Son yılların en zayıf ödül sezonu!

Son birkaç yılda kaleme aldığım “Sinemanın Geleceği”, “Her Hafta Aynı Filmi İzliyoruz” ve “Disneyland'e Hoş Geldiniz” başlıklı yazılarımda; teknolojik gelişmeler ve Netflix gibi platformların yükselişi dolayısıyla sinemanın dönüşüm geçirdiğini ve bilhassa Hollywood'un film yapma alanının daralarak, çizgi roman/oyun uyarlamalarının sinema salonlarını istila ettiğini söylemiş ve şöyle yazmıştım:

BAŞAK BIÇAK / basakbicak@gmail.com

“Çizgi roman uyarlamalarını sevenler için bu durum kısa vadede eğlenceli olabilir. Ancak uzun vadede bu işgalin sinemaya yansımaları geri dönülemeyecek noktaya gelebilir. Çünkü o zaman sinemada şu an nadiren karşılaştığımız filmleri asla göremeyiz. Stüdyolar -doğal olarak- para kazandıracak işleri desteklerler ve tüccar içgüdüsüyle esen rüzgâra göre yönetmenleri ve yapımcıları desteklerler. Eğer rüzgâr çizgi romanlardan eserse ki şimdilik öyle görünüyor, o zaman sinema seyircisi yalnızca markalaşmış ve rüştünü ispat etmiş isimlerin, nadiren de olsa ticari sinema mantığından uzaklaşabilen eserlerini izleyebilir. Yeni bir yönetmenin, yenilik getiren senaryosunu ya da fikrini stüdyolara kabul ettirmesi zorlaşır, bütçe bulması mucize haline gelir.”

Ne yazık ki bu düşüncem, öngördüğümden daha çabuk gerçekleşmişe benziyor zira bu yılki Altın Küre adayları sinemanın ve Hollywood’un geldiği noktanın açık bir ispatı oldu. Adaylıklar ekseriyetle zayıf çünkü aslında aday gösterecek başka film yok! Kendi adıma bu yıl, birkaç film dışında başyapıt olarak addedebileceğim bir esere rastlamadım. Nitekim drama dalındaki En İyi Film adayları da bu fikrimi destekledi çünkü En İyi Yabancı Film dalında ödülü garantilenen Roma’nın aday gösterilmediği bu dalda ödülü gerçekten hak eden bir film yok. Bayılarak izlediğim Bohemian Rhapsody dâhil olmak üzere hiçbir film En İyi Film olabilecek kadar güçlü yapımlar değiller (Mesela Bohemian Rhapsody bir Rami Malek başarısı). Marvel’ın gişe hâkimiyeti Black Panther ile kendisini gösterirken, birkaç yıldır esen siyahi rüzgârı Black Panther’in yanı sıra BlacKkKlansman ve If Beale Streat Could Talk ile iyiden iyiye ödül hesapçılığının ne hale geldiğini gözler önüne seriyor. A Star Is Born ile Bradley Cooper’ın adaylıkları üzerine konuşmaya bile gerek yok zira ödül töreni heyecanını kaçırmaya yetti de arttı bile…

Özetle, çizgi roman uyarlamalarının hâkimiyeti ve hemen her aksiyon filminde Çin gişesine güvenerek hareket eden yapımcıların ticari kaygıları Hollywood’un içinde bulunduğu krizi derinleştirirken, ilk kez bu yıl bu denli açığa çıkmasına da sebep oldu. Bakalım ödül töreninde neler olacak?