Milletin kahramanlarına mektuplar gönderildi

15 Temmuz Derneği, hain darbe girişiminin 5. yılında hem şehitlere olan özlemin, minnetin ifade edileceği mektupların yer aldığı hem de kahramanlarımız hakkında en doğru biyografilerin kayda geçirildiği 251/15 Temmuz Şehitlerine Mektuplar kitabını yayınladı.

MERVE YILMAZ ORUÇ / merve.oruc@aksam.com.tr

15 Temmuz Derneği bu yıl çok kısa ve oldukça geniş yelpazede anma etkinliklerine imza attı. Hain darbe girişiminin beşinci yılına özel hayata geçirilen projelerden biri de 251/15 Temmuz Şehitlerine Mektuplar kitabı oldu.

Bugüne dek şehitlerimizle ilgili yayınlanan pek çok kitap oldu. 15 Temmuz'la ilgili bir literatür oluşmaya başladı. Ancak sözkonusu çalışmalarda şehitlerle ilgili pek çok bilgi yanlışı dikkati çekiyordu. Özellikle biyografilerdeki bilgi yanlışlarını gidermek üzere harekete geçen 15 Temmuz Derneği, hem şehitlere olan özlemin, minnetin ifade edileceği mektupların yer aldığı hem de en doğru biyografilerin kayda geçirildiği kitabı hazırladı. Editörlüğünü Gülcan Tezcan'ın üstlendiği çalışmada her şehide birer mektup yazıldı. Mektuplarla birlikte şehitlerin künye bilgileri de yer aldı.

Şehitlerin birçoğuna aileleri, bir kısmına da farklı yaş ve meslek gruplarından isimler duygu dolu mektuplarla seslendi. Bir kısmı edebiyatçılar tarafından kaleme alındı mektupların. Ama yazarların çoğu 251 şehit gibi farklı yaş grupları, sosyal çevre ve mesleklerden isimler.

Mektup yazarları arasında medya ve sanat dünyasından Nedim Şener, Mustafa Kartoğlu, Ufuk Uras, Yasin Aktay, Ersoy Dede, Hakkı Öcal, Ertuğrul Başer, Hayati İnanç, Ardan Zentürk, Hasan Öztürk, Bahadır Yenişehirlioğlu, Hasan Kaçan, Ali Nuri Türkoğlu gibi isimler de bulunuyor.

Kitabın editör yazısında "İstedik ki 251 şehide aile fertleri, onlara özlem duyan anneleri, kardeşleri, arkadaşları ya da onları hiç tanımamış, ömründe bir kez bile karşılaşmamış olanlar onlara minnetini, hayranlığını, dualarını ve vefasını dile getirsinler..." deniliyor.

Mektupların yazım süreci ile ilgili de şu notlar dikkat çekiyor: "Bir şehide mektup yazma fikri bile pek çoğunu gözyaşlarına boğdu eline kalem alanların. Kimi yazıp yazıp sildi, kifayetsiz buldu kelimelerini yüreğinden geçenleri ifade etmeye. Ama hep büyük bir hayranlık ve şükran duygusu sinmiş halde ulaştı bize mektuplar... Gıpta eden ne çok o gece kutlu makama erişenlere...15 Temmuz ruhunu taşıyan, o gece sokağa çıkan, direnişe katılan ama şehit olamadığı için üzüntü duyanların şehitlere olan muhabbet, minnet ve hayranlıklarını ifade edişleri bu millette bağımsızlık ateşinin hiç sönmeyeceğinin de en güçlü delili. Ve o gece yaşananlar zaman geçse de herkesin hafızasında dün gibi, taptaze. O yüzden şehitlere hitap ederken bu kadar heyecan yüklü bütün satırlarda."

Kıymetli şehidim,

Bir insan; canından, cananından, eşinden, gözünün nuru çocuklarından nasıl vazgeçer de ateşe atar kendini? Ki o ateş İbrahim aleyhisselamın atıldığı ateş gibi gül bahçesine dönüştü sizler için.

Emine Mehtap Ceylan

Can evlat,

Şehitlerin hep diri olduğunu bilmenin inancıyla, beni duyduğuna, mektubumu okuyacak ve beni anlayacak olmana duyduğum katıksız inançla yazıyorum sana.

Zeynep Satı Yalçın

Kardeşim,

Bir anadan bir babadan doğan mıdır sadece kardeş? Aynı vatan için aynı anda kıyama duranlara ne demeliyiz o hâlde? 15 Temmuz gecesi tanımı yeniden yapılan benzersiz bir kardeşliğin parçasıyız biz.

Hilal Turan

Sevgili Uhud Kadir,

Eğer yaşasaydın o çok istediğin Kara Harp Okulu'nu tamamlayıp çiçeği burnunda bir astsubay olacaktın şimdi muhtemelen. Sınav sabahı ne heyecan yaşamıştın kimbilir? Ne çok hayal etmiştin kendini o üniformayla. Yaman bir asker olacaktın eminim...

Mustafa Kartoğlu