Sakarya’nın ‘Kabak Tatlısı’

tadindaturkiye@gmail.com

Adını Sakarya Nehri’nden alan, dört mevsim kartpostal manzaralar sunan, doğal güzellikleri ve kültürel zenginliklerinin yanı sıra doğa turizmi bakımından oldukça gelişmiş bir ilimiz olan Sakarya’dayız. Osmanlı şehir dokusunu oluşturan üç katlı evlere sahip Taraklı, Geyve ile kalabalıktan ve yoğunluktan kaçmak için muhteşem doğaya sahip Karasu ilçeleri sadece Sakarya’nın değil ülkemizin de cennet köşelerindendir. Sakarya mutfağı zenginliğini yoğun göçler ve çeşitli etnik grupların bir arada yaşamasından alıyor. Yörükler, Kafkasya halkları, Balkanlar ve Rumeli göçmenleri, Bulgaristan ve Yunanistan’dan göçen muhacirler, Karadeniz’den, Anadolu’nun çeşitli yerlerinden gelenlerin yemek kültürleri Sakarya mutfağının çeşitliliğini artırmıştır. Sakarya’da yöresel yemek denildiğinde, ilk akla ıslama köfte ve ‘Tadında Türkiye’nin bu haftaki konuğu olan ‘Kabak tatlısı’ gelir. Türkiye’de kabak denilince akla Sakarya ve balkabağı gelir. Ustaların maharetli ellerinden yapılan kabak tatlılarının muhteşemliğini anlatmaya kelimeler yetmez. İyi balkabağının bayırda yetişmiş, sapının kuru ve dilimlerinin düzgün olması gerekiyor. Bununla birlikte balkabağının faydalarınıysa saymakla bitiremiyorlar. Mineral bakımından çok zengin olan balkabağı özellikle çocuklarda sağlıklı kemik gelişimine katkıda bulunuyor. Demir içermesi nedeniyle de kansızlığı önlüyor. Kış aylarında bolca tüketilmesi tavsiye edilen balkabağı aynı zamanda doğal ve çok güçlü bir antioksidan. İyi bir kabak tatlısı için ustalarımızın tavsiyelerini de mutlaka dikkate almak gerekir. Kabağın uygun bir şekilde doğranmasından sonra bir gece önceden bire bir oranda şekere yatırılması, sabah çıkarılan kabakların kısık ateşte 7-8 saat kaynatılmasını, pişmesine yakın ise içine pekmez ilave edilmesi gerektiğini söylüyorlar. Sakarya