Önümüzü kesmek isteyen çok oldu

ERÇİN DAĞ EYSEN

ercin.dag@aksam.com.tr

Dizi ve sinema sektörünün özgün isimleri Ahmet Kural ve Murat Cemcir’in merakla beklenen yeni filmi ‘Çalgı Çengi İkimiz’ vizyona girdi. İlk filmde gişede 59 bin kişiye ulaşan ikili, bu kez iddialı konuştu: “Yaptıklarımızın içinde en iyisi… Her sahnede insanları güldüreceğiz.” 

Nasıl bir heyecan içerisindesiniz? Gişe konusunda korkularınız ya da kaygılarınız var mı?

Ahmet Kural: Heyecan her zamanki gibi var ama kaygı kesinlikle yok. Tek derdimiz insanlar gülsün. Şimdi buna çok ihtiyacımız var. Çok güzel bir film yaptık ve ona çok güveniyoruz. Yaptıklarımızın içerisinde en komiği diyebiliriz. İnsanları her sahnede güldüreceğiz. 

‘Çalgı Çengi’ ilk filminde 59 bin kişi tarafından izlenmişti. Bu sefer ne kadar bir gişe bekliyorsunuz?

Murat Cemcir: 60 bin olsun, bizim olsun (gülüyor). Bizim köy 25 haneli olup 170 kişiydi. Bin kişi gerçekten yüksek bir rakam. 4 köy bir araya gelse bin kişi falan yapıyor. 

Ahmet: Zaten biz filmi dört köye yaptık (gülüyor). 

Murat: Şaka bir yana daha çok insan izlesin diye film yapıyoruz. Yoksa diğer türlü başka bir sinema yapardık. 

Bu filmin ilkinden farkı nedir?

Murat: Bir kere ilk film, aileyle izlenecek bir film olmadığını düşünüyorum. ‘Çalgı Çengi İkimizde’ tamamen aileyle oturup izleyebileceğiniz bir yapım oldu. 

ESAS DERDİMİZ HALK KOMEDİSİ 

Sürekli olarak güldürmek üzerinizde baskı yaratıyor mu?

Murat: İlk filmde kimsenin bizden bir beklentisi yoktu. Beklentileri olmadığı için de çok güldüler. Üzerimizde şöyle bir baskı var. İnsanlar size bakar bakmaz gülmeye başlıyorlar. ‘Merhaba’ demeden bile… Dolayısıyla daha hiçbir şey konuşmadan gülüyorsa insanlar size, güldürmek zorundasınız. Öyle bir zorunluluğunuz var. O biraz yorucu ama o yoruculukta bizi mutlu ediyor. 

Ahmet: İyice sorumluluk bilinci arttı. Biz zaten istediğimiz işi yaptığımız için amacımız güldürmek olduğu için hiçbir 

baskı üzerimizde hissetmiyoruz. Tam tersi daha iyisini yapmak, daha komiğini yapmak için uğraşıyoruz. 

Murat: Bizim esas derdimiz Kemal Sunal, Zeki Alasya, Metin Akpınar ve Arzu Film’in yaptığı gibi halk komedisi tarzında filmler yapmak. O yüzden bu da bizi halkımızı daha iyi tanımaya itiyor.

İnsanları güldürmeyi çok iyi başarıyorsunuz, peki ağlatma konusunda başarılı olabilir misiniz?

Ahmet: Dram birkaç kez yaptık ama içimiz kıyıldı. Beceremediğimizden değil ama Selçuk Aydemir çekerken bile sıkıldı. O yüzden eğlenmemiz gerektiğini düşünüyoruz.  

Murat: Biz Selçuk Aydemir’in bütün işlerin de olduğu gibi esasında Oğuz Atay’ın yaptığı ‘Tutunamayanlar’ edebiyatının sinemada komiğini yapıyoruz. Biz de tutunamayan, hep başarısız olan ama ne olursa olsun bunun altında ezilmeyip bununla mücadele eden olsun, kaybetsek de biz iyi insanlarız diyor ‘Çalgı Çengi 1’de Selçuk. Hayatımızın sonuna kadar kaybedeceğiz diyor. Kaybedeceğini bilerek adam kaybediyor bu önemli bir şey. 

BİRBİRİMİZİ KANDIRAMAYIZ 

Uzun zamandır Selçuk Aydemir’le çalışıyorsunuz. Başka bir kalemin yapımında sizleri görebilir miyiz?

Ahmet: Başka projeye sıcak bakarım. 

Murat: Aynı şekilde geliyor birçok şey. Birincisi Selçuk çok iyi yazar. İkincisi çok iyi yönetmen üçüncüsü de çok komik adam. Bunların hepsi olduğu zaman bir gidip karakter yaratmak var, bir gidip eğlenmek var. Mesela bir hastaneye gittiğimiz zaman tanıdık hemşire nasıl arıyorsak aynı şekilde de tanıdık yönetmen var. İyi de arkadaşız.

Çok iyi oyuncularsınız. Gündelik hayatınızda da iyi oynar mısınız? 

Murat: Birbirimizi kandıramayız. Birimiz kaşını kaldırdığı zaman ne düşündüğünü bildiğimiz için birbirimize oynayamıyoruz. O da bizi dürüstlüğe itti. Selçuk da dâhil birbirimize yalan söyleyemiyoruz. 

Ego savaşları oluyor mu?

Murat: Bizde lego savaşları oluyor. 

Ahmet: Artık birbirimizi çok iyi tanıdığımız ve ağabey- kardeş gibi olduğumuz için egoyu bir ara yaptık ve bıraktık. 

Murat: Hiç sınanmadığınız şeylerle sınandığınızda kişilikli olduğunuzu düşünürsünüz. Zaman sonra anlarsınız ki kişilik sınanmadığınız şeylerde sınandığınızda nasıl üstünden çıktığınızda, geçtiğinizde ortaya çıkan şeylerin tümüymüş. Bunu da işte yeni gördüğümüz için daha düzgün insanlar yaptı bizi. 

ŞÖHRET İYİ BİR DUYGU DEĞİL 

Şöhret nasıl bir duygu? 

Ahmet: Çok iyi bir duygu değil. Hakikaten aradığınız şey bu değil. Şöhret olduğunuz zaman birçok şeyi kaybediyorsunuz ya da kaybetmek zorunda kalıyorsunuz. 

Murat: ‘Ne kadar ünlüyüm’ duygusu geldiğinde sütlü hikayeler yaşıyorum. Mesela Selçuk Aydemir’in ofisine gittiğimde oradaki güvenlik görevlileri sürekli değiştiği için ismimi soruyorlardı. Geçen sefer gittiğimde tatlı bir kadın vardı. Beni gördüğüne çok sevindiğini söyledi. Tanıdığını anlayınca ismimi sormayacağını düşündüm. Fakat beni Ahmet ile karıştırdığı için maalesef sordu. 

Ahmet: Bizim ilk ‘Çalgı Çengi’ çıktığı zaman benim resmimin üzerinde Murat, Murat’in resminde ise Ahmet yazıyordu. İnsanlar beni iki sene Murat Cemcir olarak tanıdı. 

Murat: Mesela çocukluğumuzda Zeki Alasya ile Metin Akpınar’ı karıştırırdım. 

Siz de artık bir Zeki- Metin olma yolunda gidiyorsunuz…

Ahmet: Biz onlar gibi olamayız. Onlar çok bambaşka insanlar. Onlara o zaman verilen değer ve görülen değer daha başkaymış. O dönem oyuncular ve şöhretler az olduğu için şimdi bence daha sıradan. 

Peki, bundan sonra ayrı çalışır mısınız? 

Ahmet: Çalışabiliriz. Sadece mutlu olduğumuz işi yapıyoruz. 

Murat: Önemli olan arkadaş ve kardeş olabilmek. Biz birbirimizle çalışmayı tercihen yapıyoruz çünkü çok eğleniyoruz. Gün gelir eğlenemeyiz. O zaman da çalışmayız. 

İNANÇSIZ İNSANLARA DAYANAMIYORUM 

Enerjinizi neler aşağıya çeker? 

Murat: İnançsızlık. Dini bir inançsızlıktan bahsetmiyorum en başta kendisine inanmıyorsa, memleketine, becerebileceğine inanmıyorsa, yani inançsız birini gördüğüm zaman dayanamıyorum. 

Ahmet: İnançsızlığın yanı sıra yalan ve kaypaklığa dayanamıyorum. 

BİZİMLE HÂLÂ UĞRAŞIYORLAR

Oyunculuk serüveninizde önünüzü kesmek isteyenler oldu mu? 

Ahmet: Çok oldu. ‘İşler Güçler’ dizisinde her şeyi anlattık. Bugüne kadar başımıza çok kötü şeyler geldi. Şimdi burada anlatıp insanları rencide etmenin bir anlamı yok. Bir daha ‘İşler Güçler’ yaparsak bunları izleyiciye aktarabiliriz.  

Murat: Hâlâ uğraşıyorlar. ‘İşler Güçler’den önce ‘Çalgı Çengi’yi çekmişiz. 59 bin seyirci yapmışız. Allah hepsinden razı olsun. Artık ne anlattılarsa bizi buralara kadar getirdiler. Kapı kapı çok iyi gezmişler. 

KADINLAR ÇOK BİLİNMEYENLİ DENKLEM 

Özel hayatınızda durumlar nasıl? Mutlu musunuz? 

Ahmet Kural: Çok kötü. 

Murat: İlişki durumu karışık

Kadınları çözemediniz mi?

Ahmet: Asıl çözdüğüm için olmadı. En kısa zamanda bizde nasibimizi bekliyoruz. 

Murat: İşte ben iki bilinmeyenli denkleme çalıştım. Kadın çok bilinmeyenli denklenmiş. Çözemiyorum. 

Ahmet: Ya da biz kafaları karıştırıyor olabilir miyiz? Hata bizde olamaz mı? Hep kadınları kötülüyorsun Murat? 

Murat: Ben kötülemedim. Ben denklemleri seviyorum ama çözemiyorum. Sorunum bu.