yeliz.coskun@aksam.com.tr
Emre Dayıoğlu, kültür neferliğini misyon edinmiş bir öğretmen… Hedefi köy köy gezerek halk müziklerini kaydetmek ve bu müziği de tüm dünyaya tanıtmak. Geleneksel türkülerin yok olmamasını amaçlayan Emre Öğretmen, gittiği köylerde kahvehanedeki amcalardan, tarladaki teyzelerden yöre müziklerini dinliyor.
Bir müzik öğretmeni düşünün… Sadece öğrencilerine ders vermiyor; Anadolu’yu köy köy gezerek, unutulmaya yüz tutmuş türküleri kayıt altına alıyor. Yani hem mesleğine hem müziğe hem de Anadolu’ya gönülden bağlı… Evet Antalyalı Emre Dayıoğlu’ndan bahsediyorum. Okuldan artan zamanlarında Anadolu’yu karış karış gezerek kaydettiği halk müziklerini sosyal medyadan paylaşıyor. Daha ilkokuldayken saz çalmaya başladığını belirten Emre Öğretmen, “Benim için müziği dinlemek, çalıp söylemekten daha değerli desem yanlış olmaz” diyor. Gelin Emre Dayıoğlu’nun Anadolu ve müzik yolculuğunu kendisinden dinleyelim…
Neden Anadolu ezgilerinin peşine düştünüz?
Ortaokul yıllarımda hedef koymuştum. İleride Anadolu’da tüm köylere gidip halk müziklerimizi kaynak kişilerinden öğrenecektim. Bunu nasıl yapacağımı bilmiyordum ama öğretmen olunca küçük bir el kamerası aldım ve düştüm yollara. O gün bugün, boş zamanlarımda köy köy geziyorum.
Anadolu yolculuğunuz ne zaman başladı? Ne kadar sürede, kaç köy gezdiniz? Kaç eser kaydettiniz?
Babam küçükken beni köylerde düğünlere götürürdü, çok gezdirirdi. Ama köylere müzik kayıtlarına 2012’de müzik öğretmen olduktan sonra gitmeye başladım. 8 yıldır yüzlerce eser kaydettim. Bunların da birçoğunu sosyal medyada insanlarla paylaşmayı bir gönül borcum olduğunu düşünüyorum.
TEKE YÖRESİ BENİ ÇOK ETKİLİYOR
Anadolu’yu gezerken ezgilere dair size en çok şaşırtan yöre hangisi oldu?
Gittiğim tüm yörelerde hayretler içerisinde büyüleniyorum. Fakat çalgı çeşitliliği ve müzik yoğunluğu açısından kendi yörem yani Teke Yöresi, doğup büyüdüğüm yöre olduğu için doğal olarak beni daha fazla etkiliyor.
Yöre halkı sizi nasıl karşılıyor?
Köye girdikten sonra insanlar size çok iyi bakıyor. Yedirip içiriyorlar sağ olsunlar. Çok sıcak karşılanıyorum. Sanki yıllardır benim gelmemi ve müziklerini kaydetmemi bekliyorlarmış gibi büyük bir heyecanla karşılanıyorum.
Eski insanlarımızın yöre müziklerine olan bağlılıklarıyla, günümüzü (yeni çıkan parça çabuk unutuluyor artık) karşılaştırsanız neler söylersiniz?
Popüler kültürle geleneksel kültür her zaman savaş halinde gibi gösterilse de kaybolmayacak olan müziklerimizi sadece halk belirliyor. Bunlar da genellikle halk müzikleri oluyor. Popüler müzikler çok şişmiş balon gibi. Küçücük bir iğne dokunmasıyla patlıyor ve yok oluyor. Müziğin gerçekleri bu. Ama halk müziklerimiz yüzlerce yıldır öyle ya da böyle ayakta.
Anadolu engin müzik denizi
Sosyal medyadan bir çağrı yaptınız ve Cem Yılmaz destek vermek istediğini söyledi. Kendisiyle görüşme fırsatınız oldu mu? Hangi konularda kendisinden yardım istersiniz?
Sosyal medyada özellikle Cem Yılmaz’ın paylaşımı sayesinde çalışmalarım ülke çapında duyulmaya başlandı. Kendisinin bu desteği çok büyük kıymet sağladı. Artık şu süreçten sonra özellikle Türkiye’de halk müziğinin daha geniş bir bakış açısı kazanacağını ve gençler tarafından ilgi göreceğini düşünüyorum.
Sosyal medyada nasıl tepkiler alıyorsunuz?
Sosyal medya üzerinden çok güzel ve yoğun tepkiler alıyorum. Her ne kadar sanal bir ortam olsa da çalışmalarımın insanlara erişebilir hale gelmesi beni çok mutlu ediyor. Bundan sonra çok daha yoğun ve itinayla çalışıp daha çok köye giderek, yapacağım bu kayıtları tüm insanlarla paylaşmaya devam etmek istiyorum.
Anadolu’da karşılaştığınız halk müziğiyle ilgili neler söylemek istersiniz?
Anadolu benim için engin bir müzik denizi. Nereye gidersem gideyim Anadolu’nun eşsiz müziğinin sularında kayboluyorum. Ayrıca dünyada eşsiz bir müzik çeşitliliğine ve müzik kültürüne sahibiz. Kıymetini tüm Türkiye olarak bilmemiz lazım.
MÜZİK İNSANLARIN ORTAK PAYDASI
Gittiğiniz yörelerde görünce şaşırdığınız bir çalgı çeşidi oldu mu? Anadolu’da hangi çalgı aletleri yaygın?
Delbek, def, üçtelli, sipsi, kemane, ıklığ gibi derin çalgılar halen sıklıkla çalınıyor. Her ne kadar unutulmaya yüz tutmuş sanılsa da köylerde bu ve benzeri çalgılar yoğunca çalınmaya devam ediyor.
Sizce yörelerin müzikte buluştuğu ortak nokta nedir?
Yöresi, dili, çalgısı ne olursa olsun, her yöre müziğin ortak paydasında birleşiyor.