MERVE YILMAZ ORUÇ / merve.oruc@aksam.com.tr
Aşk şarkılarının tanınan ismi "İspanyol diva" olarak sözlere başlasam kimden bahsettiğimi pek çok kişi tahmin edebilir sanırım. Türk dinleyicisi ile arasında çok özel bir bağ olan ve her fırsatta "İstanbul'a aşığım... Burası benim ikinci evim." diyen Monica Molina, 16 Ekim Pazar günü AKM Opera Salonu'nda 20.00'de müzikseverlerin karşısında olacak. Beyoğlu Kültür Yolu Festivali kapsamında AKM'de konser vereceği için gururlu ve mutlu olduğunu dile getiren Molina, konser öncesi sorularımızı yanıtladı. Sanatçı bir aileden gelen, her albümü ile İspanya'da platin satış statüsüne ulaşan Molina, bir parça melankolik, bir parça umut dolu ama her zaman romantik sesi ve kendine özgü vokali ile karşınızda olacak.
MÜZİK ŞİFA VEREN BİR NİMET GİBİ
Sanatçı bir aileden geliyorsunuz. Babanız Antonio Molina çok kıymetli bir sanatçı. Bu, müzik yaşamınıza nasıl yansıdı?
Müziğin her gün var olduğu bir evde yaşamak kaçınılmaz olarak müzik hayatımda büyük etki yarattı. Müzikle her zaman çok yoğun ve derin bir ilişkim oldu. Müzik ruhun gıdasıdır derler ya bende de durum aynen böyle. Babam hem insan hem de sanatçı olarak çok iyi bir rol modeldi. Alçakgönüllülüğü ve işine sevgisi bana her zaman örnek oldu. Maalesef ben kendimi müziğe adamaya başlamadan çok önce aramızdan ayrıldı.
Müzik ya da oyunculuk dışında başka bir iş ile uğraşmak istediniz mi?
Şarkı söylemekten başka birçok şey yapıyorum. Ama müzik bir anda dünyamı doldurdu. İlk görüşte aşktı benim için.
Çıkardığınız her albüm ilgiyle takip ediliyor. Neden insanlar sizin müziğinizi, şarkılarınızı bu kadar seviyor?
Müzik, söylendiği dilden bağımsız olarak hepimizin anladığı evrensel bir dildir. Çok daha fazlasıdır, sizi en derinlerinize götüren bir yolculuktur. Şifa veren bir nimet gibi. Dinleyici ile bu özel bağı kurabildiğinizde ortaya büyülü bir şey çıkıyor. Karşılıklı saygı ve sevgi ile farklı bir enerji, ilişki oluşuyor.
Eserlerinizde İspanyol müziğinin özünü de görüyoruz. Siz müziğinizi nasıl ifade edersiniz?
Her zaman asi bir sanatçıydım. Beni mutlu eden ve inandığım müziği yapıyorum. Şarkılarım zamansızdır, son kullanma tarihleri yoktur. Beni dinleyen insanlara ulaşmanın bildiğim tek yolu, dürüst ve şeffaf olmak. Müziğimi tanımlamaya gelince, cevaplaması en zor soru bu sanırım. Şarkılarımın her biri başlı başına bir dünya, hiçbir şeyi etiketleyemiyorum, kendimi bir üslupta kategorize edemiyorum, ona bir isim veremiyorum. Bir Akdeniz aroması gibi.
SANATÇI SAHNEDE ŞEFFAF OLUR
"Aşk şarkıları ile bilinen İspanyol diva" olarak lanse ediyorlar sizi. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Aşk denildiğinde siz ne hissediyorsunuz?
Bana verilen bu unvan beni çok gururlandırdı. (gülüyor) Ama hak edip etmediğimi bilmiyorum! Aşk, "mükemmellik" duygusudur. Aşkın her şeyi değiştirme gücü var. Onsuz hiçbir şeyin anlamı yok. Keşke yaptığımız her şeyde daha fazla yer alsaydı ama o zaman elbette başka bir dünyada yaşardık.
Sizi daha önce sahnede izlemiş biri olarak şunu söylemek istiyorum ki bazen coşkulu bazen romantik insanı alıp götüren bir enerjiniz var. Şarkı söylerken ne hissediyorsunuz?
Sahnede sanatçı camdan yapılmıştır, şeffaftır. Her şey görünürdedir, gözlerinizin göremediği bile. En duygusal an ve yaptığım şeyi ne kadar sevdiğimi fark ettiğim an sahnede olduğum zaman.
Sahnede insanları İspanyol kültürüyle de tanıştırıyorsunuz. Bir sanatçının amaçlarından biri kendi kültürünü anlatmak mı olmalı? Yoksa sadece insanları eğlendirmek için mi şarkılar söylüyorsunuz?
Elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum ve söylediklerimi mümkün olduğunca dürüstçe söylüyorum. İstediğim şey, seyircinin pozitif ve güzel bir enerjiyle ayrılması. Her birinin kültürü genlerimizde, geçmişimizde, kendi tarihimizde var.
Yeni bir albüm hazırlığı var mı?
Evet, şimdilerde bir sonraki çalışmamın kaydını bitiriyoruz. Çok yakında duyulmaya başlanacak.
Oyuncu olarak da birçok yapımda gördük sizi. Bundan sonraki süreçte yeni bir yapımda da görecek miyiz sizi?
Daha çok şarkı söylemeyi tercih ediyorum.
Oyunculuk ve müzik.. Hangisinden daha çok keyif alıyorsunuz?
Müzik performanstır. Ben de bunu seçtim. Sadece formu değiştirdim.
TÜRKİYE'DE BÜYÜK BİR MÜZİK ZENGİNLİĞİ VAR
Uzun yıllardır Türkiye'de konserler veriyorsunuz. Türkiye, özellikle İstanbul size nasıl hissettiriyor?
Bu şehre ve insanlarına büyük bir sevgi duyuyorum. Bana müzik ile ilgili olarak çok unutulmaz anlar yaşattı. Güzelliğinden, tarihinden, büyüklüğünden bahsetmiyorum bile. Şehrin herhangi bir yerinde yürüyüş yaparken hissettiklerimi anlatacak kelime yok. İstanbul'a aşığım. Ailemle de çok sık gelirim. Burada her zaman mutluyum ve kendimi evimde gibi hissediyorum.
Buradaki müzikseverlerle aranızda güçlü bir bağ var. Sahneye çıktığınız anda nasıl bir enerji alıyorsunuz?
Çok özel bir müzikal duyarlılığa sahip, ne dinlediğini bilen ve çok saygılı bir dinleyici kitlesi var burada. Daha önce hiç bu kadar sevildiğimi hissetmemiştim. Bunca yıl sonra bu saygıyı ve bağlılığı yaşamak ve hissetmek heyecan verici.
Peki Türkçe şarkılar dinler misiniz? Takip ettiğiniz sanatçılar var mı?
Birçok harika Türk arkadaşım var; bazıları benim için kardeş gibi, kendi ailem gibi. Ayrıca beni müzik ile ilgili sürekli olarak güncel tutuyorlar. Normalde tanımamın zor olacağı bazı sanatçılara bu şekilde erişebiliyorum. Bildiğiniz gibi, en iyi olan her zaman en çok oynanan veya satılan değildir. Bu anlamda sanatsal olarak Türkiye'de büyük bir müzik zenginliği var. Ve elbette aynı zamanda harika müzisyenler de. Türkçe şarkı söyledim ve bunu tekrar yapmak istiyorum. Çok güzel anılarım olan bir deneyim olmuştu. Türkçe'nin sesini ve müzikalitesini seviyorum.
16 Ekim'de Beyoğlu Kültür Yolu Festivali kapsamında AKM'de sahne alacaksınız. Festival ve konser hakkında neler söylemek istersiniz?
Beyoğlu Kültür Yolu Festivali'ne dahil olmaktan büyük onur ve mutluluk duyuyorum. AKM harika. Konser, yeni projemden bazı şarkıların da yer aldığı önceki albümlerimde bir gezinti olacak. Tüm sevenlerimi kollarımı açarak ve tüm sevgimle 16 Ekim'de konserime bekliyorum.