Türkiye'nin en kuzeyi; Sinop

Türkiye'nin kuzey sahilinin en uzak noktası ilimiz Sinop, önemli bir liman şehrimizdir. Hititçede Sinuwa, Grekçede Sinope adıyla bilinen Sinop'ta Bizans, Büyük Selçuklu ve Osmanlıların izleri mevcuttur.

ZEKİ GÜMÜŞ / zeki.gumus@aksam.com.tr

Bir iddiaya göre ise Milas’tan gelenler,  Sinop’u kuruyor ve Karadeniz’in ilk yerleşim yeri. İlk adı Sinope. Yunan mitolojisinde Irmak Tanrısı Osopos’un  kızı Sinope’den geliyor Sinop ismi. Bunun dışında Sinop’ta oldukça etkileyici tarihi eserler  ve doğal güzellikler bulunmaktadır. Bu yönüyle Sinop, son zamanlarda yerli ve yabancı tursitlerin daha çok uğrak noktası olmaya başlamıştır.

Bir zamanlar TÜİK verilerine göre mutlu insanların yaşadığı bir şehir olarak ilan edilen Sinop’ta bu mutluluğun sırrının, ünlü düşünür Diyojen’in Sinoplu olmasında yattığı iddia edilir. Sinoplu Diyojen’in genleri Sinop’ta kalmış olduğundan, insanlarının da mutlu olduğu söylenir. Bugün  Sinop’ta, tarihi Sinop Cezaevi’nin bulunduğu caddede, Dijoyen’in heykeli bulunmaktadır. 

“Sinop’ta neler yapılır, nereler ziyaret edilir” sorusunun cevabına gelince, sıralamaya başlayalım;

Bu şehirde ilk görülecek yer ünlü Sinop  Cezaevi.  “Türkiye’nin Alkatrazı” olarak bilinen cezaevinin 3 tarafı denizle çevrili. Eskiden bir tersaneymiş, Kırım Savaşı’ndan sonra tersane kapatılmış ve  20 yıl boş kalmış. Daha sonra cezaevine dönüştürülmüş. Tabii 3 tarafı deniz ve surlarla çevrili bu hapishaneden kaçmak kolay değil.  Şimdiye kadar 2 kişi kanalizyondan kaçmayı denemiş. Biri ölmüş. Sinop Cezaevi, birçok şair, yazar, sanatçı ve politikacıyı ağırlamış. Bunların arasında, Sabahattin Ali, Osman Deniz, Refik Halit Karay, Ahmet Bedevi Kuran, Zekariye Sertel, Refi Cevat, Kerim Korcan, Burhan Felek, Hüseyin Hilmi, Mustafa Suphi, Osman Cemal Kaygılı gibi isimler de bulunuyor. 

Gezebileceğimiz yerler listesinde, merkezde bulunan Pervane Medresesi’ni ekleyebilirsiniz. Selçuklu Veziri Muinüddin Süleyman Pervane tarafından yaptırıldı. Odalar, avlu ve şadırvandan oluşan medrese, uzun yıllar müze olarak kullanıldı. Şu anda ise, yöre mutfağı ve el sanatlarının sergilendiği bir çarşı olarak kullanılıyor.

Hamsilos (koyu) Fiyordu, Sinop’ta en dikkat çeken yerlerdendir. Türkiye’nin tek fiyordu olarak bilinir, Birinci Dünya Savaşı’nda Hamidiye Zırhlısı’nın Rus donanmasından saklandığı  yer olarak da bilinmektedir. 

İnceburun Feneri, başlıkta belirttiğimiz mekândır. Türkiye’nin en kuzey noktasıdır. Haritalarda Sinop’un çıkıntılı kısmı olarak görünür. İşte oradaki fener, İnceburun Feneri’dir. Balatlar Kilisesi, Bizanslıların yaptığı kilise, Sinop’ta gezilecekler listesinde olabilir. Zira, burada yapılan  kazılarda  Hz.İsa’ya ait  sandık ve haç ve bazı mezarlar bulunmuştur. İnaltı Mağarası, Ayancık’tadır mağara, denizden 1070 metre civarında bir yüksekliktedir.  Büyüleyici bir iç görünüme sahip mağaranın bir çok sağlık problemine iyi geldiği söylenmektedir. Erfelek’te bulunan Tatlıca Şelaleleri, 30’a yakın şelaleden oluşuyor. Doğa meraklılarının vazgeçilmezi olan bu şelalelerin ziyaretçileri her geçen yıl artış gösteriyor.  Alaaddin Camii, Selçuklu mimarisiyle yapılmıştır, görülmeye değer bir yer. 

Kaleyazısı Mehmet Ağa Camii, Merkezde tarihi cezaevinin yanıbaşında bulunan Osmanlı eseri camiyi de ziyaret edebilirsiniz.  

“Sinop’ta ‘Nerede’, ‘Ne Yenir’ “  diye sorarsanız burada ilk akla gelen  Sinop mantısı ve nokul olur. Kayseri mantısına göre daha büyük olan mantı cevizli ya da kıymalı oluyor ve oldukça iri oluyor. Bir tanesi bir kaşığa zor sığıyor.  Nokul ise, Sinop’a mahsus bir börek türü, kıymalısı, sakızlısı, fındıklısı, tahinlisi, üzümlüsü ve daha bir çok çeşidi olabiliyor. 

Sinop’a havayolu ve karayoluyla ulaşmak mümkün. Haftanın her günü Sinop’a uçak seferleri bulunabilir.

Türkiye’nin en kuzeyini görmek isterseniz Sinop’a gitmelisiniz. Heybenize birçok şey koyacağınızdan emin olabilirsiniz.