İPEK TANIR / cumartesi@aksam.com.tr
"Güneş çarpmasının bir diğer adı da sıcak çarpmasıdır ve en basit anlatımla vücut sıcaklığının 40 santigrat dereceden daha yükseğe çıkmasıdır" diyen Acıbadem Taksim Hastanesi Acil Servis Hekimi Dr. Emir Hüseyin Ağar,
"Vücudun sıcaklık dengesini beynimiz sağlar. Çocuklar ve gençler hâlâ hayatlarının büyüme evresinde oldukları için beyin ve onun başkanlığını yaptığı merkezi sinir sistemi yüksek sıcağa maruz kalınca bundan çok fazla etkilenir." uyarısında bulunuyor.
Dr. Ağar, sıcağa bağlı olarak ortaya çıkabilecek belirtileri ise şöyle sıralıyor: "Beyin sıcaklar yüzünden düzgün şekilde çalışamayınca baş ağrısı, yaygın vücut ağrısı, kırgınlık, yorgunluk, baygınlık hissiyatı gibi ilk semptomlar kendilerini göstermeye başlar. Sonrasında ise iştahsızlık, bulantı, kusma ve kramp tarzı karın ağrıları meydana gelir. Sulu ishaller başlayabilir ve bu şikâyetler gerekli önlemler alınmazsa günlerce devam edebilir."
Bilinenin aksine sadece güneşin altında saatlerce kalınca güneş çarpmayacağını gölgede hatta kapalı alanda da bunun yaşanabileceğine dikkat çeken Dr. Ağar, "Eğer yeteri kadar sıvı tüketmezsek ve sıcaklığın en fazla olduğu 10:00 ile 15:00 arasında mola vermeden çalışırsak, bizi yine sıcak çarpabilir." diyor.
ARAÇ İÇİNDE SICAKLIK ARTIŞINA DİKKAT
Çocuklarımızı kısa bir süreliğine de olsa arabanın içinde bıraktığımızda onları sıcak çarpabileceğine dikkat çeken Dr. Ağar, "Arabanın içerisindeki sıcaklık 5 dakika içinde 7-8 santigrat derece artar. 'Aracı yolun kenarına park edip bir koşu gidip gelirim ne olabilir ki?' diye düşünmeyin, çünkü o kadar kısa zamanda gelişen sıcaklık farkı çocuklarımız ve gençlerimiz için oldukça zararlı olabilir." diyerek aileleri uyarıyor.
Dr. Emir Hüseyin Ağar, güneş ve sıcağın etkilerinden korunmak için yapılması gerekenleri ise şöyle sıralıyor:
-Güneş ışınlarından koruyucu kremler kullanmak.
-Güneş ışıklarını yansıtan açık renkli giysiler giydirmek. Şapka takmak.
- Bol sıvı vermek, ancak çok şekerli ve gazlı içeceklerle bu sıvı açığını kapatmamız lazım. En güvenilir sıvı sudur.
-Klimalı ama klimanın hava akımına direkt maruz kalınmayacak bir ortamda zaman geçirmek.
"Tüm bu çabalara rağmen şikâyetler artarak devam eder ise gelinecek adres hastanelerdir." diyen Dr. Ağar, "Sıcak çarpması gençler ve çocuklarda gerekli önlemler alınmadığında hızlı bir şekilde etki eder. Terleme dengesi bozulur, vücuttaki sodyum potasyum dengesi ortadan kalkar, beynin etkilenmesi artar, şiddetli baş ağrılarının sonunda hasta havale geçirebilir. Sıvı açığı artar ise bu açık ancak serum tedavisi verilerek kapatılabilir ve hasta yatırılarak tedavi edilir. İleri yaşlı hastaların ise eğer kalp yetmezliği, kalp damarlarında sertleşme, insülin bağımlı diyabet gibi ciddi kronik rahatsızlıkları varsa sadece normal hasta katında değil yoğun bakımda bile takibi gerekebilir." şeklinde konuşuyor.
Özetle, basit önlemlerle önlenebilecek bir durum basit bir kartopundan çığ haline dönüşebilir. Hata yapmayalım ve yaz mevsimini sadece güzel anılar ile hatırlayalım.