Lale çılgınlığı sanata dönüştü

''Tulipomania'' sergisi İstanbul Lale Müzesi'nde açıldı. Lale Çılgınlığı anlamına gelen TULİPOMANİA, lalenin Orta Asya bozkırlarından İstanbul'a uzanan serüveninin; Avrupa'nın en imrenilen ve en güzel çiçeği olarak uyandırdığı olağanüstü tutkuların günümüz sanatına etkisini gözler önüne seriyor.

MERVE YILMAZ ORUÇ / merve.oruc@aksam.com.tr

"Tulipomania" sergisi İstanbul Lale Müzesi'nde açıldı. Ali Bakova'nın küratörlüğünü yaptığı sergide ulusal ve uluslararası 55 tasarımcının 200 eseri yer alıyor. Lale çılgınlığı anlamına gelen TULİPOMANİA, lalenin Orta Asya'nın rüzgârlı bozkırlarındaki kökenlerinden İstanbul'un yemyeşil imparatorluk bahçelerine uzanan serüveninin; Avrupa'nın en imrenilen ve en güzel çiçeği olarak uyandırdığı olağanüstü tutkuların günümüz sanatına etkisini gözler önüne seriyor. Sergide; AI Art - Yapay Zeka Sanatı, CodeArt, video enstelasyon, mekâna özel üretilen VR-Virtual Reality gibi günümüz çağdaş yaklaşımları geleneksel sanat yaklaşımları ile birlikte kullanılıyor.

14 Nisan'a kadar açık olacak sergiyi Ali Bakova anlattı. Serginin adının nereden geldiğini anlatarak cümlelerine başlayan Bakova şunları aktardı: "Atalarımızın heybelerinde Orta Asya bozkırlarından, Anadolu'nun bereketli topraklarına taşıdığı ve yemyeşil imparatorluk lale bahçelerinde toprak altındaki soğanlarının ilk cemrelerle baharda boy vermesi ile oluşan "Yeryüzü Cenneti" görüntüsü karşısında kim suskun kalabilirdi ki? Bütün dünya bu ruhani güzelliği fark etti ve bir çılgınlık yaşandı: TULİPOMANİA. 1630'larda Hollanda'nın müreffeh ticaret şehirlerine gelen ziyaretçiler, Hollanda vatandaşının olağanüstü bir alım satım çılgınlığına kapıldığını fark etti. Bu benzeri görülmemiş çılgınlığın nedeni ise bahçıvanları, soyluları ve meyhane sahiplerini aynı şekilde büyüleyen, hassas ve egzotik bir Doğu ithali olan İstanbul'dan kaçırılan lale idi. Neredeyse bir yıl boyunca, nadir lale çiçek soğanları inanılmaz ve sürekli artan meblağlara el değiştirdi, tâ ki tek bir lale soğanı bir evin maliyetinden daha yüksek fiyatlara satılıncaya kadar. Tarihçiler buna TULİPOMANİA - Lale Çılgınlığı adını verdi. Tarihteki ilk vadeli işlem piyasasıydı ve daha sonra gelecek birçok piyasa gibi muhteşem bir çöküş yaşadı, spekülatörleri ve yatırımcıları ekonomik yıkıma sürükledi."

GELENEKSEL VE ÇAĞDAŞI BULUŞTURDUK

Sergi için İstanbul Lale Müzesi'nden teklif geldiğinde Tulipomania'dan yol çıkıp günümüz yansımalarının da hissedileceği bir sergi oluşturmaya çalıştıklarını dile getiren Bakova, "TULİPOMANİA deneysel sergimizde bu dönemi, geçmişi ve geleceği; görünmezi, unutulanı görünür yapmaya çalıştık. Sergimizde emeği geçen herkes bilgisini paylaşmak için yeni yollar aradı. Daha önce küratörlüğünü yaptığım sergilerde de kolektif çalışmayı, disiplinlerarası geçişleri, gelmekte olan akımları, geçmişin örneklerini hep birlikte izleyiciye, ziyaretçiye, koleksiyonerlere aktarmaya çalışmıştım. Zanaat-sanat-tasarımın sınırları artık muğlaklaştı, gelişen sayısal teknolojiler sayesinde, atölye-ev tipi üretim argümanları ucuzladı ve çeşitlendi. Ücretsiz tasarım programları, 3D pirint baskı makineleri, CNC, lazer, süper yapıştırıcılar; özgün fikri olan herkesin bir şeyler yaratmasına olanak sağladı. Biz sergimizde gelişen yaratıcı üretim yöntemleri ile günümüzün bir röntgenini çekmeye çalıştık. AI Art - Yapay Zeka Sanatı, NFT, Video Art, mekana uygun custome-made enstelasyon yanında, geleneksel resim, heykel, seramik, fotoğraf, grafik, bronz döküm gibi örnekleri sanatçı ve tasarımcılarımızla birlikte harmanladık. Geleneksel ve çağdaşı İstanbul Lale Müzesi'nde buluşturduk. Hollanda, İspanya ve Kanada'dan katılım sağlayan sanatçılarımızla uluslararası bir sergi ortaya çıktı." diyor.

Ziyaretçilerin İstanbul Lale Müzesi'nin koleksiyonunda yer alan kıymetli eserleri de sergi sırasında görebileceğini belirten Bakova, 7 Nisan Pazar günü 12.00'de çocuklara ve annelerine laleli seramik atölyesi düzenleyeceklerini hatırlattı.