yeliz.coskun@aksam.com.tr
C- Majör korosu, bir grup iş insanının kendi hobileri olan müziği, toplumsal faydaya dönüştürme fikrinden yola çıkarak, 2016’da kuruldu. İş hayatının tam da içinde olmalarından dolayı adını Ceo’dan alarak ‘C- Majör’ koydular. Kendilerini, bu güzel dayanışma ve yaratmaya çalıştıkları farkındalık için çok ciddi bir eğitime tabi tuttular. Çalışmalarını her seferinde daha da yükseğe taşımak hedefleri oldu. Bu yolda gelen destekler onları daha da yüreklendiriyor. 360 TV’de yayınlanan Açelya ile Gülümse Hayata programının ‘Dünya Kadınlar Günü’ özel konuğu olan 12 koca yürekli kadınla buluştuk…
Merhaba Fatma Hanım. Koronun oluşum hikayesini anlatır mısınız?
2016 yılında, kurucu başkanımız Recai Çakır’ın önderliğinde kurulduk. İlk etapta hepimiz stresliyiz, iş dışında güzel vakit geçirelim hem de müzik yapalım düşüncesiyle yola çıkmıştık. Ama bunu bir amaca dönüştürmek istedik. Sosyal sorumluluk projesi üreterek, geleceğimizin teminatı olan çocukların eğitimine katkı sağlamak istedik. Korodaki tüm üyeler üst düzey yönetici ve CEO’lardan oluşuyor. Hepimiz egolu insanlarız, yöneticiyiz. Bir arada olmak çok zor. Ama burada biz olmaya çalışıyoruz. Öncelliğimiz çocuklarımız. Sadece çocuklar için de değil, diğer ihtiyaç sahibi kurumlara da proje üretiyoruz. Yılda 2 proje yapıyoruz. Özenle STK’ları seçiyoruz. Türkiye’de çok değerli STK’lar var çocuklara hizmet eden. Tamamen şeffaf çalışıyoruz, tüm bağışların hesaba aktarılmasını sağlıyoruz. STK’lar zaten bu işleri yapıyorlar ihtiyaçları olan tek şey kaynak. Biz de kaynak sağlayıcı proje üretiyoruz
Şimdiye kadar kaç tane çocuğa ulaştınız?
Bu sene 240 olmakla birlikte 450 çocuğa ulaştık. Bir önceki projemizi de Mehmetçik Vakfı yararına yapmıştık. Şehit ailelerine katkı sağladık. Ondan önce Down Sendromlu ve Dünya Engelliler Vakfı için gerçekleştirdik.
İnsanlara umut olmak, yardım eli uzatmak nasıl bir duygu?
Buradaki insanların hepsinin yürekleri çok güzel insanlar. Kalbi iyilik için atanlar burada. Üyelik şartlarımız; iyi insan olması, müziği sevmesi ve sosyal sorumluluk bilinci olması. Bizi burada bir arada tutan hocamızın enerjisi. Büyük emek veriyor. Daha çok çocuğa ulaşalım, daha çok çocuğa eğitim verelim istiyoruz.
Hem işkadını olmak, hem anne olmak, hem koro… Büyük başarı. Sizin gücünüzün kaynağı ne peki?
Kesinlikle gücümüzü o çocukların gözündeki ışıltı ve mutluluktan alıyoruz. Onları gördüğümüzde tüm yorgunluğumuz gidiyor. Konser günü yarım günümüzü tamamen ayakta geçirmemize rağmen o gece huzurla uyuyoruz.
İşlerinizi nasıl denk getirip, prova yapıyorsunuz?
Pazartesi akşamları iş çıkışı yapıyoruz. Özel hayatımızdan kalan zamanı kullanıyoruz. İş içindeki zamanlardan çalmamaya çalışıyoruz. Çünkü orada da çok büyük sorumluluklarımız var.
Ben bir şeye dokunuyorum onlar bin şeye dokunuyor...
Özlem Abacı – Koro Şefi:
Yaklaşık 1 yıldır bu ekibi çalıştırıyorum. Müziğin her dalından söylemeye çalışıyoruz. Kadın yapacağı her şeye o kadar bölünüyor ki, üretmeye fırsatı olmuyor. Üreten kadınlarımız da ne yazık ki çok depresif… O yüzden kadının kimliğini ispatlamaya çalıştığı bu düzende bir kadın olarak bir ekibin başında olmak bana gerçekten gurur veriyor. Üyelerimizin hiçbiri profesyonel değil müzikal anlamda. Ama o kadar profesyonel duruşları var ki benim amacım profesyonellikle amatörler arasında köprü olmak. Ben bir şeye dokunuyorum, onlar bin şeye dokunuyor. Dolayısıyla aldığım haz binlerce defa çarpılıyor. Kadınların güçlü olacağı güçlü duracağı bir platform olsun istiyorum. Erkeklerimiz her zaman destekçimiz, bizi parlatan kadınlarımız. Böyle çok güzeliz...
KADINLAR GÜNÜ MESAJLARI
Fatma Aydoğdu - Yönetici: Hepimiz birçok şapkayı taşıyoruz. İşkadınıyız, anneyiz, ablayız, kardeşiz, evladız ama her şey bir adımla başlar. Yapacak çok şeyimiz var. O yüzden durmayalım birbirimize destek olalım. Herkesin mutlaka yapacağı bir katkı vardır dünyaya. Bugüne kadar toplumdan bir şeyler aldık. Şimdi verme zamanı. Bu dünyadan bıraktığımız izlerle gideceğiz.
Burcu Kösem - Yönetici: Şems-i Tebrizi der ki; Kadın bilmeyene nefs, bilene nefestir. Biz yaptığımız projelerle, nefes oluyoruz. Kadın olmak doğurganlık özelliğine sahip olmak çok önemli. Ama bu sadece çocuk doğurmak anlamında değil. Doğurganlık özelliğimizi her alanda kullanabiliriz. Hep birlikte bunu kullanarak iyilikleri de çoğaltacağımızı düşünüyorum.
Melike Argiş - Koordinatör: Bugün engelli çocuğu olan kadınların gününü kutlamak istiyorum. Allah, hepsine güç versin…
Özge Altunç - Avukat: Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi ‘Dünyada aslında her şeyin temelini kadınlar oluşturur.’ Buna çok katılıyorum. Herkesin kadınlar gününü kutluyorum.
HEPİMİZ ÜRETEN KADIN OLALIM
Nilüfer Batur - Yönetici: Üretmek bize verilmiş çok güzel bir yeti. Eğitimsiz insanların da üretim yeteneğini hayatın her alanında, her yaşında kullanabileceğine inanıyorum. Kadınlar gününde kadınlara en büyük mesajım üreten kadınlar olalım hepimiz.
Gülcan Ekşioğlu - Mimar: Ben her günün kutsal olduğunu düşünüyorum. Anne olmak en başta kutsal bir şey. Bu anlamda Dünya Kadınlar Günü, bir gün adı olarak hatırlamayan kişilerin de hatırlamasını sağlıyor.
Betül Boy - Mimar: Kadınlar fıtrat olarak zaten dünyaya doğurganlıkla yani üretkenlikle geliyor. Bunu bir takım yaşam faaliyetlerinde sürdürmeye çalışıyorlar. Sadece bir gün değil, her gün kıymet verilmesi gereken özel varlıklar kadınlar.
Bade Takozoğlu - Yönetici: Birçok günün ama Dünya Kadınlar Günü’nün de tek bir günde kutlanmasını anlamlı bulmuyorum açıkçası. Kadın çok özel bence. Ülkemizde kadınlara yönelik yaşanan sorunların, kadına şiddetin sona ermesini diliyorum. Bunun için çok güzel çalışan STK’lar var. Onlarla ilgili de farkındalığın artmasını temenni ediyorum.
Gülcan Köseoğlu - Yönetici: Her gün çok önemli. Kadın olmak bence ayrıcalık.
Selda Öktem - Doktor: Üreten her emekçi kadının gününü kutluyorum.