Kaybolmak için yollara düşmek ister misiniz?

MEHMET EMİN DEMİREZEN

emin.demirezen@aksam.com.tr

Labirent, insanın kendine dolambaçlı yollarda kaybettiği, karışık, aşması zor bir geçit olarak tanımlanır. Aynı zamanda mitolojik bir figür olan labirentler, kişinin dış dünyadan içtekine alt diyardan daha yüksek olanına yolculuk ettiği kutsal yolu temsil eder. Bu kadar önemli anlamlara sahip labirentin dünyadaki örneklerine gelin birlikte bakalım… 

Andrassy Kalesi Labirenti 

Macaristan ve Slovakya sınırına yakın Tisza Nehri kıyısına kurulan Andrassy Kalesi’ndeki labirent, dünyanın en güzel labirentlerinden biri olarak kabul ediliyor. 19. yüzyılda inşa edilen kalenin bahçesindeki labirent, porsuk ağaçlarıyla dekore edilmiş ve bir mürekkep balığını resmediyor. 

Reignac-sur-Indre Labirenti 

Reignac-sur-Indre, içinde sebze yetiştirilen dünyanın en büyük labirenti. Loire Vadisi’nde bulunan ve 1996 yılında ziyarete açılan labirenti tamamlandığı yıl tam 85 bin ziyaretçi gezdi. 4 hektarlık alana yayılan labirent, sonbaharda biçiliyor ve bir yıl mısır bir yıl ayçiçekleri açacak şekilde tohumlanıyor. 

Peace Labirenti 

Dünyanın en geniş kalıcı labirenti olan Peace labirenti, 11 bin metrekarelik bir alanı kaplamakta. Toplam yol uzunluğu 3147 metre olan labirent 6 bin porsuk ağacından oluşuyor. Etkileşime teşvik amacıyla iki ayrı bölüm olarak tasarlanan labirenti çözüp merkezine ulaşabilenlere ödül olarak ‘Barış Zili’ veriliyor. 

Hampton Court Labirenti

İngiltere’de tarihi 18. yüzyıla dek uzanan labirent bahçeler bir vakitler kibar bayların ve leydilerin baş başa kalmak için birbirlerini davet ettikleri yerlerdi. 1700 yılında III. William için Londra’daki Hampton Court Sarayı içinde yapılan labirent, İngiltere’nin bugüne ulaşabilmiş en eski labirenti ve Avrupa’nın da en eskilerinden. Geometrik olarak bir yamuğu andıran ve yap-boza benzer yapısı nedeniyle oldukça zor çözülen bir bulmaca olan bu labirent zorluk derecesiyle nam salmaya devam ediyor. 

Horta Labirenti 

İspanya’nın tatil şehri Barselona’da yer alan Horta Labirenti aslında şehrin en eski parkı… 1791 yılında Joan Antoni Desvalls tarafından inşa edilen parkın en ilgi çeken bölümü de elbette labirent kısmı. Labirente girip zorlu bir yolu kat edip ortasına ulaşabilirseniz sizi zarif bir heykel karşılıyor ve çabanızı hakkıyla ödüllendiriyor. Labirentin ortasındaki bu heykel, Yunan aşk tanısı Eros’un heykeli. Şehrin dışında yer alan bu parkın güzelliğini korumak isteyen İspanyollar, günde sadece 750 kişinin parka girişine izin veriyor. 

Longleat Hedge Labirenti 

1975 yılında Greg Bright tarafından hazırlanan labirentin toplam yol uzunluğu 2.72 kilometre. 16 binden fazla porsuk ağacından yapılan Longleat Hedge, merkezine açılan 6 ahşap köprü ve üç boyutu yapısıyla tarifi zor ve alışılagelmiş labirentlerden farklı bir yapı. Sadece yürümesi bile bir saatten fazla zaman alan labirent sizi korkutmasın! Yollarda sıkça rast geleceğiniz ‘Lift if lost’ panelleri kaybolanların korkuya kapılmaması için hazır bekliyor.