Lenflerdeki şişlik kanser habercisi

Özlem SÖNMEZ

ozlem.sonmez@aksam.com.tr

Bağışıklık sisteminin ana bileşeni olan lenf sisteminde çevresel faktörler, kimyasallar ve virüsler lenfomaya neden olur. Kanser türlerinin yüzde 5’ini oluşturan bu hastalıkta erken teşhis hayat kurtarır. 

Lenfoma, bağışıklık sisteminin ana bileşeni olan lenf sisteminin kötü huylu bir hastalığıdır. Lenfatik sistem lenf düğümleri, kemik iliği, timüs bezi, lenf damarları ve dalaktan oluşur. Bunun dışında, bağırsak ve bademciklerde lenfatik doku bulunur. Lenfatik sistem vücudun mikroplara karşı savunma mekanizmasıdır. Vücuttaki diğer tüm hücreler gibi lenfatik sistem hücreleri de kontrolsüz çoğalabilir. Bunda çevresel faktörler, kimyasal maddeler, virüsler, radyasyon, beslenme gibi faktörler rol alsa da, lenfatik hücrelerin kontrolsüz çoğalmasına sebep olan genetik mutasyon yani değişikliklerin sebebi çoğu zaman bilinmez. 

KANSER TÜRLERİNİN YÜZDE 5’İ

Bazı virüsler, otoimmün hastalıklar, HIV enfeksiyonu, lenfoma oluşumuna zemin hazırlayabilir.

Amerikan Hastanesi’nden Prof. Dr. Burhan Ferhanoğlu ve Doç. Dr. Deram Büyüktaş, lenfoma hastalığını AKŞAM’a anlattı: “Lenfomalar kanserlerin yüzde 5’ini oluşturur. Lenfoma sıklıkla lenf bezlerinde büyüme ve şişlikle kendini gösterir. Bunun yanında ateş, kilo kaybı, iştahsızlık, gece terlemesi, halsizlik, kaşıntı, enfeksiyon geçirme sıklığında artış gibi şikayetler görülebilir. Erken evre hastalıklarda bu yakınmalar olmayabilir, bu nedenle sebat eden ve 1.5 cm’yi aşan lenf bezi büyümelerinde doktora başvurulması uygun olur. Lenfomalar lenfatik sistem aracılığıyla yayılabilir ve tüm organlarda görülebilir. Lenfomaların bir kısmı yavaş seyir gösterirken, bir kısmı daha agresif seyreder. Lenfomalar Hodgkin ve non-Hodgkin (Hodgkin–dışı) olarak sınıflandırılmakla birlikte, hangi lenfosit tipinden kaynaklandığı da (B veya T lenfositler) önem taşımaktadır.”

Kişiye özel tedavi “Tedavi belirlenirken hastanın yaşı, ek hastalıkları, organ fonksiyonları, hastanın genel durumu ve performansı göz önüne alınmalıdır. 

AKILLI MOLEKÜL HAYAT KURTARIYOR

Günümüzde kemoterapi, immünterapi, akıllı ilaçlar, hedefe yönelik yani target tedaviler, radyoterapi, kök hücre nakli ve en yenisi CAR-T tedavisi olmak üzere pek çok tedavi yöntemi mevcuttur. Bazı tiplerinde ise hastalık kontrol altında tutularak iyi bir yaşam kalitesi sağlanması hedeflenir.”

“Günümüzde Hodgkin lenfoma tedavisinde 3 önemli gelişme PET-CT nin, Brentuximab Vedotin ve PD-1 blokerleri dediğimiz ajanların devreye girmesidir. PET rehberliğinde tedavi, optimal miktarda (ne eksik ne fazla) tedavi planlamasında önemli rol oynar. Hodgkin lenfomadaki hücreleri yok etmeye yönelik geliştirilen akıllı molekül olan Brentuximab Vedotin tekrar etmiş olgularda tedavi başarısını artıran ve hastalığın tekrarını önleyen özelliklere sahiptir.  En sık görülen lenfoma tipi olan Diffüz Büyük B hücreli lenfomalarda olağan kemoimmünoterapiye ilave olarak risk grubuna göre bazı hastalarda santral sinir sistemini koruyucu tedavilerin eklenmesi gerekebilir. Şüphesiz önemli bir konu, bu lenfoma tipinin ileri yaş hastalarda görülmesi ve kırılgan hasta dediğimiz bu yaş grubu hastaların birlikte var olan diğer hastalıklarıyla (kalp, akciğer, şeker, tansiyon vb.) birlikte değerlendirildikten sonra kemoimmünoterapiye hazırlanması ve daha sonra tedavi planlanması önem kazanır.