ALİ DEMİRTAŞ / ali.demirtas@aksam.com.tr
Almanya'nın Fulda şehrinde gerçekleşen 16. Uluslararası Pianale Piyano Yarışması'nın birincisi 13 yaşındaki Arya Su Gülenç oldu. Gülenç, yarışmayı kazanan en genç sanatçı oldu. 13-29 yaş arası 26 piyanist arasında düzenlenen ve dünyanın önemli müzik okullarında görev alan profesörlerin jüri üyesi olduğu yarışmayı kazanan Gülenç, jürideki profesörlerin sınıflarına özel olarak davet edildi. Gülenç, yarışmada kazandığı ödülün ve aldığı davetlerin yanı sıra 2024-2025 eğitim yılı için Pianale Festivali 'masterclass' programına burslu katılma hakkını elde etti. Biz de bu önemli başarıyı Arya ile konuştuk.
Piyano hayatına ne zaman ve nasıl dahil oldu, kendini günden güne nasıl geliştirdin, çalışma tempon nasıldı?
Ailemin okul hayatıma destek olması ve bir hobi olarak müzik enstrümanı ile ilgilenmemi istemeleri ve yönlendirmeleri ile piyano derslerine başladım. Enstrüman seçimini bana bırakmışlardı ben de piyano öğrenmeyi tercih ettim. İyi ki piyanoyu seçmişim. İlk birkaç ay derslerden sonra öğretmenimin de yaklaşımıyla çok zevkli bir hale gelmeye başladı bu durum ve sürekli artan bir tempo ile yeni eserler öğrenerek hızlı bir şekilde ilerlemeye başlayınca ve ailemin de dikkatini çekince bu durum, küçük bir org ile çalışmaktan elektronik piyanoya geçmiş oldum. Ailem profesyonel olarak piyano ile ilgilenmemi istemiyorlardı ama benim gelişimimi de görünce piyano eğitimimi daha çok önemsemeye başladılar. Yaş durumuma göre çalışma temposu belirliyorduk öğretmenimle birlikte. Yaşım ilerledikçe artan bir tempo ile çalışma saatlerimde sürekli artıyordu. Şu an günlük 3-4 saatlik bir yoğunlukla çalışıyorum. Zaman zaman aratıp azalabiliyor tabi bu durum.
Peki piyano ve müzik senin için ne demek?
Müzik herkesin hayatında olan bir sanat dalı, müzik dinlemeyen, şarkı söylemeyen ya da eşlik etmeyen bir insan bulmak çok zor. İnsanlar bu sayede bu sanat dalını kullanarak kendilerini ifade ediyorlar. Benim için de piyano çalmak, konserler vermek kendimi ifade etme biçimim. Seslendirdiğimiz bestecinin eserini en iyi şekilde izleyiciye aktarmaya çabalarken, kendimizi de anlatmaya ifade etmeye çalışıyoruz.
Son yarışmada birinci olduğunda neler hissettin? Nasıl geri dönüşler aldın?
Tabii ki çok mutlu oldum, yaş olarak benden çok büyük olan ve kariyerleri başlamak üzere olan piyanistlerle yarışıp finali kazanmak müthiş bir duygu. Ailemi, arkadaşlarımı, öğretmenlerimi gururlandırıp, ülkemi en iyi şekilde temsil etmenin gururunu yaşamak ve emeklerimin karşılığını almak çok güzel bir duygu. Çok fazla tebrik telefonları ve mesajları aldım, benim için çok önemli bir motivasyon oldu tüm bunlar. Ayrıca yurt dışında üç önemli profesörün sınıfına davet edildim tüm bunlar benim için gurur verici.
Gelecek planların nedir, kendini nerede hayal ediyorsun?
En büyük hayalim çok iyi bir konser piyanisti olabilmek ve bunun da çok zorlu bir yolculuk olduğunu biliyorum. Piyano sanatçısı olmak ve ülkemi dünyada en iyi şekilde temsil edip genç arkadaşlarıma faydalı olmak en büyük dileğim. Bu tek başıma başarabileceğim bir durum değil. Büyük oranda benim çalışmalarım ve performansım belirleyecek bu durumu ama öncelikle ciddi desteklere ihtiyaç duyuyoruz. Dünyadaki diğer yaşıtlarımız ile benzer olanaklara sahip olmamız gerekiyor yani yurt dışındaki önemli pedagoglar ile zaman zaman ders yapabilmek, onların müzikal yaklaşımlarını öğrenebilmek, orkestralar ile konserler yapabilmek, iyi konser salonlarında resitaller sunabilmek vb. fırsatlara sahip olmak çok önemli. Ben sayın Berrin Yoleri'nin başkanlığında kurulan Çev Sanat'ın "Genç Yetenekler Projesi" kapsamında müzik eğitimime devam ediyorum. Çev Sanat eğitimim için her konuda bana yardımcı oluyor ve destekliyor. Ülkemizde var olan diğer yetenekli arkadaşlarımın da benzeri fırsatlara sahip olabilmesini dilerim. Yetenekli gençlere bu tür fırsatlar sunan değerli kurumlara şirketlerin ve sanatseverlerin daha çok destek olması gerektiğini düşünüyorum.
ARKADAŞLARIM SOKAKTA OYNARKEN BEN PİYANO ÇALIŞTIM
Senin gibi müzikle ilgilenmek isteyen gençlere ve çocuklara ne önerirsin, onların ailelerine ne söylemek istersin?
Sanırım düzenli çalışmak ve çalışmanın verimliliği çok önemli. Gerçekten de bir müzik aleti çalmak çok kolay bir şey değil. Arkadaşlarınız sokakta, parkta oyun oynarken siz piyano ile birlikte vakit geçiriyorsunuz, o yüzden bu kadar süre birlikte olduğunuz bir enstrümanı sevmezseniz çalışmak gerçekten de zorlu olacaktır. Sevmek ve iyi bir öğretmenle çalışmak çok önemli diye düşünüyorum. Eğer profesyonelce değilse amatör olarak da müzik bence tüm öğrenci arkadaşlarımın hayatında olmalı. Şarkı söylemek bile çok iyi geliyor hepimize bunun yanında bir de enstrüman çalabilmek bence gelişimimiz için çok önemli diye düşünüyorum.