Mücevher tasarımcısı aynı zamanda Liondiamond markasının kurucusu Öznur Yakın, yaptığı başarılı projelerle bu sıralar adından sıkça söz ettiriyor. Yakın’la buluştuk. Hem markayı hem de Öznur Hanım’ı yakından tanıdık.
Öznur Yakın’ı sosyal sorumluluk projeleri ve mücevher markasıyla tanıyorum. En son yaptığı sosyal sorumluluk projesiyle harikalar yaratan bu kadını yakından tanımak istedim. Öznur Hanım, içi dışı bir, dört çocuğu olmasına rağmen fit, aynı zamanda başarılı bir işkadını. Erken yaşta başlayan bir serüven onun ki… Önce tekstil alanında adından söz ettiren markalarının tedarikçisiydi. Sağlam ve her biri başarılı kadrosuyla üretimde ve sektörde güçlü ithalat payı söz konusuydu. Evlendikten kısa bir süre sonra hamilelik nedeniyle iş hayatına ara verdi… Çok geçmeden piyasaya dönüş yaptı fakat dönüşü çok başka oldu. Yarattığı mücevher markasıyla başarısını bir kez daha kanıtlayan Yakın, sevilen markasıyla popüler oldu...
Lion Diamond markanızı son günlerde çok sık duyar olduk. Markanızı biraz tanıyalım mı?
Yeni heyecanım mücevher markam Lion Diamond, 2012 yılında kurduğumuz genç ve dinamik bir marka… Aslında mütevazı olan hayat görüşümü maalesef burada sürdüremiyorum (gülüyor). Gerçekten çok başarılı mücevherlere imza atan bir ekip ruhu var dolayısıyla bu enerji, ürettiğimiz her bir mücevhere yansıyor…
İşin üretiminde de var mısınız?
Tabii ki her aşamasını takip ediyorum. Son derece özenle hazırlanan butik tasarımlar yapıyoruz… Taş kalitemiz dünya standartlarındaki kalitelerde. Üretimdeki ustalarımız işinin ehli ve sevdalısı. Detaylar ince işçilikler uzun süren atölye çalışmaları bizim markamızın vazgeçilmezi. Böyle olunca aslında ürünümüzü anlatmaya çok da gerek kalmıyor.. Kendi kendini ifade edip sahibine gidiyor (gülüyor).
Takı tarzınızı nasıl tanımlıyorsunuz?
Yukarıda da bahsettiğim gibi ruhu yansıtan bir ayrıntı olduğu için takdir edersiniz ki benim gibi neşeli bir insanın takıları da cıvıl cıvıl olur. Günlük yaşantım da kıyafetlerime ve programlarıma uygun olarak rose, gold ve maden üzerine renkli değerli taşların hâkim olduğu gösterişli iri küpeler, çoklu bileklikler, uzun sallantılı kolyeler ve vazgeçilmezim olan alyansım hep benimle.
Bu sene nasıl bir koleksiyon hazırladınız?
Lion Diamond çok güçlü bir tasarım ekibine sahip. Hâl böyle olunca keyifli koleksiyonlar hazırlıyoruz. Bahar koleksiyonumuz, safirin tüm soft tonlarını dâhil edip renkli madenler kullanarak, özel ve ince işçiliklerle hazırladık. En çok dikkat ettiğimiz ayrıntı; el işçiliği ve montürler. Ayrıca kusursuz mıhlama sanatı ve değerli taşlar.
Başarınızı nasıl tanımlıyorsunuz?
Konuşmamız başında da söylemiştim size mütevazı bir hayat görüşüm vardır. Fakat çalışmadan ve bedel ödemeden herhangi bir işte başarıya ulaşılamayacağını düşünüyorum.
Koleksiyonlarınızı müşterilerinizle nasıl buluşturuyorsunuz?
Yeni butik mağazamızın yeri, Nuruosmaniye’ de muhteşem bir İstanbul manzarasıyla taçlandı... Enerjisi bu anlamda son derece yüksek bir mekân. Gelen misafirlerimizden aldığımız olumlu tepki ve övgüler bizi daha da heyecanlandırıyor. Amacımız servisini yaptığımız lüksü, sağladığımız konfor ve hizmetle birleştirmekti öyle de oldu. Bizim için önemi büyük, çünkü bu bizim mağazalaşma sürecimizin ilk adımı. Aynı zamanda yurt içinde, yurt dışında, özel mekânlarda hatta kendi evlerinde kişiye özel servisler yaparak mücevherlerimizi ulaştırabiliyoruz.
TİCARET VAZGEÇİLMEZİM
Küçükken de takılara merakınız var mıydı?
Elbette, her kız çocuğu gibi… Çocukluğumdan beri görsel yönüm çok kuvvetli oldu. Annem her zaman anlatır; hem kıyafetlerim hem de toka ve takılarıma çok hassas davranırmışım. Yılların ilerlemesiyle gördüm ki; aslında hayatımda değişen hiçbir şey olmamış. Aynı hassasiyeti, şu an üretimini yaptığımız mücevherlerimiz de ve kendi sosyal hayatımda da yaşıyorum.
Küçükken ne olmak isterdiniz?
Aslın da mesleki bir tercihim yoktu. Fakat oynadığımız oyunlar da dahi takım liderliğini ben alırdım. Yönetici merakım olduğunun göstergesiydi bence. Yıllar içinde erken yaşta başlayan iş tecrübelerimle bunu sabitlemiş oldum. Ticaret hayatı benim vazgeçilmezim.
HEPSİ KENDİNE ÖZGÜ
Elbette, her biri kendine has öyküsüyle dünyaya geliyor. Koleksiyonlarımız her bir parçası bizim bebeklerimiz gibi dolayısıyla hepsinin kendine özgü bir ruhu var.Birçok sosyal sorumlulukprojesinde görüyoruz sizi.
En son Şişli Etfal Hastanesi Onkoloji Bölümü’nü yenilemek için bir proje gerçekleştirdiniz. Biraz anlatır mısınız?
Her işkadınının bireysel ya da markası için yaptığı tüm projelere böyle anlamlar yüklemesi gerektiğini düşünüyorum. Çünkü o zaman yaptığınız işten daha fazla keyif alıyorsunuz. Böyle projeler sayesinde uzanması gereken bir el olmalıyız…