ALİ DEMİRTAŞ / ali.demirtas@aksam.com.tr
İskoç tiyatrosunun yükselen yıldızlarından David Leddy'nin yazdığı Yitik Coriolanus adlı oyunu, kara komedi yorumuyla ilk kez Türkiye'de sahnelenmeye hazırlanıyor. Nazlı Gözde Yolcu'nun dilimize çevirdiği, Servet Aybar'ın yönettiği ve Ahsen Gül Ever'in oynadığı BRC Sanat Etkinlikleri Prodüksiyon yapımı oyun, tek perde ve 70 dakikadan oluşuyor. 9 Kasım'da ilk sahnesini Ankara'da Tatbikat Sahnesi'nde yapacak olan Yitik Coriolanus, ilk kez Nisan 2017'de Glasgow'da Tron Theatre'da sahnelenmiş ve Scottish Arts Club Theatre Award ile The Stage Edinburgh Award ödüllerine layık görülmüş. Oyunun konusu ise şöyle: "Chris takılı kaldığı ve hatırlayamadığı bir anı çözmek ve gerçeğini anlamak üzere bir gösteri hazırlıyor ve seyircilere de bu gösterinin kapılarını aralıyor. Zaman kapsülünü açıp, benliğini ifşa eden bir sökümle baştan anlatmaya başlıyor çocukluğunu, annesini, babasını kardeşini, yetişkinliğini. Cesur, onu koşulsuz seven karısını, onu yaralı bir çocuk gibi gören onarmaya çalışan, belirli değerlerde durması için onu zorlayan sevgilisini ve zincirleme reaksiyonu kırmak için evlat edindiği ebeveyn olmak için çabaladığı çocuğunu ve onlarla olan ilişkilerini gözler önüne seriyor." Terör ve silah ticareti sarmalında, sevgisizlik, tutku, korku ve utancın kıyılarına çarpa çarpa eriyen bir ruhun hikayesini konu alan Yitik Coriolanus'u oyuncusu Ahsen Gül Ever ve yönetmeni Dr. Servet Aybar, Akşam Cumartesi'ye anlattı.
CORIOLANUS FİGÜRÜNÜ METAFORİK BİR DÜZLEMDE BİRLEŞTİRDİK
Dr. Servet Aybar, oyunla ilgili şunları söylüyor: "Çarpıcı bir oyunla merhaba demek istedik. İskoç tiyatrosunun önemli isimlerinden David Leddy'nin, orijinal adı Coriolanus Vanishes olan oyununu Yitik Coriolanus başlığıyla ve kara komedi yorumuyla seyircimizle buluşturuyoruz. Tek kişilik kadın oyunu olan eserin farklı bir üslubu var ve Türkiye'de hiç sahnelenmemiş bir oyun. Seyircide anlamlı bir karşılığı olması için komedi ögeleri ile trajik ögeleri dengeli bir biçimde işlemeye çalıştık. Kapitalist düzenin çarkında oradan oraya savrulan Chris ile oyunun adındaki tarihi Coriolanus figürünü metaforik bir düzlemde birleştirdik. Bir yanda çocukluk yaraları, diğer yanda kibir ve hırsa bulanmış bir benlik... Sahne müziği, tasarımı ve hareket düzeniyle simgesel bir atmosfere sahip olan oyunumuzu seyircimizin beğenisine sunuyoruz."
ÇOKLU KİŞİLİKLER BENİM İÇİN YENİ BİR SERÜVEN
Oyuncu Ahsen Gül Ever ise oyunun kendisindeki karşılığını şu sözlerle ifade ediyor: "Oyunu ilk okuduğumda yazarın hem kurgu hem de karakter yaratımındaki başarısı ve derinlikli anlatımından gerçekten çok etkilendim. Elimde bir oyuncunun oynamak isteyeceği çok güzel, renkli derinlikli bir malzemenin olduğunu düşündüm. BRC Prodüksiyon'dan yapımcılığımızı üstlenen arkadaşım Çağrı Çetin'e oyunu heyecan içinde anlatmıştım. Böyle iyi kurulmuş dilsel ve biçimsel olarak oldukça iyi yazılmış bir oyunu bulmak okuduğum onca oyun arasında çölde bir vaha bulmuş gibi hissettirmişti. Çoklu kişilikler üzerinde çalışmak benim için de yeni bir serüven olacaktı. Edebiyatın ve sinemanın doya doya yararlandığı bir kaynağı oyun formunda ellerimde tutuyordum. Bir oyuncuyu en heyecanlandıran an sanırım oyun metnini ilk eline aldığı ve 'Bu sefer kim oluyorum?' sorusuna cevap verdiği andır. Yeni bir rol yeni bir 'olma' hali yeni bir yolculuk. Benim için heyecan dolu ve sabırsız..."