkânı sunarken, atölye çalışmalarıyla da her yaştan meraklısına heyecan ve eğlence dolu bir uzay deneyimi vadediyor.

Uzayda hayat nasıl geçer?

İlk bölümde ABD ve Rus uzay araçlarının yıllar içindeki gelişimi ve değişimini görmek mümkün. Apollo Kapsülü hakkında detaylara, bilgilere de ulaşabiliyorsunuz. Uzaya ilk yolculuk 60 yıl önce başlamış olsa da astronotların günlük yaşamı hâlâ en çok merak edilen konular arasında yer alıyor. Uzayda giyilen kıyafetlerin gelişim sürecine tanıklık ederken bir yandan da astronotların yemek menülerini görüyorsunuz. Hangi yiyeceklerin ne şekilde saklandığı ve kapladığı yer açısından nasıl hesaplar yapıldığını öğreniyorsunuz. Görevlerde kullanılan ekipmanlar ise uzaydaki hayatı yakından inceleme fırsatı sunuyor. Peki, uyku vakti ne yapıyorlar? Uzayda yatak yok. Bunun yerine kabinin duvarlarından birine elastik kordonlarla bağlı uyku tulumlarında yatıyorlar. Vücudu ve başı desteklemeye gerek olmadan yerçekiminde yatay değil dikey olarak uyuyorlar.

Serginin en dikkat çeken parçası ise Ay Taşı... Ziyaretçilerin dokunabileceği gerçek Ay Taşı'nın da bulunduğu sergide, uzay roketlerinin kopyaları ve tam boyutlu uzay aracı modelleri, Saturn V roketinin 10 metre uzunluğundaki modeli, Sputnik 1 uydusunun ve Uluslararası Uzay İstasyonu'nun (ISS) modelleri en çok ilgi çeken parçalar arasında yer alıyor.

Uzaya fırlatılan ilk hayvanların hikâyeleri de sergide yerini almış. Çoğu kişi uzaya giden ilk hayvanın Abla ve Baker adında iki maymun olduğunu bilse de aslında bu çok doğru değil. Uzaya fırlatılan ilk hayvan köpek Laika idi. Ancak Laika onlar kadar şanslı değildi. Çünkü onu barındıran Sputnik 2 yeniden iniş için programlanmamıştı. Daha sonra ABD tarafından çeşitli hayvanlar test olarak uzaya fırlatılmış.

Peki, uzayda astronotların her gün egzersiz yaptığını biliyor musunuz? Astronotlar neredeyse hiç durmadan çalışmasına rağmen yerçekiminin olmaması etkisini yavaş yavaş gösteriyor. ISS çalışanları kemik ve kas kütlelerini sağlıklı bir durumda tutmak için her gün 90-120 dakika arasında egzersiz yapar. Bu sergide de geçmiş döneme ait bir fitness aletini görmek mümkün.

Sergi, Elon Musk'ın sahibi olduğu Space X tarafından geliştirilen Starship'in prototip modeli ile son buluyor. Space X, eylül ayında Dragon kapsülüyle ilk sivil yolculu uzay uçuşunu yapmıştı.

Hem eğlenecek hem öğrenecekler

İTÜ ETA Vakfı Doğa Kolejinin eğitim destekçisi olduğu NASA Uzay Sergisi kapsamında hazırlanan Doğa Space Shuttle alanı da ziyaretçilere açık olacak. Bu alanda eğlenerek öğrenen çocukları üç farklı oyun alanı karşılıyor. Çocuklar, MineCraft Edu ile uluslararası uzay istasyonunu dolaşma fırsatı elde ederken başka bir oyun alanında Mars'a yolculuk gerçekleştiriyor. Diğer bir aktivitede ise ziyaretçiler, Mars'a kurulan İTÜ ETA Vakfı Doğa Koleji Mars Kampüsünün ihtiyaçlarını yine Mars yüzeyinden toplayarak karşılıyor.