Mutantların serüveninde son perde!

Başak Bıçak
basakbicak@gmail.com

Süper kahraman filmleri dur durak bilmiyor! Neredeyse her hafta bir çizgi roman uyarlamasıyla karşılaştığımız bahar aylarının son mahsulü X Men serisi… Kostümlü kahramanlardan sıkılanlar için de İyi Adamlar ve dünya sinemasından pek çok film, seyircisini bekliyor…

X Men: Apocalypse

Çizgi roman uyarlamalarına doymayan Hollywood, Marvel evreninin son filmiyle huzurlarımızda… Bryan Singer’ın, 2000 yılında başlattığı X Men furyası, 2011 yılında Matthew Vaughn’ın yönetiminde çekilen prequel seriyle devam ediyor. Yine bir Bryan Singer projesi olan X Men: Apocalypse, daha önce Küba Füze Krizi ve Soğuk Savaş ekseninde izlediğimiz süreci bu kez 80’lerde, Soğuk Savaş’ın bitişine yakın bir zaman diliminde işliyor. Çizgi roman uyarlamalarında sıkça karşılaştığımız bir biçimde, X Men evreninde değişiklikler yaparak ilk mutantın ortaya çıkışını Eski Mısır’a değin götüren film, Apocalypse’in 80’li yıllardaki uyanışını ve insanlığı yok etmek için tüm mutantların özelliklerini kendisinde toplamasını hikâyeleştiriyor. X Men’in, Marvel’ın bir diğer süper kahraman takımı Yenilmezler (Avengers) kadar görkemli olduğunu söylemek zor fakat eğlenceli anlatımı ve bilhassa Quicksilver’ın (Evan Peters) aksiyona müdahil olduğu sekans için görülmeye değer…

İyi Adamlar

Cehennem Silahı filmlerinin senaristi Shane Black, Kiss Kiss Bang Bang (2005) ve Demir Adam’dan (2013) sonra üçüncü uzun metraj filmiyle yeniden yönetmen koltuğunda… Russell Crowe ve Ryan Reynolds ikilisini bir araya getiren film, 70’li yılların Los Angeles’ında geçen bir dizi cinayet üzerine yoğunlaşıyor. Film, iki özel dedektif olan Jackson Healy (Russell Crowe) ve Holland March’ın (Ryan Gosling) aynı olayı çözmek üzere tesadüfen bir araya gelmeleriyle yaşadıkları trajikomik olaylar çevresinde dönüyor. Dedektiflik macerası barındıran öyküsünü seyircisini yormadan, hatta fazlasıyla güldürerek anlatan İyi Adamlar (The Nice Guys), sinemada keyifli vakit geçirmek için ideal bir film.

Annemle Geçen Yaz

Brezilya sinemasından Anna Muylaert’in trajikomik hikâyesi Annemle Geçen Yaz (The Second Mother), yıllardır aynı evde yatılı hizmetçi olarak çalışan bir kadının, genç yaştaki kızının yanına gelişiyle çalıştığı evde değişen dengeleri ele alıyor. 

Alamet-i Kıyamet

Cadde ve Mezuniyet filmlerinden sonra Mihrez Cin Padişahı ile korku türüne geçiş yapan Doğa Can Anafarta’nın son filmi Alamet-i Kıyamet, 1999 yılında kıyamet alametlerinin arttığı bir dönemde hamile olan Elif’le, yaşadığı apartman sakinleri arasında geçen gerilim dolu olayları merkezine taşıyor. Filmin başrolünde ise Büşra Çubukçuoğlu yer alıyor.

Başımın Belası 

Başrollerinde Jason Sudeikis ve Rebecca Hall’u izlediğimiz Başımın Belası (Tumbledown), akademisyen Andrew’un, müzisyen Hunter Miles’ın biyografisini araştırmak üzere eşinin yaşadığı kasabaya gitmesi ancak eşi Hannah’nın konu hakkında bilgi vermek istememesiyle gelişen olayları konu ediniyor. Film, yönetmen Sean Mewshaw’un ilk uzun metrajı…

7. Gün

Singapurlu yönetmen Kelvin Tong’un son uzun metraj filmi 7. Gün (The Offering), gazeteci Jamie’nin, kız kardeşinin ölümünden sonra aldığı enteresan mailleri ve kendi kızının giderek tuhaflaşan davranışlarını araştırmaya başlamasıyla açığa çıkan korkunç gerçeğin üzerine kuruluyor. 

Yakışıklı Rocky

John Wick’in Bollywood uyarlaması Yakışıklı Rocky (Rocky Handsome), Nishikant Kamat yönetmenliğinde çekilen bir Hint aksiyon filmi. Goa’da, işlettiği emanetçi dükkânıyla mütevazı bir hayat süren Rocky lakaplı Kabir Ahlawat’ın hikâyesine odaklanan filmin başrollerinde ise John Abraham, Diya Chalwad ve Shruti Haasan gibi isimler var.

MisafirMehmet 

Eryılmaz’ın, Hazan Mevsimi – Bir Panayır Hikâyesi’nden sonraki ikinci uzun metrajı Misafir, yıllar önce baba evinden 

kovulan bir kadının, annesinin ölüm döşeğinde olduğu haberiyle eve geri dönüşünü anlatıyor.