Salgınlar modayı nasıl etkiledi

ÜMİT TEMURÇİN

umittemurcin@gmail.com

Virüs moda ve sanatın genlerinde de bağışıklık kazanacak. Kreatif çalışmalara imza atan moda tasarımcıları, desinatörler, stil uzmanları, moda fotoğrafçılarının bu dönemde yaşadıkları duygular, izlenimler ve deneyimler yakın zamanda karşımıza ilham veren şekillerle gün ışığına çıkacak.

Ülkemizin lokomotif sektörlerinden tekstil ve moda endüstrisi, corona virüsü nedeniyle tüm faaliyetlerini neredeyse durdurdu. MBFW İstanbul (Moda Haftası) iptal oldu, perakende markaları mağazalarını kapattı, irili ufaklı binlerce atölye üretimi durdurdu. Tekstil ve moda öğrencileri eğitimlerine ve stajlarına ara verdi. Reklam ve pazarlama faaliyetleri sadece online alışveriş üzerine fokuslandı. Sektör çalışanları eminim bu süreci evlerinde çalışarak ve üreterek geçirecektir. Salgınların bugüne dek modayı nasıl etkilediklerini düşününce ilk aklıma gelen en etkili örnek Venedik Karnavalı. Eminim hepinizin gözünün önüne o gösterişli kostümler ve renkli maskelerin öne çıktığı fotoğraflar gelmiştir. Peki bu karnavalın tarihini ve nasıl bu şekli aldığını öğrenmek ister misiniz?

VEBA MASKELERİNDEN KARNAVALA

Aslında Venedik Karnavalı’nın ne zaman ve nasıl başladığını doğrulayan resmi bir bilgi yok. Fakat genel olarak rastlanan bilgi şu şekilde;

13. yüzyılda başladığı düşünülen Venedik Karnavalı’nın temelinin 1162 yılında Venedik’in kazandığı bir zafer sonucu, tüm halkın sokaklara dökülüp San Marco Meydanı’nda kutlamalara ve dans etmeye başlaması ile atıldığı ve her yıl kutlanan bir ritüel halini aldığı biliniyor.

Uzun yıllar devam eden bu şenliğin kostümlü karnaval şeklini almasının en önemli nedenini ise 1348’de yaşanan Veba salgınına bağlayanlar var. Veba neredeyse Venedik nüfusunun yarısının ölümüne sebep olunca, hayatta kalan hastalıklı kişiler hayata tutunmak ve kendi yaralarını gizlemek için uzun kıyafetler giyerek maskeler takmaya başlamışlardı.

Venedik Karnavalı ve veba salgını hikâyesinin ilişkisi hakkında net bir bilgi olmasa da; karnaval boyunca takılan maskeler özel tasarım dokunuşlarıyla renklenip şekillenmiş ve zamanla ikonik bir hâl almış. Bu hikâyeyi destekleyen en önemli ipucu ise veba döneminde doktorların ve sağlıkçıların kullandığı uzun burunlu çirkin maskeler yani nâmı diğer veba maskelerinin karnavalda çok renkli varyasyonlarla halen yer almasıdır.

Venedik maskelerinin en popüler olanları, Batua ve Punchinella’dır. Batua siyah şapka ile takılan maskülen görünümlü bir maskedir. Punchinella ise uzun sarkık burunlu doktor maskesidir. Maskeler genelde ne kadar renkli ve etkin görünse de halen gizemli ve ürkütücü bir havaya sahiptir.

Tüm bu hikâye kurgumun temelinde dünyamızda yaşanan bu acı virüs olayı var. Korona salgını hepimizin hayatında farklı bir şekilde iz bırakıyor ve farkındalık yaratıyor. Hayatımız normal akışına döndüğünde sektörümüzün ve kreatif insanların bu yaşanmışlıkla tarihe ümit veren yeni tasarımlar ve eserler bırakacağına eminim.