GÜLCAN TEZCAN / gulcantezcann@gmail.com
Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi, akademik başarılarının yanı sıra farklı alanlarda gerçekleştirdiği çalışmalarla da ülkenin önde gelen okullarından biri. Bu çalışmalardan biri de dört senedir uygulamakta olduğu Uluslararası Bakalorya programı. Araştıran ve sorgulayan bireyler yetiştirmeyi amaçlayan IB (Uluslararası Bakalorya) Diploma Programında öğrenciler yoğun bir müfredatla analitik ve eleştirel düşünmeyi öğrenirken, makale ve tez ödevleri doğrultusunda akademik yazma becerisi de kazanıyorlar. Programdan mezun olan öğrencilerin ödevleri ve bitirme tezleri Bellek adlı dergide yayımlanıyor. Bu sene dördüncüsü yayımlanan Bellek, öğrenci çalışmalarını içeren önemli bir arşiv değeri de taşıyor. IB programını, süreci ve Bellek’i okulun eğitim kadrosuna ve mezunlarına sorduk:
Neden IB programını tercih ettiniz?
Aybüke Büşra MUMCU: Tercih döneminde özel okulları gezerken öğrenmiştim IB sistemini. Eve gittiğimde detaylıca araştırdığımı hatırlıyorum. Sistem hakkında bilgi edindikçe bu sistemin hakiki bir şekilde eğitim almak için güzel bir yol olduğundan daha da emin oldum. Her disiplinden ders seçebilme hakkı, basit sayısal-sözel-eşit ayrımından daha cazipti ve eğitimi bütüncül olarak ele alma fırsatı veriyordu. Sadece akademik olarak değil sosyal açıdan da öğrenciyi sorumlu kılıyordu. Belli ödev ve aktiviteler öğrencinin yalnız “sınav dönemi odaklı” değil süreç odaklı olmasını sağlıyordu. Tüm bu artılar yanında uluslararası geçerliliğin işime yarayacağını düşündüğüm ve farklı şeyler denemeyi sevdiğim için IB'yi tercih ettim.
Kevser Betül KURAR: Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesinde hazırlık sınıfını bitirdiğimde üniversiteye kolaylıkla girmek için büyük oranda sınava odaklanacağım ulusal müfredat ile üniversite mantığını yansıtan Uluslararası Bakalorya programına dâhil olmak arasında seçim yapmam gerekiyordu. IB’yi tercih ederek ikincisini seçmiş oldum. “IB learner profile”ın çekirdeğini oluşturan ödevlerin zorluğuna rağmen programın vadettiği kazanımlar, en çok da Türkçe dersinde okunacak eserler IB’nin ilk bakışta cezbedici olan taraflarıydı. Müfredattan farklı bir yolu deneyimleme imkânını geri çevirmeyerek konfor alanımın dışına çıkmak istedim ve kendimce birtakım riskler alarak IB programını okumayı seçtim. Bugün lisans eğitiminin ilk dönemini bitirmiş bir IB mezunu olarak bana kattıklarını daha net bir şekilde görebiliyor ve vazgeçmek zorunda kaldığım şeylere rağmen iyi ki IB öğrencisi olmuşum diyebiliyorum.
Zeynep Elif DEMİREL: Bu program, lisenin son iki senesine, insanın çocukluktan çıkıp yetişkinliğe adım attığı 17-18’li yaşlara tekabül ediyor. Bu geçiş sürecinde alınan eğitim, karakterin şekillenmesinde büyük rol oynamakta. Zihnimizin bin bir çeşit soruya cevap aradığı bu dönemde başta öğrenmeyi ve araştırmayı sevmemde yardımcı olacak, gerçek hayatın dinamikleri üzerine düşünmemi ve kendi fikirlerimi üretmemi sağlayacak bir programı tercih ettim ben de. Hayat boyu işime yarayacak kazanımlar istedim.
Mehmet Kağan ADIGÜZEL: Ulusal müfredatın -eğitim-öğretim alanında da öğrencilerin bilinçlendirilmesi anlamında da- sistemde gördüğüm boşluğu doldurmak için dört yıllık lise eğitiminin ilk iki senesi IGCSE, son iki senesi de IB programına katılmaya karar verdim.
Münibe Betül BİLGİÇ: IB programını, öğrenciyi "talebe" yaptığı, çok yönlü düşünmeye, kendini farklı alanlarda geliştirmeye yönelttiği için tercih ettim.
Fatma Büşra YAMAN: IB programı, Türk eğitim sisteminden farklı ve bilinmeyen bir yol olduğu için ilk başta ilgi çekiciydi. IB sadece dersler üzerine yoğunlaşan bir sistemden ziyade insanın kendisini bireysel, sosyal ve akademik açıdan da geliştirmesinin gerekli olduğu bir sistem. Bu sebeple programda öğrendiklerimin ileride akademinin dışında da hayatımın pek çok alanında yardımcı olacağını düşünerek IB programını seçtim.
İrem ULUSOY: Hayat sıradan olaylarla dolu. İnsan hayatına yön vermezse denizde birbirinin aynısı olan milyonlarca dalga gibi kaybolup gitmeye mahkûm. Dolayısıyla insan kendine yatırım yapmalı. Bunu yapmanın yüzlerce yolu var elbette, ben ise lise dönemimde bunu en iyi IB ile başarabileceğime inandım. Kendime, böylece insanlığa yatırım yapmak istedim.
IB programının temel kazanımlarından bahseder misiniz?
Mehmet Kağan ADIGÜZEL: IB programı size sadece üniversiteye giriş sınavında kullanacağınız formülleri vermez. IB programı size verilen formüllerin nasıl elde edildiğini, ne kadar güvenilir olduklarını, ne zaman kullanılamayacağını ve nasıl geliştirilebileceklerini gösterir. Nitekim bu formülleri -olması gerektiği gibi- hayatınızın her alanında kullanırsınız. Ders kazanımlarının dışında IB'nin bireysel kazanımları da var tabii: yapıcı eleştiri yapabilme, eleştirileri kişiselleştirmeden profesyonelliği sürdürebilme ve hataları kabullenip gelişmeyi sürdürme gibi.
Kevser Betül KURAR: Buraya edindiğim kazanımların hepsini listeleyip dışarıdan bakan bir göz için olayı gerçeküstü bir boyuta taşımak istemiyorum. Birkaç örnek vermek gerekirse şunları söyleyebilirim: Benim için en kıymetlisi, yaşananlara, etrafıma, kurduğum ilişkilere sadece kendi penceremden bakmamayı öğrenmiş olmaktır. Akademik boyutta tecrübe ettiğimiz analiz etme, çözümleme, üretici olma, anlama/öğrenme odaklı olma yetilerinin sosyal hayata nasıl yansıtmamız gerektiğini öğrendiğimizi de rahatça söyleyebilirim. Bir diğer temel kazanım ise kendi tercihlerim ve hocalardan aldığım geri bildirimler doğrultusunda bir yol oluşturabilme ve bu yolda ilerlerken karşılaştığım sorunlara kendi çözüm yollarımı geliştirebilme yetisini kazanmış olmaktır. Son olarak zaman yönetiminin önemini kavradığımı ve bu anlamda kendi çalışma yöntemlerimi bulduğumu söylemeliyim.
Münibe Betül BİLGİÇ: IB’nin en temel kazanımlarından biri öğrenmenin yanı sıra, bilgiyi işlemeyi ve üretmeyi öğretmesidir. Öğrenciyi çevresine duyarlı, algısı ve bilinci açık bir birey haline getirmek bir başka kazanımıdır.
Zeynep Elif DEMİREL: IB eğitimi, hayata anlam katacak bakış açılarının okul müfredatında beden bulmuş halidir. Yani esasında, bir usuldür. Hayata bakışımızı derinleştirmek, yaşarken de farkındalık sahibi, bilinçli bireyler olmamızı sağlar. Bu bakış açılarını kazandıran IB'nin kalbinde yatan TOK (Theory of Knowledge) dersidir. IB’de önemli olan aldığınız diğer tüm derslere ve CAS aktivitelerine TOK değerleri penceresinden bakabilmektir. TOK, bilginin kullanımı dışında, bilgiyi nasıl edindiğimiz, bilginin gelişim ve değişim süreçlerinden haberdar olmayı hedefler. Kartal Anadolu İmam-Hatip Lisesinde dâhil olduğumuz IB programında özellikle Türkçe, TITC (Turkey in the 20th century), Fizik, Kimya, Biyoloji ve İngilizce derslerinde “bilgi kuramı” bağlantısını görmüş olduk; çünkü bu derslerde hayatın sorunlarına nasıl bakacağını, nasıl çözümler üreteceğini tartışır, ödevlerde ve CAS aktivitelerinde de öğrendiklerini yaratıcılığını kullanarak uygulamaya geçirirsin. Bu sebeple anadil, tarih, bilim ve yabancı dil dersleri ve IB'nin imkân sunduğu diğer tüm dersler de içinde TOK değerleri bulundurmazlarsa IB dersi olmuş sayılmazlar; çünkü IB'nin nihai amacı, öğrenci bilgiye ulaşırken, sorgulamayı, araştırmayı ve üretmeyi içselleştirebilmesini sağlamaktır. Ayrıca IB, akademiye giriş niteliğinde olduğundan üniversite hayatında çok yarar sağlar. Üniversite hayatının olmazsa olmazları sunum yapma, makale yazma gibi alışkanlıkları kazanmak, erken yaşlarda bu becerilere sahip olmak üniversite öğrencisine zaman kazandırır. Ayrıca üniversitede bunları öğrenmek, lisede öğrenmek gibi olmayabilir. İki yıl süren IB eğitimi esnasında hocalarınızdan aldığınız geri bildirimler, etkin ve hızlı bir şekilde gerçekleşir. Dolayısıyla gelişiminiz için harcadığınız efor ölçüsünde, daha hızlı ilerleyebilir ve eksik taraflarınızın da daima farkında olursunuz.
Aybüke Büşra MUMCU: IB bir işi oldubittiye getirmeden yapmayı öğretiyor her şeyden önce. Süreci anlamlı kılıyor, sürecin önemli olduğunu gösteriyor, ezberin dışına çıkarıyor. IB mesela tüm bu derslerin çekirdeğindeki derslerden biri olan TOK'de (bilgi kuramı) bilgi edinimini ele almamızı, tüm öğrenme sürecinin nedenini nasılını konuşmamızı, düşünmemizi sağlıyor ya da biyoloji dersinde kürtaj gibi bir meselenin etik açıdan tartışılmasını sağlayabiliyor. Türkçe dersinde var olan teoriler, tezler vardığımız değil yola çıktığımız noktalar oluyor. İngilizce dersinde sadece vocab değil (grammar hiç değil) kültürel bir eğitim söz konusu oluyor. Kısaca tarih dediğimiz, ama aslında çok daha kapsamlı olan TITC'de bir olayı tarihsel tarafının yanı sıra ekonomik yahut sosyolojik boyutlarıyla da yorumlayabiliyoruz. Demek istediğim, tüm bu öğrendiklerimiz hayattan kopuk, hayali "akademik bilgi" alanında dolanıp duran şeyler değiller, üstten inme bilgi olarak kalmıyorlar. Hepsinin hayatın içinde, metin altında, yansımaları var. Bunları okuyup tartabilmek modern çağda önemli bir kazanım, IB de bunun için kapı aralıyor. Bir diğer kazanım da öğrencinin üretkenliğinin artırılması diyebilirim. Öğrenci sadece "alan" pozisyonunda olmaktan çıkıyor. Verilen ödevler doğrultusunda, öğrenci öğrendiklerini ve yaratıcılığını kullanarak bir sentez oluşturarak aktif olma fırsatı buluyor.
Fatma Büşra YAMAN: IB’nin en önemli kazanımlarından biri özellikle Türkçe, TOK ve TITC derslerinde kazanılan eleştirel düşünce tarzıdır. Diğer sayısal derslerin ve dil derslerinin de desteğiyle öğrencinin ufku genişler. IB, öğrenciye akademinin dışında da yapılacaklar olduğunu hatırlatması ve öğrencilerin daha da donanımlı birer birey olmalarına yardım etmesi açısından önemli. Zaman yönetimi ve disiplin de makalelerle uğraşırken ve iki farklı eğitim sistemini bir arada götürmeye çalışırken öğrenilen ve hayat boyu yardımcı olacak kazanımlardan. IB, güvende hissedilen bölgenin dışına çıkmaya teşvik eden bununla beraber riskleri de dengeli bir şekilde almayı öğreten bir program.
İrem ULUSOY: “Bulunduğu durumun farkında olmamak her durumdan daha kötüdür” demiş yazar. IB bulunduğum durumun, bulunduğumuz durumun, en önemlisi kendi’min farkına varmamı sağladı. Öğrenmeyi öğretti, bakış açısı kazandırdı. Beni sorgulamaya ve analitik düşünmeye teşvik etti. Bu program insanın içinde hiç sönmeyecek bir araştırma/öğrenme ateşi yakıyor. İnsanın hayatı boyunca ihtiyacı olan bu bir tutam heyecanı burada kazandım diyebilirim. “Küçük insanların büyük gururu olur” demiş Voltaire. Bunu ne için, kim için söylemiş bilemiyorum ama bunu şöyle yorumluyorum: Küçük insan benim, büyük gururum da IB okumak.
IB programında yerine getirmek zorunda olduğunuz bazı ödevler var. Bu ödevleri hazırlama/ yazma sürecinizden bahsedebilir misiniz?
İrem ULUSOY: Tabii olarak kazanımları büyük olanın zahmeti de çok olur. Dolayısıyla IB’nin de sancıları oldukça fazlaydı. En zorlu kısmı ödevlerdi. Bitmek bilmeyen, mükemmel bir şekilde hazırlamamız gereken çok sayıda ödevimiz vardı. Geceleri hiç uyumadan, gözlerimiz ağrıyana kadar bilgisayar başından kalkmadan, dışarıda olup biten birçok aktiviteye katılamadan hazırladığımız ödevler. Defalarca düzenleyerek yeni baştan yazdığımız, üzerinde saatlerce planlar yaptığımız, sürekli aklımızı meşgul eden ödevler. Ama bir de ödevi teslim ettiğimizde ve hoca tarafından onaylandığımızdaki sevincimiz, ardından gelen ferahlama hissi, bunlar hiçbir şeye değişilmeyecek kadar kıymetliydi. Hocalarımızın her daim desteğini hissetmek, bizim yanımızda durduklarını görmek bu işin harikulade taraflarından biri ve ben bu duyguyu hiçbir şeye değişemem.
Aybüke Büşra MUMCU: IB ödevleri, IB'nin kendisinden önce bahsedilen bir mesele olmuştur hep. Bir tanıtımda yahut ilk derslerimizde başlarken hep "yapabileceksen gel" gibi bir şartlandırma yapılır. Bu elbette gerekli bir uyarıdır fakat ödevin hazırlanması "yapabilirim/yapacağım" diyebilmek kadar basit değildir- öyle olmadığını görmüş oldum diyelim. IB'ye başlamadan önce bile ödev araştırması yapardım, ilk sene bir buçuk ay boyunca sırf kimya konusu araştırdığımı hatırlıyorum-nihayetinde kimya dersini bırakmıştım. Diğer internal ödevlerimin sonucu da pek parlak olmadı, çünkü vakit ayırmama rağmen doğru konuyu bulamamıştım, çok uzun bir süre "yapılması istenen" şeyin çok uzağında araştırmalarla vakit kaybetmiştim. Sözel dersler içinse durum daha farklı ve planlı oldu. Internal hazırlama süreci hocanın kendi öngördüğü müfredatın içine yerleştirilmişti. Nihayetinde Türkçe ve İngilizcede çalışacağımız eserler belli olduğu için dersler devam ederken bir yandan ödevler de adım adım halloldu. Bitirme tezimde de aynı durumun faydasını gördüm. Süpervizörüm kendi planına, ben de ona sadık kaldığım için nerdeyse bir yıla yayılmış bir süreçte tezi başarıyla bitirdim, kitabına ve plana uyduğum için olsa gerek tez yazımı hakkında çokça şey öğrendiğimi düşünüyorum. Bu konuda hocayla sürekli iletişimde kalıp "onunla beraber oluşturulan" (çünkü öğrenci milleti kendi planını sürekli revize etmeyi sever) bir planı izlemenin ver her zaman IB ödev kriterlerini gözden geçirmenin faydası olduğunu söyleyebilirim. IB bizden buluş beklemiyor, ödev kriterlerini okuduğunuzda temiz bir yönerge var, gerisi planı izleyip elinden geleni yapmaya bakıyor.
Kevser Betül KURAR: Zorluydu. Fakat bu tek kelimelik cümle ne o süreçlerden geçmeyenlere gerçekçi gelip yaşadıklarımızı anlatmaya yeter ne de yapmakla yükümlü olduğumuz ödevlerin zorluğunu azaltır. Bir ödev hazırlarken araştırma sorusu bulmak, konu cümlesi oluşturmak, literatür taraması yapmak, bilimsel bir araştırma yapmanın etik kuralları, intihal, makale diliyle bir yazı yazmak ve kaynakçayı düzenlemek gibi çeşitli basamaklardan geçerek her seferinde bir üretim sürecinin içerisinde bulunduk. Geriye dönüp baktığımda günlerce uğraşıp emek verdiğimiz her ödevin karşılığında beklediğimiz puanı alamamış olmak belki de bizlere en önemli dersi verdi: Asıl olan her zaman için başarılı bir sonuç elde etmek değildir, geçirilen süreç de insana çok şey katar. Bu noktada IB’nin, herkesin kişisel olarak iş yükünün fazla olmasına rağmen insanı tek başınalığa itmekten ziyade yardım etmenin ve istemenin kıymetini öğrettiğini belirtmeliyim.
Mehmet Kağan ADIGÜZEL: IB ödevlerini hazırlama-yazma süreci, bir insanda zamanını programlama ve oto-kontrol mekanizması çalışıyor mu sorusunun tabiri caizse ete kemiğe bürünmüş halidir. Defalarca hata yaptığınız, her hatada tekrar ayağa kalkmak zorunda olduğunuz sancılı bir süreç. Bu süreçte size yol gösteren ve yükünüzü hafifleten öğretmenleriniz de var. Bitirme tezlerinin hazırlanma sürecinde örneğin kaynak bulmada, eseri doğru yorumlamada, diğer eserlere yapılan göndermeleri tespit etmede, makale üslubunu korumada süpervizörler yol gösterici olmaktan ziyade yolda ilerlemek için güç kaynağı olurlar.
Fatma Büşra YAMAN: IB programına başladığımda doğal olarak ödevleri nasıl yazacağımı bilmiyordum. Fakat zaman geçtikçe ve araştırma yapıp kuralları öğrendikçe taşlar yavaş yavaş yerine oturdu. Birkaç ödev yazıp işleyişi ve içeriği anladıktan sonra önemli olan ifade biçimine ve detaylara dikkat etmek, ödevi geri bildirimlere göre uygun şekilde düzenlemekti.
Münibe Betül BİLGİÇ: Ödevlere hazırlanma ve ödevleri yazma süreçleri ayrı zorluklar ve kazanımlar içerir. Hazırlanma süreci uzun zamana yayılabilir ve temel noktanın ötesine geçebilir. Bu öğrencinin ufkunu açması ve konuyu içselleştirmesi için de gereklidir. Yolda olmanın kazandırdıklarına odaklanırken varış noktasını unutmamak gerekir. Ödevi yazma süreci doğru, planlı ve kapsamlı bir şekilde tamamlandıysa son derece eğlenceli geçebilir. Bu süreçte öğretmenlere taslakları düzenli aralıklarla kontrol ettirmek gereklidir. Yani zorlayıcı ve uzun olabilen yazma ve araştırma süreçlerini doğru planlama, iyi rehberlik ve sevilen konulara yönelmekle keyifli hâle getirmek öğrencinin elindedir.
Zeynep Elif DEMİREL: Ödevlerden bahsetmeden önce, genel olarak IB sorumlulukları hakkında fikirlerimi paylaşırsam daha yararlı olacağını düşünüyorum. IB'de, önemli derecede yoğunlaşma ve çalışma isteyen zorlu ödevler vardır. Bu nedenle zihnen ve ruhen uzun süre güçlü olabilmek, sebat edebilmek gerekiyor. Ben de bu duruma çözüm olarak, ne zaman yaptığım işlerden yorulacak olsam, "öğrenmekten zevk aldığın pek çok şey var, bilgiye ulaşmanın tadını çıkar" mantığına geçiş yapmaya çalıştım; çünkü şu ana kadar eğlenerek yaptığım bir işte sıkıldığım ya da yorulduğum hiç olmadı. Zevk alarak yapmanın, insan için en verimli öğrenme tarzı olduğunu düşünüyorum. Emin olun, rahatlamayı öğrenirseniz, IB'yi zevkle okur ve IB bittikten sonra da okuduğunuzdan daima onur duyarsınız. Fakat her şeye rağmen, bu süreçte öğrencinin zaman zaman çok zorlanacak oluşu yadsınamaz bir gerçektir. Zamanın kıymeti de bu nedenle gittikçe artar ve planlanması daha da önem arz eden bir hal alır. Plan yapılmadığı zaman, stres nedeniyle işlerin yapılması daha çok zorlaşır. Ödevler için, stresten uzaklaşıp işe odaklanmak, stresi önlemek için de zaman planlaması şart. Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde IB ile birlikte doğal olarak imam-hatip müfredatından da sorumlusunuz Bunların yanında TYT ve AYT’ye de hazırlanıyorsanız işlerinizin yoğunluğu, kapsamlı planlar yapmayı zorunlu hale getirir. Bu sebeple, zaman kontrolünde ciddi sıkıntı yaşayan arkadaşlarımın hepsine öncelikli olarak plan ve zamanlama hakkında kendilerini geliştirmelerini tavsiye ediyorum Ayrıca sürece odaklanmayı öneriyorum. Açıkçası bana bunu IB sürecim öğretti, çünkü programda ancak sürece odaklandığınızda altından kalkılması mümkün olacak sorumluluklarınız vardır. Bizi yavaşlatan yüklerimiz değil, stresimizdi, bunu belirtmem lazım. Zaten birileri bizi IB okumaya zorladığı için okumuyorsak, istediğimiz yerlere varmak için akıllı adımlar atmaktan çekinmemek gerekir. Şimdi ödevlerden bahsedelim: Altını her seferinde ısrarla çizdiğim bir nokta var, o da farklı derslerin farklı beklentilerinin olması. Öncelikle yapmakta olduğunuz ödevin kriterlerini, örnek ödevleri ve o ödevlerin değerlendirmelerini okumalısınız. Üst dönem arkadaşlardan yardım alabilir ve onların deneyimlerinden faydalanabilirsiniz. Bir başınıza tekrar tekrar IB'yi keşfetmeye gerek yok. Daha önemlisi, buna zamanınız yok.
Biliyorsunuz Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi IB programına başladığı dönemden itibaren öğrencilerin program içinde ortaya koydukları ürünleri Bellek adlı dergide yayımlıyor. Bellek'in sizdeki karşılığı nedir?
Zeynep Elif DEMİREL: Bellek’te öğrencilerin yapmış olduğu ödevleri gördüğünüz zaman, öncelikle yapılabilecek ne kadar çok şey olduğunu fark edersiniz. Tüm IB derslerinden ödevlerin ve tezlerin bulunduğu Bellek, çok çeşitli içeriğiyle yeni fikirlerin oluşmasını destekler. Bellek’te yapılan ödevleri inceleme şansı bulabilir, sonrasında sorularınız için ödevlerin sahipleriyle iletişime geçebilir, istenilen formatı zihninizde somutlaştıracak örneklerden taslak çıkarabilirsiniz. Bu nedenle Bellek’in tüm sayıları, IB öğrencileri, öğretmenleri ve IB'yi tanımak isteyen herkes için çok değerli bir kaynaktır.
İrem ULUSOY: Bu güzel programda şimdiye kadar ortaya konan tüm emeklerin bu şekilde derlenmesi mutluluk verici. Geriye dönüp baktığımızda tüm eserleri bir arada görebileceğimiz bir “bellek”. Bu açıdan benim için de yadsınamayacak bir önemi var.
Fatma Büşra YAMAN: Bellek ilk defa bizim dönem yani IB 2019 mezunları IGCSE programında okurken yayımlandı. IB öğrencilerinin yazdıkları makaleleri görünce çoğunu anlayamamıştım, açıkçası gözüm korkmuştu ancak hayranlık da duymuştum. Programa başladığımda bizim yazılarımız da Bellek’te yayımlandı. Ben de makale yazmanın ya da tez hazırlamanın korkulacak bir şey olmadığını, uğraşıp emek verilince birçok şeyin üstesinden gelinebileceğini ve hedeflere ulaşılabileceğini anlamış oldum. Bellek, IB öğrencilerinin yaptıklarını gelecek dönemlere aktarması ve kaynak oluşturması açısından çok değerli.
Münibe Betül BİLGİÇ: Bellek IB'de öğrenci olarak bulunduğum senelerde bizden önce programı uygulayanların nasıl çalışmalar yaptığını inceleyebildiğim bir kaynak oldu. Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesinde IB yapan farklı dönemlerin birikimlerini birbirlerine aktarabildikleri bir rehber ve yol haritası olarak görüyorum Bellek'i. IB programını tercih etmeyen ve programda bulunan öğrencilerin birbirleriyle iletişim kurmalarını, yaptıklarını paylaşmalarını sağlayan bir köprü oluyor kimi zaman da.
Mehmet Kağan ADIGÜZEL: IB programı her ne kadar bireysel gelişme temelli gözükse de aslında bir toplumun üyelerinin tek tek, bireysel olarak gelişmesini nihayetinde ise ortak bir kültür oluşturmasını amaçlar. Bu kültürün de bir hafızada yani "Bellek"te toplanıp yeni nesillere aktarılması gerekir. Bellek, bu görevi üstleniyor.
Kevser Betül KURAR: Bellek, çeşitli disiplinlerden IB ödevlerinin toplandığı ve örnek metin görme imkânı veren bir derlemedir.
Aybüke Büşra MUMCU: Ben öğrencilerin üretimlerinin paylaşılması gerektiğini düşünüyorum. Hazırlanan makaleler, tezler hatta görsel birtakım eserler (bir keresinde okuduğumuz bir kitap üzerine sergi yapmıştık) sınıf içinde, öğrenci ve öğretmen arasında kalmamalı. Nihayetinde bunlar ödev olabilir, fakat değerli fikirler içeriyorlar ve fikirlerin paylaşıldığı sürece anlamı vardır. Bellek bunun için uygun bir araç. Ayrıca bu çalışmaların saklanması için de bir arşiv niteliğinde. IB öğrencileri ve okulumuzda TÜBİTAK vs. için araştırma yapan tüm öğrenciler için iyi bir yönerge ve örnek olarak değerlendirilebilir.
Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi IB Koordinatörü Vedat GENÇ’e program ve Bellek hakkındaki görüşlerini sorduk:
Hocam, bize IB programından ve Bellek’ten bahseder misiniz?
Okulumuzda IBDP programını 2016-2017 eğitim-öğretim döneminden beri uygulamaktayız. Kendi branşımla ilgili olarak IB öğretmen eğitimlerini aldıkça öğrenciye sağlayacağı katkıları gördüm. İlk mezunlarımızın üniversitelere yerleşmesiyle birlikte, bu öğrencilerimizden gelen geri bildirimler, IB mezunu olmanın akademik başarı üzerindeki etkisini görmemizi sağladı. IB öğrencisinin, program süresince elde ettiği kazanımların bir göstergesi olarak okulumuzun çıkardığı “Bellek” dergisi incelenecek olursa öğrencilerin ortaya koydukları dış değerlendirme (EE) , iç değerlendirme (IA) ve yazılı ödev (WA) içeriklerinin akademik düzeyleri görülecektir. Öğrencilerin yazdıkları 4000 kelimelik bitirme tezleri (EE) sadece akademik dürüstlük açısından incelendiğinde bile ortaya konulan çalışmaların kalitesi net bir şekilde görülecektir. Böyle nitelikli bir çalışmanın ortaya konulabilmesi için öğrencinin akademik araştırma yapma becerisi, çok iyi bir zaman yönetimi becerisi, elde ettiği bulguları bir araya getirerek çok iyi bir yazma becerisine sahip olması gerekmektedir. Bu süreç sonunda öğrencilerimizin, bilimsel yöntemlere göre yaptıkları çalışmalar yurt dışındaki uzmanlar tarafından değerlendirilerek çalışmalarının nitelikleri bir anlamda tescillenmektedir. “Bellek” dergisi bu çalışmalardan örnekler içermektedir. Ayrıca CAS (creativity, activity and service) aktivitelerinde yaptıkları etkinlikler öğrencilerin sosyal yönlerini geliştirmekte ve bu sayede çevrelerindeki sorunların farkında olarak sorun üreten değil, sorun çözen bireyler olarak yetişmektedirler. IB süreci öğrenciyi geliştirmenin yanında öğretmenin de gelişmesine sürekli katkı sağlamaktadır.
Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi IGCSE Koordinatörü Mustafa KAYA’ya okulda uygulanan IGCSE programının içeriğini sorduk:
IGCSE (International Genel Certificate of Secondary Education) bir orta öğretim programıdır. Ülkemizde ve dünyadaki uluslararası okullarda oldukça yaygın kullanılan bir programdır. Genellikle 14-16 yaşındaki öğrenciler tarafından alınır. Öğrenciye, araştırma, bilgiyi hatırlama, yaratıcı ve eleştirel düşünme, sözel beceriler, sorun çözme, sorumluluk alma, ekip çalışması gibi beceriler kazandırmayı amaçlar. Çok geniş bir öğrenim programı sunan Cambridge IGCSE, çeşitli alanlardan birçok konuyu kapsamaktadır. Öğrenciler sınavlara kendi okullarında girmekte, sınavların değerlendirilmesi ise yurtdışında yapılmaktadır.
IGCSE programının öğrenciye kazandırdığı beceriler dışında birçok faydası da mevcuttur. Akademik İngilizceyi yoğun olarak kullanarak bilim literatürüyle tanışma ve okuma, yazma, dinleme açısından gelişme fırsatı sunar. Öğrencileri daha ileri akademik çalışmalara (IB) hazırlar. Entelektüel açıdan araştırmayı ve sorgulamayı teşvik eder. Akademik dürüstlüğü ilke edinerek yaptıkları her çalışmayı, yazılı veya sözlü olarak, sunma becerilerini kazandırır.
Okulumuz 20 Haziran 2014 tarihinde Türkiye’de Cambridge IGCSE akreditasyonunu alan ilk devlet okuludur. Programa katılacak öğrenciler hazırlık sınıfında seçilir. 9. sınıf boyunca IGCSE derslerini ulusal müfredatla beraber alır. Bu dersler yaz okulu ve kurslar ile desteklenir. Öğrencilerimiz Matematik, Fizik, Kimya, Biyoloji, Anadil Edebiyat ve İngilizce olmak üzere altı temel dersi Cambridge IGCSE müfredatıyla beraber almaktadır. Cambridge IGCSE programından dört yıldır mezun vermemize rağmen bu kısa sürede oldukça büyük başarılar elde ettik. 2016 yılında öğrencilerimiz Ruşen KARTAL ve Ayşenur GÖKÇE, 2017 yılında öğrencimiz Sudenur KAYIŞ ve 2019 yılında öğrencimiz Rumeysa HAKYEMEZ anadil edebiyat sınavlarında dünya birincisi (Top in the World) oldular. Genel not ortalamaları bazında da her yıl başarısını artıran okulumuz Türkiye ve dünyadaki gözde okullar arasında üst sıralarda yer almaktadır.
Cambridge Üniversitesi - Cambridge International Assessment Avrupa Direktörü Peter Monteath ve Cambridge Uluslararası Eğitimler Kıdemli Avrupa Bölge Müdürü Burcu Benderli 08 Ocak 2020’de okulumuzu ziyaret ettiler. Cambridge yetkilileri IGCSE Ana dil sınavlarında dünya birincileri çıkaran okulumuzun başarıları nedeniyle okul idaremize ve eğitim kadromuza tebriklerini sundular.
Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi IB Programı Türkçe dersi öğretmenlerinden Güner ÖZEN’e Bellek’i sorduk:
Uluslararası Bakalorya programı içeriği, felsefesi ve kazanımları bakımından sadece öğrenciye farklı bir alternatif sunmaz, programdaki öğretmenlere de bambaşka bir vizyon ve bakış açısı kazandırır. Lisans yıllarında hasbelkader yapılan metin tahlilleri IB Türkçe dersinin odağını oluşturur. Ulusal müfredatta edebiyat tarihi anlatan ya da test çözen bir edebiyat öğretmeni için IB Türkçe dersi bir vahadır. Yapılandırılmış dersler, disiplinlerarasılık, bilgi kuramı dersi ile kurulan bağlantılar, süpervizörlük sistemi, öğrencinin takibi, ödev ve bitirme tezleri görüşmeleri, ölçme ve değerlendirme kriterleri öğretmenin de kendini keşfetmesini ve geliştirmesini sağlar. Öğrencinin program süresince ortaya koyduğu makalelerden, ödevlerden ve bitirme tezlerinden oluşan Bellek ise öğretmenin kendine dışarıdan bakabileceği ve program boyunca kendi sürecini de takip edebileceği bir alan oluşturur. Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesinin IB programının felsefesine inanan öğretmenleri ile bu işi uzun yıllar hakkıyla yapacağına, programın görünür olmasını sağlayan Bellek’in de bir gurur kaynağı olarak yayımlanacağına yürekten inanıyorum.
Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdürü Mithat TEKÇAM, Bellek’in dördüncüsü sayısıyla ilgili olarak şunları söyledi:
Türk eğitim sisteminin öncü ve önder okulu Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi, gördüğü işlev, sunduğu insan kalitesi ve toplumsal talepleri karşılamadaki başarısıyla Türkiye’nin incisidir. Akademik başarılarımızı sosyal, kültürel ve sportif alanlardaki faaliyetlerle taçlandırıyoruz. Her alanda özgün çalışmalara imza atan Kartal AİHL, okul dergiciliğinde de adından hep söz ettirmiştir. ‘Her dergi bir okuldur’ felsefemizin beklentileri arttıran bir yönü olduğunun farkındayız. Hem kaliteyi hem çeşitliliği sağlayan vizyona sahip Kartal AİHL’de on dergi çıkması kimseyi şaşırtmamaktadır.
Seher ile çıktığımız dergiler yolculuğuna 2016 yılında Bellek’i ekledik. Uluslararası Programlardaki ürünlerimizi paylaşma kaynağı olan Bellek’in dördüncü sayısı olan 2019 sayımızı elimize almanın mutluluğunu yaşıyoruz.
Üniversiteye giriş imtihanlarında yıllarca çıkardığımız Türkiye dereceleriyle adımızdan hep söz ettirdik. Türkiye’ye öncü, dünyaya örnek bir eğitim kurumu olma vizyonuyla hizmet veriyoruz. Ulusal başarılarımızın yanına Uluslararası Programlarda ülkemizi başarıyla temsil ederek dünya derecelerine imza atıyoruz.
Türkiye’nin IGCSE ve IB Diploma programını uygulayan devlet okulu olarak bu programlardaki öğrencilerimizin ürünlerini bu vesileyle paylaşmanın bahtiyarlığını yaşıyoruz.
BELLEK 2019’da çalışmaları yayımlanan öğrencilerimizi tebrik ederken rehberliklerini esirgemeyen öğretmenlerime ise teşekkür ederim.